MUSİKİ Konserler Hakkâri Küçük salonu tıklım tıklım odoldur- muş olan çocuklar, ciğerlerinin bütün gücüyle hep bir ağızdan bağır- dılar : "— Bu çalgının adı ksilofondur!" 19 Nisan perşembe günü Hakkâri- de olağanüstü hâdiseler cereyan et- ti. O gün öğleden sonra son model bir otobüsle şehre kadınlı erkekli 24 ki- pi gelmişti. Bunlar ne memur, ne de gezgindiler, Cumhurbaşkanlığı Sen- foni Orkestrasının üyeleriydiler ve Doğu Anadolu illerinde konserler ver- mek üzere on gün evvel yollara düş- müşlerdi. Doğu Anadolu konser gezisinin hi- etmişti. O zaman, her olayı kendi ka- ranlık menfaatleri için istismar eden birkaç yazar bu müjdeyi kalemlerine doladı ve "Doğu Anadolu bizden buğ- day bekliyor, biz onlara Beethoven gönderiyoruz" diye fırtına koparmı- ya çalıştı. Halbuki gerçek, politika- nın çamuruna batmış birkaç zavallı- nın çizdiği tablodan başka türlüdür:. Doğu Anadolunun yıllardan beri bek- lediği şey sâdece buğday değildir. Do- ğu Anadolu herşeyden evvel adam ye- rine konulmak istemektedir. Doğu Anadolu, hayvani ihtiyaçlardan çok beşeri ihtiyaçlar içinde kıvranmakta- dır. Okul istemektedir, kitap, sinema, tiyatro, müzik istemektedir. Bir Di- yarbakır, en güzel yollar açılsa, en büyük fabrikalar kurulsa, mağazalar- Otobüste uyuklayan sanatçılar Uykulu macera kayesi birkaç ay geriye gitmektedir. 1962 yılının ilk günlerinde, gazeteler, Doğu. Anadoludaki açlık haberleriyle yanyana başka bir haber daha verdi- ler: Cumhurbaşkanlığı Senfoni oOr- kestrası içinden ayrılan küçük bir top- orkestra yöneticisi Doğuya hareket “ellik abonesi 6 Tiradır. Her ir bir kitap brdiys edilir. PK. IM - ANKARA & AKİS - 207 26 la donatılsa, buğdaya, kuş sütüne garkedilse, tiyatrosuz, konsersiz bı- rakıldığı müddetçe mahrumiyet bölge- si olmaktan kurtarılamaz. Muşun yolu çamurdur Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestra- sının içinden ayrılan 22 sanatçı, başkemancı yardımcısı Fethi Kopu- zun yönetiminde Doğu Anadolu için iki program hazırlamıştı. Bu prog- ramlarda Mozart'ın Figaronun Düğü- nü uvertürü. Vivaldi'nin Mevsimleri, Haydn'm Sürpriz Senfonisi, Biaet'nin Arlesienne ve Carmen Süitleri, Mar- cello'nun obua konçertosu gibi seçkin eserler vardı. Mevsimleri, bu geziye gönüllü olarak katılan Suna Kan ça- lacaktı..Şef ve.solistiyle 24 kişiyi bu- lan kafile, Magirüs marka konfor'u bir otobüsle 8 Nisan pazar sabahı An- karadan hareket etti. Önlerinde kate- Haberler Bitirdiğimiz hafta perşembe, günü New York'daki Modern Sanat Müzesinde Türk beste- cisi Bülent Arelin viola müzi- ği ile "Tape için abstraction'- lar" adlı eseri çalınmış, beste- ciye dinleyiciler tarafından, bü- yük tezahürat yapılmıştır, o Vi- olist Walter Trampler'in o çal- dığı viyola müziği 1958 yılında Ankarada bestelenmiştir. Bü- lent Arel, bilindiği gibi, dan beri Amenikadadır ve Co-' lumbia ile (Yale Üniversitele- rinde elektronik müzik çalış- malarına devam etmektedir. Bülent Arel, iki ay sonra Tür-, kiyeye dönecektir. Cumhurbaşkanlığı Senfoni Or- kestrası, geride bıraktığımız hafta içinde konserler vermek üzere Orta Doğuya hareket et- miştir. o Viyolonist Ayla Erdu- ranın da katıklığı bu gezide or- lecek memleketler arasında İ- ran, Irak, Suriye vev Lübnan bulunmaktadır. Orkestra bn u- zun geziye otobüslerle çıkmış- tır. Sadece şef ve solist uçakla; gidecektir. 10 bin lira aylık karşılığında Türkiyeye gelmeyi kabul et- miş olan dünyaca tanınmış or- kestra şefi Otto Matzerath, bu teklif kendisine resmen ve ya- zılı olarak bildirilmediği o için Japon Hükümetinin davetini kabul edip Tokyoya gitmeye ka- rar vermiştir. o Bilindiği gibi Türkiyede Devlet Operası, ope- ra tanımayan sıradan bir şefe 17 bin lira ödemektedir. Cum- hurbaşkanlığı (Senfoni a talyan şef la Opera Orkestrasının Şefi oOOt- tavio di Rosa ile başkeman- cısı İlhan Özsoy, Devlet Ope- rasının önümüzdeki mevsimde - ki ihtiyaçlarını karşılayacak te- maslarda bulunmak üzere bir haftalığına İtalyaya gitmişler- dir AKİS, 14 MAYIS 1962