Mototrenin bir enkaz yığını haline gelen iskeleti Kaç carta mal oldu? Saatin akreple yelkovanı 22.18'i gösterdiği sırada müthiş hadise vu- ku buldu.Önce kulakları sağır edici bir patlama duyuldu. Demir ve tah- taların, diğer demir ve tahtaların i- çine geçmesinden doğan gürültüler.. onra gecenin, sessizliğini doldu- ran feryat ve iniltiler yükselmeğe başladı. Ortalık bir ana baba gününden farksızdı. Her iki trenin de parçala- rı yolun dört bir tarafına yayılmış, parçalanmış bavullardan, valizlerden yerlere dökülen — eşyalar — arasında küçük kan gölleri meydana gelmişti. Paramparça olmuş trenlerden tesa- düfen ufak tefek yara ve berelerle kurtulanlar büyük bir şaşkınlık için- de enkaz yığınlarının altından çık- mağa çalışıyorlar, çıktıktan sonra da hemen feryat ve figana başlıyor- lardı. Herkes sağa ve sola koşusu- yor, yakınlarının ne olduğunu anla- mağa çalışıyor, demir ve tahta yığın- ları altındaki insan artıklarının et- rafında — kümeleniyor ve — bunların kim olduğunu tanımaga çalışıyorlar- dı. Manzara son derece dehşet veri- ciydi. Motorlu trenin bütün aksamı bir mukavva gıbı yırtılmış, çarpışma sırasında Simplo yük vagonu ile hemen ona baglı uçuncu mevkı va- goön içice geçmişti. Ecel palasını daha çok motorlu tren tarafından sallanmıştı. Edirne- den İstanbula gelen yolculardan ço- ğu hemen çarpışma sırasında ölmüş- ler, büyük bir kısmı da ağır şekilde yaralanmışlardı Bunlar arasında he- men yardıma koşulamaması yüzün- den kan kaybederek ölenler de oldu. Simplonda can kaybı sadece Ü- AKİS, 26 EKİM 1957 çüncü mevki vagonda ğer vagonlardakiler kazayı ufak te- fek yaralarla, ama üyük bir deh- şet hissi ile atlatmışlardı Çarpışmanın gürültüsünü duyan civardaki 213 üncü Alayın bütün ef- radı ile hâdise mahalline koşması, uğranılan can kaybını mühim mik- tarda azaltmıştı. —Askerlerin canla- rını dişlerine takarak enkaz arasına sıkışıp kalanları çıkarmaları ve ya- ralıları taşımaları, onlara gereken ilk yardımları yapmaları kazanın bilançosunu şimdiye kadar duyulma- mış bir, rakkama ulaşmaktan kur- tardı. Askeri birliklerin yardıma yetiş- mesi kaza mahallinde duyulan panik hissini ızale etmişti, ama gene de ortalık bir ana baba günü içindeydi. Kazadan hafif yaralarla kurtulabi- lenler trendeki yakınlarım ve arka- daşlarını arıyorlardı ve bu — yüzden çok hazın ıstırap sahneleri meydana çıkıyor. Kazanın ertesi, günü feci kazada 90 kişinin öldüğü anlaşıldı Bir o ka- dar da ağır yaralı vardı. Saatler i- lerledikçe can kaybı miktarı artı yordu. Zira hastahanelere kaldırılan olmuştu. Di- yaralılardan — bazılarım kurtarmak maalesef mümkün olmuyorı es'ul u haftanın başında yapılan bilir- kişi incelemeleri ve adli tahkikat kazanın yegâne mesullerinin Ispar- takule ve Yarımburgaz istasyonları- nın memurları Baki İnözü ve Cahit Fırat olduğunu ortaya koydu. İki ihmalci demiryolu memuru, köy mahkemesince — tevkif edıldıler Yakında İhmallerinin hesabını ver- mek ve bu sabit olduğu takdirde ce- YURTTA OLUP BİTENLER zasını çekmek uzere adalet karşısı- na çıkarılacaklar. A ezaların en büyüğü şüphesiz, 90 kışının hayata gözlerini kapamasına sebep olmanın uyandırdığı vicdan azabı olacaktır.