grup tarafından çılgınca alkışlandı. aftanın sonunda, C. H. P. Grubu Program Görüşmeleri için toplantıya girerken C. H. P. de bölünme, çat- lak, ikilik umanlar avuçlarını yalama mevkiindeydiler. Tıpkı, şahsi mesele- lerini prensip meselesi maskesi altın- da aynı Gruba sürme sevdasında olan- lar gibi... Genç milletvekilleri "Grup- ta murakabe, Mecliste destek” for- mülü altında birleşmiş ve Bakanlık talebinde bulunmadan kuvvetlerini Grup veya Merkez seçimlerinde gös- terme lüzumuna inanmış haldeydi- ler. Muhalefet Yeni münasebetler Günlerden perşembeydi. in 16- yı göstermekteydi. Genel Başkam Ragıp mi yanında Senato ve Meclis Grupları Başkanla- rı Ferit Alpiskender ile Saadettin Bil- giç olduğu halde Başbakanlığa geldi. Yeni Koalisyon Hükümeti teşkil edil- miş, Bakanlar Kurulu Meclise suna- cağı programının hazırlıkları, ile meş- guldü. Gümüşpalayı ve o beraberindekileri Başbakanın Özel Kalem Müdür Veki- İktidar ile Muhalefet arasında me- deni münasebet, İktidarın tutu- mundan başlar. Menderesin, ihti- H. P. muhalefe- sağlayarak veya sopa göstererek adam kandırmaya başlamasıyla birlikte bir de sapık "Medeni Münasebet" türküsü beste- lenmiştir. Muhalefetin başları İkti- darın başına karşı uysal, itaatli, munis davranacaklar, İktidarın başı da onlara karşı şahsen alicenaplık gösterilerinde bulunacaktır. Bu ede- liderini iktidarın başının nasıl ta karşısına alarak memleket selelerini görüşebileceğin| asla an- layamamışlardır. "Evvela Medeni Münasebet" parolası fettanda hep Muhalefete, ömre yelkenleri suya in- dirme tavsiyesinde bulunmuşlardır. Aslında, D. P. nin başları Muha- lefet ile -medenisini bırakınız- ciddi temas kurmaktan, dalma ka- çınmışlardır. Hep hatırlardadır. İs- met Paşa Menderes Başbakan oldu- git- miştir. Menderes bu ziyareti iade et- memiş, İade ermesine Grubunun mü- AKİS, 2 TEMMUZ 1962 YURTTA OLUP BİTENLER C.H.P. Gruba toplantı halinde Rüzgârların ortasında li karşıladı ve İsmet Paşanın- bekle- diğini bildirdi. Gümüşpala bir müddet evvel iktidarın,bir kanadının başkanı olarak girdiği Başbakanlık odasına, bu defa muhalefetin bir kanadının li- deri olarak girmekteydi. İsmet İnönü, misafirlerini son de- rece neşeli bir şekilde" karşıladı. Kı- « Medeni Münasebet» saade etmediğini duyurmak suretiy- le D. P. nin ruh haletini de ortaya koymuştur. Çok daha sonraları da, D. P. lideri hep bu "Grup müsaade etmiyor" paravana sı arkasında, mu- halefet yapan bir Muhalefet lideriy- le açık, samimi görüşmede o bulun- mayı- reddetmiştir. Hep, böyle bir temasın şartı olarak Muhalefetin önce ellerini havaya kaldırmasını beklemiştir. Aslına bakılırsa bu hal, D. P. ye iktidarda gelmemiştir. Bayar ve Menderesin, kendileri Muhalefet li- deriyken de İsmet Paşayla görüşü- yor görünmekten hep ödleri patla- mış. Bayar, Cumhurbaşkanı, İnönü- nün Muhalefet liderine kırmızı plâ- kalı bir otomobil tahsis etme, yani Muhalefet liderine devlet hiyerarşi - sinde resmi yer verme teklifini deh- şetle reddetmiştir. D. P. başları so- nuna kadar düşmanlık silâhını kul- lanmak suretiyle partilerinde tesa- nüt, disiplin sağlamışlar, hep müşte- rek bir "öcü karşısında bulunma" havasını yaymışlardır. Teni iktidarında İnönü, Türk si- yasi hayatına hiç bir şey getirme- diyse, İktidar ile Muhalefet arasında batılı manasıyla medeni münasebet İmkânını getirmiştir. Birinci liderleri Alican ve Bölükba- şıyla her fırsatta temas etmiş, on- lara kendisini ne zaman görmek is- terlerse buna hazır olduğunu bildir- miş, her konuda şikâyetlerini dinle- yeceğini söylemiş, bunların hepsini de yapmıştır. Bu, başını muhalefet görevlerinin sında hiç de bağlamamıştır İkinci - Koalisyonun Başbakanı, Muhalefet liderleri oGümüşpala ve Bölükbaşıya aynı hususları hatır- latmaktan geri kalmamıştır. İktidar bir yol tutabilir, Muhalefet bir yol.. İktidarın (o Muhalefetten. oMuha- lefetin İktidardan şikâyetleri olabilir. Bunlar karşıkarşıya gelindiğinde halledilir veya halle- dilmez. Ama netice, münasebetleri değiştirmedi, İktidar Muhalefete kı- zınca onu tanımazlık, Muhalefet ik- tidara kızınca onu umursamazlık etmediler mi gerçek medeniyetin i- capları gerçekleşmiş olur. Bu yolda da ilk adımları kep. Mu- halefetten Ma İktidardan bekle- mek gerekir. 13