YURTTA OLUP BİTENLER. " — Milletvekilleri üç yüzün üs- tünde olursa, Demokrası volunda tam elli yıl ileri gideriz." Hür. P. Aday buhranı .P., C.H.P. ve C.M.P. de, aday a- daylarının sen aday gösterilecek- sin, ben aday gösterileceğim diye bir- birlerini yedikleri, Genel Merkezleri türlü baskılar ve tesirler altında tu- tarak aday gosterılmelerını sağlama- ğa çalıştıkları şu son hafta — içinde Hür arip bir sıkıntı göze çar- pıyordu Dıger Partilerin aday liste- lerine girebilmek için yırtınan aday adayları nedense bir türlü Hür. P. ye iltifat etmiyorlar ve Hür. P. seçımle- re katılacağı bir hayli mahdut sayı- daki vilâyetler için bile aday bulm ta zorluk çekiyordu. Işbırlıgının fikri sahadan ameli sahaya seçememiş ol- ması, dolayısı ile Hür. ye tanına- cak kontenjanın ortadan kalkması pek çok aday adayını bu partiden a- day olmak fikrinden vaz geçirmiştir. 3u aday adaylarına göre teşkilatını tamamlamamış, seçmen — karşısında seçim imtihanı vermemiş, yarın ne olacağı belli olmayan ve memleket sathında sesini uzun boylu duyura- mamış bu partiden adaylık koymak kaybedeceğini bile bile kumar oyna- mak gibi birşey olacaktı Nitekim bu haftanın ortala- rında C hemen bütün daylarını tesbit ettiği ve bunları ilân ettiği halde bu listeyi ancak peyderpey ve zorluk la neşredebiliyordu. Pek çok vılayet için aday bulmakta zorluk çeken Hür. liler zaman zaman asabiyete kapı- lıyorlar ve hiç değilse fikri cephesiy- le devam eden işbirliğine bile aldır- madın içlerini dökebilmek için mey- dan mitinglerinde . ye veryan- sın edyorlardı. Tabii bunlar Hür. nin acemi politikacıları idi. Nıtekım geçen haftanın son günü Ankara Ka- zalarından Kalecikte yapılan — bir meydan mitinginde bu genç ve ace- mi politikacılardan biri kürsüye çık— mış ve kontenjandan pay koparama. manın acısı içinde, içindekileri dışarı dökerken, işbirliğinin gerçekleşmeme - sinin bütün suçunu C.H.P. ye yükle- meğe kalkışmıştı. Bukadarla da iktifa etmeyen politika çömezi hücum okla- rını D. P. yerine C ye çevi- rince meydanı dolduran dınleyıcıle— rin yavaş yavaş meydanı terk ettik- lerini görmü mış — kalmıştı. Seçmen, işbirliğinin ne demek olduğu- nu bir çok amatör politikacıdan da- ha iyi anlamıştı ve gerektiğinde ses- siz sedasız da olsa icap eden dersi veriyordu Hür. P Genel. Merkezi öylesine bir çıkmaza düşmüştü ki seçim şansı ol- sun olmasın önüne gelene — adaylık teklif ediyordu. Nitekim — bu haftanın başında sabık Temyiz Başkanlarından Bedri Kökerin bile aday gösterilece- ği rivayetinin ortaya çıkması Hür. P. deki aday buhranım bütün açıklığıy- 10 aık enıyiz Baka B Kr eğleniyor Çadırımın üstüne şıp dedi damladı... la ortaya koyuyordu. Maamafih Hür. P. listesinden Bedri Kökerin aday gösterilmesi gerçekleşirse şaşmamak lâzımdı. Zira bu hareket Hür. P. nin ne ilk, ne de son hatası idi. O Hür. , bir zamanlar Yunus Muam- mer Alakant'ı da sinesine almamış mıydı ? Yeni taktik I şbirliği, sayesinde elde edebılecek— leri kontenjanı kaçıran P; liler hiç degılse eldeki mılletvekıllık— lerini kaçırmamak için yeni bir tak- tik aramak zorundaydılar. Bu taktik de bu haftanın ortalarına doğru bel- li oldu. as kozlarını kazan- ma ümidi en çok olduğunu sandığı Sakarya, Balıkesir, Diyarbakır, Ma- nisa ve İstanbul gıbı şehirlerde oyna- yacaktı. Diğer Vılayetler için küçük kozlar kırılacak ve ba ne çıkarsa ona katlanılacaktı. Ama hiç değilse aslar kaybedilmemeli ve partinin ha- yatiyeti bir dahaki seçimlere kadar garanti altına alınmalıydı. — Yalnız yeni taktiğin de şaşılacak bir tarafı vardı. Hür. P. İstanbuldan son dere- ce ümitli görünüyor ve nasıl Anka- ada . karşısına C- M. P. "Bomba bir liste" ile çık- maga hazırlanıyorsa ayni şekılde de İstanbul P. karşısına "sıkı bir hste ile çıkıp ne— ticeyi C. H. P. nin elinden almağa ça- lışıyordu. C. M. P. gibi Hür. P. de iyiden İyiye asıl rakibin kim okluğu- u unutmuşa benziyordu. Gazeteciler Yuvaya dönüş Bu haftanın ortasında Çarşamba günü sabahı ara Merkez Ce- za ve Tevkif evının kapısında genç— ten, saçları yeni yenı uzamağa lamış bir adam yük bir sabırsız— lık içinde kendısını almaga gelecek olanları bekliyordu. Saçları yeni ye- ni uzamağa başlıyan bu genç adam 7 ay 23 günlük "şerefli bir mahkümi- yet'"i tamamlamış olan Gazeteci Me- tin Tokerdi. Metin Toker sabah saat 8:30 da dendiği halde, 7.30 da tahli- ye edilmişti ve hapısha ne kapısının önünde yalnız gazetecileri bulmuştu. Biraz sonra Ankara plâkalı hususi bir araba Metin Tokeri alıp Bahçeli- evlerdeki evine götürüyordu. Kapıyı açan hizmetçi tanımadığı Metin To- kere. Özden Toker ile İnönünün Me- tin Tokeri karşılamağa — gittiklerim ve evde kimse olmadığım söylüyordu. Toker' kendisim tanıttıktan sonra e- vine girdiğinde ilk işi kızını sormak oldu. Metin Toker çocuğunu ilk defa olarak hür kollarının arasına almış- tı ki içeriye Hapishanede kimseyi bu- lamamış olan İsmet İnönü ile Özden Toker girdiler. 7 ay 23 günlük bir hasret sona ermiş ve gazeteci Metin Toker evine kavuşmuştu. AKİS 5 EKİM 1957