s. P O R Futbol Kuvvetli bir misafir eçen haftanın son günü Buda- peştenin Nep Stadion unu doldu- ran — 92.000 meraklısı — çok iddialı bir maç yapma üzere saha- ya çıkan iki ekibi hayretle alkışlı- yorlardı. Bu iki takımın oynadıkları ilk müsabaka değildi. Oniki senelik bir rekabet, bu stadda bir kere daha ortaya çıkacaktı. Ruslar geçen yılki 1-0 lık mağlübiyetin revanşını oyna- maya gelmişlerdi; Ancak müsabaka- nın şartları da eskilerine — nazaran bir hayli farklıydı. — Macaristandaki siyast hâdiselerden sonra yurtların- dan göç eden Ferenç Puskas, San- dor Kocsis, Zoltan Çzibor gıbı fut- bol üstatları dünyanın muhtelif mem- leketlerine dağılmakla Dünya Kupası- na iştirak eden Macar futbol takımı kuvvetinden çok şey kaybetmiş olu- yordu. rum hâdiselerle kendini göstermişti. Birçok aslardan mah- rum olarak Oslo'da Norveç Milli ta— kımı ile kupa elemesini oynayan caristan 2-1 mağlup — olmuş,) ekıbın kuruluş ve idaresinde bazı değişik- liklerin yapılması zaruret halini al- mıştı. Mühim vakalar birbirini ko- valamış, spor nazırı Gustav Sebes vazifesinden uzaklaştırılırken, — San- dor Barcs Futbol Federasyonu baş- kanlığına getirilmiş, üç yıldır milli takıma alınmayan dünyanın 1 nu- maralı kalecisi Tatabanya'lı Gyula Grosics tekrar ekibe girmişti.. Ya- pılan son değişiklikler derhal kendi- ni göstermiş, Macarlar kupa eleme- lerindeki kuvvetli rakipleri Bulgaris- tanı Budapeştede 4-1, Sofya'da 2-1 yenerek finale iştirak — hakkını ka- zanmışlar, hâlâ fevkalâde futbol oy- nıyabildiklerini ıspat etmişlerdi. El- bette Nep Stadion'u dolduran 92.000 seyirci takımdan ümitvardı. Ancak Sovyet futbolu da hayli mühim iler- lemeler göstermiş, son derece iddialı bir duruma girmişti. Rusların dün- ya futbol piyasasında isim yapmala- rı son iki yıl içinde olmuştu. Mosko- va'da 1954 Dünya Kupası galibi Al- manyayı 3-2 yendikten sonra dikka- ti çeken Sovyet takımı, Avrupa'da ve dünyanın her tarafında bir futbol takımının karşılaştığı büyük engel, "seyirci ve saha — yabancılığı" yü- zünden 1956 Melbourne Olimpiyadı futbol turnuvasını — güçlükle kazan- mış, ancak bundan sonra bek "sey- rek yaptığı enternasyonal maçları ve dış seyahatları arttırmak yolunu tut- muştu. Artık Avrupa, — Spartak ve Dynoma ekiplerini sık sık görüyor ve 1958 Dünya kupasında rakip ola- cak Rus futbolunu tanımağa başlı- yordu. Sovyetlerin geçen sene yap- tıkları en mühim maç Paris'in Parc de Prince stadında oynanan Fransa- Rusya maçıydı. Fevkalâde bir oyun- dan sonra Rusları 2-1 mağlüp eden Fransızlar, Moskova'daki 2-2 İlk ma- A çın da revanşını almışlardı. Fransa hezimetinden Sonra Dünya Kupası elemelerine katılan Sovyetler, bu tur- larda Polonya ve Finlandiya'yı yene- rek Haziranda İsveçte yapılacak fi- nallere iştirak hakkını kazanmışlar ve Macaristanla yapacakları maçın hazırlıklarına gırışmışlerdı Spartak n Rusya ; Macarıstan maçının — de- taylarını kontrol etmeden önce, Sovyet ekibinin kuruluşunda en mü- him rolü oynayan Moskova nın Spar tak takımından bahse yerinde olacaktır. İleri futbollarda bir milli takım teşkil etmek için müracaat e- dilen ilk usül, formda bir ekibin ufak retuşlarla takvıyesıdır İşte aynı u- sulü kullanan Ruslar, milli takımla- rından önce Spartak adı altında bir takım kurmuşlar ve memleketlerinin en iyi futbolcularını bu ekipte topla- mışlardır. Böylece Spartak, antrenö- rü ve oyuncularıyla Sovyet takımı haline gelmiş ve milli maçlarda ekibi en aşağı sekiz oyuncu vermeğe baş- lamıştır. Sovyet takımında Spartak— l1 olmayan Üç oyuncu Vvermeğe baş- lamıştır. Sovyet takımında Spartaklı olmayan üç oyuncu, kaleci Dynamo'lu Yachine, orta haf Armee'li Bachac- kine, santrfor Torpedo'lu Strelzov'- Diğer sekiz oyuncu, iki — bek Tıtchenko ve Ogonkov, iki yan haf Paramonov ve Netto, dört muhacim Tatuchine, İssaiev, Salnikov ve İlji- ne Spartaklıdır Bu arada son ay- larda bir form ezilmesi Bachackine'nin yerine gene Spartak- l1 Maslonkine, forvede ermeni asıllı Simonijân girmiş ve Sovyet takımı kaleci hariç on Spartaklı futbolcu- dan kurulmuştur. İşte bu ekibi sik sık dışarı yollayarak spordaki Demir Perde'yi yırtan Ruslar, hem başka sahalardan temin edemedikleri pro- pagandayı sporda temine çalışmışlar hem de takımlarını dünya kupasına ve yabancı futbollara hazırlama yo- lunu tutmuşlardı. Sovyet Rusya-Ma- caristan maçından önce Spartak'ın yaptığı seyahatlere bakılırsa görüle- cektir ki, Ruslar, milli takımları de- mek olan Spartakı kuvvetli bir ekip karşısında denemek istemişler ve İ- talya'yı seçmişlerdir. Bu seçimde İ- talyan Fiorentina takımının geçen sezon sonunda yaptığı Rusya seyaha- ti de mühim rol oynamıştır. Mosko- vada Dynamo ile 1-1 berabere kal- dıktan sonra Spartak'a 4-1 enilen Fiorentinanın ziyaretini ıçın Spartakı Firenze ve Milano'ya gön- deren Ruslar, bu karşılaşmalardan bir hafta sonra yapacakları Macaris- tan milli maçı için iki esaslı idmanı da temin etmış oluyorlardı. Spartak, İtalyadaki maçlarında son — derece formda görünmüştü. 1955 İtalya şampiyonu Fiorentina'yı kendi saha- sında 4-1 yenmiş, geçen senenin bi- isi Milan ile 3-3 berabere kal- mıştı. Sovyet ekibi böylece hazırla- nırken Macaristan da Sofya'da Bul- garlara karşı oynuyor ve bitaraf kri- tiklerin "Fevkalâde bir Orkestra" dedikleri oyunu ile maçı 2-1 kaza- nıyordu. Budapeşte maçı dünyanın dikkatini üzerinde toplamış ve Nep Stadion'u 92.000 meraklı hınca hınç doldurmuştu. Ama ne kadar yazık- tır ki, Macarların şahane oyununa rağmen Spartak rakibini 2-1 yenm ğe muvaffak oldu ve 92.000 Macar acı bir hayâl sükütuna ugradı Spartak İstanbulda eçen haftanın son gecesi Yeşil- köye inen dev bir uçağın kapısı aralandığı zaman bütün basın men- supları bu kapıya dayanan merdive- ne doğru ilerlediler. Basamakları a- ğır ağır inen kolu sarılı, uzun boylu bir adam gazetecileri selamladıktan sonra tercümanın kendine sorduga suallere şoyle cevap verıyor ve "Oy- namayacağım. Gördüğünüz gibi ko- lumdan sakatlandım. Bu — hâdisede Macar takım kaptanı Hidegkuti'nin hiçbir rolü yoktur. düş- tüm" diyordu. Bu adam, Spartak ve Sovyet takımı kaptanı lgor Netto. daha sonra nı merdivenden ine- rek bekleme salonuna doğru yürü- yenler de üç m üzere İs- tanbula gelen Spartaklı futbolculardı. Geçen yıl Fenerbahçenin davetlisi o- larak gelen Dynamodan sonra, bu se- ne de Rusya şampiyonu Spartak İs- tanbulda maçlar yapacaktı. Hazırla- a göre Spartak 1 Ekim- de Galatasarayla, 4 Ekimde Beşiktaş- la ve 7 Ekimdetekrar Galatasarayla oynayacaktı. Bununla beraber Cu- martesi günü Dolmabahçe stadına ge- lerek 5-0 Fenerbahçe lehine biten Fe- nerbahçe — Vefa maçını seyreden mi- safirler, Sarı - Lacivertlilerle oyna- madıkları için üzüntü duyduklarını söylemişlerdir. Bu müsabakada Fe- nerbahçenin çıkardığı fevkalâde oyu- na hayran kalan Spartaklılar "Çok süratli bir futbol. Hele forvet ve Lef- ter şahanedir" demişler ancak Vefa- n son derece sert stilinden bayağı ürktüklerini belirtmişlerdi. Pazar gü- nü rakipleri Galatasarayı da Ada- let karşısında seyre misafirler, arı — kırmızılı ekibin de usta futbol- culardan kurulduğunu fakat Fener- bahçe kadar süratli ve akıcı olmadı- ğını söylüyorlardı. Mecmuamızın çık- tığı anda misafir Spartak futbol ta- kımı Galatasaray ile ilk maçını yap- mış olacaktır. Sovyet ekibine on o- yuncu veren Spartaklıların Lig lide- ri Galatasaray karşısında almış ol- dukları netice, Beşiktaş ve San -Kır- mızılıların revanş maçları için haylı açık tahmin verebilecek ve 1958 Dün- ya Kupası finallerine katılacak Sov- yet ekibinin son durumunu aşağı yu- karı anlatacaktır. AKİS, 5 EKİM 1957