leri üzerine çeken devalüasyon keli- mesi sık sık işitilmiştir... Bununla beraber Avrupa Iktısadı İşbirliği Teşkilâtı mütehassıslarının — deva- lüasyon kadar ılgılendıklerı para, üzerinde du- teşrifi bekle- nen O. E. C. E. h bu mevzuları da süzgecinden geçırmekte kusur et- miyecektir. Mütehassısların meşhur Randall geldiği zaman apılan ve Menderes V. hükümetinin progra- mında yer alan müphem vaadlerle ye- tinmiyeceklerine şüphe yoktur. Pa- ra kesesini elinde tutan adamların, bu vâadlerin nasıl gerçekleştırılecegı hakkında Bütçe Komisyonunda Ma- liye Bakanından sadre şifa bir cevap alamıyan İsmai üştü Aksal gibi mecburen boyunlarını büküp otur- mıyacakları da muhakkaktır. Sonra zaten yardım verenler işi sağlam ka- zığa bağlamanın yolunu bulmuşlar- dır. İktisadi durumumuz hakkında her iki üç ayda bir rapor istemenin ve kredi musluğunu bu raporlara göre açıp kapamanın — vâadlerin tutulması için en sağlam garanti ol- duğunu bilmektedirler. Kongreler Sessiz kongre çoğaldığı Görülmemiş şeylerin memleketimizde, geçen hafta Odalar Birliği Genel Kurulu Görül- memiş bir toplantı yaptı. Bu görül- memiş toplantı iki saatten az sürdü. Tek bir tenkit sesi dahi işitilmedi. Odalar Birliğinin Posta Caddesinde- ki daracık salonunda — çoğu ayakta duran yüzü aşkın delege, 1958 bütçe- sini acele tasdik ettikten sonra ses- siz sedasız dağıldılar. Birliğin geçen yıl Dil - Tarih ve Coğrafya Fakültesinin geniş salonun- da yapılan fırtınalı toplantısını ha- tırlayanlar, bu sessizliği çok yadır- gadılar. Geçen sene dertli delegeler hiç değilse istedikleri gibi içlerini dökmüşler, hükümetin iktisadi siya- setini uzun uzun tenkit etmişlerdi. Acaba bir yıl 1çınde her şey günlük güneşlik mi olmuştu? Delegelerin, dokunsalar boşanmaya hazır çehre- leri böyle mesut bir izaha yer bı- rakmıyordu Genel Kurul toplantısı sessiz geç- İKTİSADİ VE MALİ SAHADA misti, zira kimseye konuşmak fırsa- tı verilmemişti. Geçen yılın sonuna oğru çıkartılan bir kanunla, Ticaret Odaları seçimleri bir yıl geriye atıl- mıştı. Bu durumda delegelerin, hiç değilse idare heyetinin faaliyeti ve iktisadi raporlar üzerinde çalışmala- rı beklenirdi. Genel Sekreter Cihat İren bu raporları hazırlatmıştı, he- sap vermekten kaçınması için hiç bir sebep yoktu. Gelgelelim bir Bakanlar Kurulu kararı Birliğin — faaliyeti ve iktisadi durum hakkındaki rın müzakeresini — önlemişti. İktisadi durumu ahvali perişanının di- le getirilmesini istememektedir. Bu, Parti kongrelerini yasak — etmeye kalkışan zihniyetin başka bir teza- hürüdür. İktisadi hayatı yasaklarla idare etmeye kalkanların, dertli dil- lere konuşmayı yasak etmesıne şaş- mamak J1azımdır. Mamafih "iç bo- şaltma" imkânları tamamen kapan- mış değildir. Zira Kongre Başkanı Reşat Leblebicioğlunun reye koydu- Temmuzun son haftasındaki fev- kalâde toplantı teklifi — kabul edil- miştir. Tabii İktidar, yeni bir yasak- la ortaya çıkmazsa.. Devalüasyona Doğru C umhuriyet Hükümeti aylardır doğrudan dogruya veya Avrupa İktisadi İşbirliği Teşkilâtı (O.E.C.E.) çerçevesinde Almanyadan alınacak bir dış yardımın pe— şindedir. Ankara, Bonn ve Paris arasındaki devamlı gi- dip gelmeler bu gayretin neticesidir. Almanya ve O. E. E Türk talebini müsait karşı- lamışlardır. Onlar da memleketımızm dış yardıma ih- tiyacı olduğunu teslim etmektedirler. Yalnız alışve- rişlerinde Sam Amca gibi siyasi faktörlere yer vermek zorunda bulunmıyan Avrupalılar, yardımın ancak bazı şartlar — gerçekleştiği takdirde fayda getireceğine inanmaktadırlar. Bugünkü şartlar altında Turkıyeye yapılacak bir yardımın derde deva olmıyacağından emin- dirler. Bu sebeple, müzakerelerin akibetini, bazı ted- birlerin sahneye konulması ve bu tedbirlerin hakika- ten tatbik edileceği hususunun sağlama bağlanması tâyin edecektir. 1958 in ilk aylarında muhtelif millet- lerarası teşekküllerden beşyüz küsur milyon dolar redi temin eden Fransa bu yoldan geçmiştir. Avru- panın hasta adamı, Amerikan Hazinesinin ve Para Fo- nunun temsilcisi Per Jacobsen'in ve Alman temsilcisi Von ongold'un ileri sürdüğü şartları kabul ettiği içindir ki bu krediyi elde etmiştir. Bu şartlar, paranın istikrara kavuşturulması, iç ve dış değeri arasında bir muvazene tesis edilmesinden ibarettir. Bu iki şartı ger- çekleştirmek için, daha evvel bir devalüasyon yapan Fransa, bütçe masraflarını muayyen bir seviyede tut- maya, emisyona başvurmaya, kredileri, bilhassa mes- ken kredisini kısmaya vs. razı olmuştur. ara kesesini elinde tutanların, İktisadi durumu Fransayla mukayese edilmiyecek kadar kötü olan Tür- kiyeye karşı daha müsamahakâr davranacaklarını dü- nmek için hiç bir sebep yoktur. Yakında Türkiyeye gelecegı söylenen O. E. C. E eyeti, Per Jacobsen ve Von Mongold'un Avrupanın hasta adamı — Fransaya imzalattıkları mukavele örneğiyle karşımıza çıkacaklar ve yapılması düşünülen yardımın gayesinin Türkiyeyi sağlam bir paraya kavuşturmak olduğunu söyliyecek- lerdir. Mütehassıslar bilhassa O. E. C. E. nin yıllık AKİS, 7 HAZİRAN, 1958 Doğan AVCIOĞLU raporlarında defalarca imâ ettiği devalüasyon mesele- si üzerinde durmaktadırlar. akikaten memleketimizde devalüasyon hâlen bir zaruret haline gelmiştir. Enflâsyonun paranın iç ve dış değeri arasında yarattığı farkı prımlerle kapatma si yaseti başarılı olmamıştır. 1957 de üçyüz milyonu bu- lan primler, enflasyonun başlıca kaynaklarından biri halıne gelmıştır Primler fiyat yükselmelerine sebep olmakta, fiyat yükselmeleri prımlerın arttırılmasını gerektirmektedir. Dış ticaret rejiminin arap — saçına dönmesi, ıhracatın demır perdeye kayması, sayısız idari guçlu bu durumun neticesidir 1938 mah- sulü beklendıgı gıbı bol olursa yukarda sayılan mah- zurlar daha da artacaktır anarşiye ancak muvaffak bir devalüasyon sa- yesinde son verilebilir. Yalnız muvaffak bir devalüas- yon vapmak için, evvelâ paranın istikrarını temin et- mek lâzımdır. Devalüasyonun — mekanik ve psikolojik sebepler dolayısıyla fiyatları yükselme istikametinde zorlıyacağı da hesaba katılırsa, son derece enerjili bir para, kredi ve bütçe siyasetini sahneye koymak gerek- mektedir. Bir müddet için Merkez Bankası kapıları devlete, kurumlara ve bankalara kapanmalıdır. Denk- likten de öteye giderek, bütçe fazlası ortaya konmalı- dır. Aksi halde para ameliyatı, fiyat artışlarını hızlan- dıracak ve bir müddet sonra -1945-48 yıllarında Fransa- da olduğu gibi yeni bir ameliyata baş vurmak zorun- da kalınacaktır Bu tedbirler alındığı takdirde, sonbahara doğru ya- pılacak bir devalüasyon için konjonktür müsait gö- rünmektedir. O. E. C. E. den, diğer milletlerarası te- şekkullerden ve Sam Amcadan temin edilecek krediler ve bilhassa bereketin bir mahsul, ameliyatın muvaffaki- yetle neticelenmesini son derece kolaylaştıracaktır. Dolar kesesini elinde tutan E E. mütehas- sıslarının, muhalefetin yıllardır yapamadığını başararak rotayı değiştirmek hususunda iktidarı ikna edeceğini ümit etmek lazımdır. Tabii ki bir müddet sonra, zah- metsiz Kolomb Efendi siyasetine dönmemek şartiyle... 25