r .i üyyeme Ü AU G L b K FY MT Müsıbakalar İkinci “Altın Palmiye” ostacının uzattığı zarfı alan kısa boylu son d Zarf Bordikhera damgasını taşıvordu. Bordikhera İtalyada ufacık bir şeh- rin adıydı. Gazetelerin dikkatli oku- kaydedilse. Bordikhera mahrecli iki satırlık bir Hjans haberi gazetelerde Hem de, yadellerdeki ber. bı- zimle ilgili bir haber oluyordu. İ:te postacının elinden zarfı aldıktan son- ra yavaşca acan adam da bu Bordık- hera mahrecrli haberlerin bahsettikleri mizah yazarı Azız Ne- sin idı. Zarfın icinden İtalyanca ya- zılmış bir mektun cikmıştı. Mektün- ta 1957 yık Dünya Mızah yazarla- rı beynelmilel hikâye varışmasını kazandığından dolayı Aziz tebrik ediliyor ve gelecek vılkı yva- rTışmağ'a da katılması temennisi tle mektuba son veriliyordu. Mektubhun altında Beynelmilel Mizah Hikâye- leri yarışması Jürisi başkanı Ray- mont Peynet imzası vardı. Aziz Ne- gülünmsedi ve mektubu zarf'vla beraber yanıbaşındaki ma- sava koydu. threşcılerimızm ve futbolcuları- mızın en ufak yabancı temaslarına velev k; neticede mağlüp bile olmuş olsalar carşaf carşaf yer ayırmakta birbiriyle âdeta yarış eden bu işte atlamavı ve atlatmavı meslek haysi- iz bir vukua gelen başarılarımıza eski- den beri öyle uzun boylu ver vermez- ler. Yabir kac satırla geçiştiriverir- ler. ya da hiç duymazdan gelirler olur lel mizahi hikâye ynrışnmsında 36 mizah vazarı mrasında dilnyva birinci- si seçilmesi haberini bermutat bir İ- ki satırla geçiştirmişlerdi. Halbuki bu başarı en azından vüz milli ma- cı kazanmak kadar önemlivdi. Zira herşevden ve herşeyden evvel dlin- ya mizah yazarları arasında zafer kazanan şey Türk zekâsı. Türk m zahı, Türk esprisi idi. Bacaklar va- hut kalın ense ve pazularla kazanılan galibiyetler gün gelir unutulur gider- di ama sanat dlinyasında, fikir dün- yasında kazanılan bir zafer için bövle bir hukme varmak mümktin müydü? esin'in başarısı gerçekten blfyük bır ba'ıarıydı Son bir kağ yıl hariç. dünya sanat cevrelerinde bir Tü türlü duyulmayan Türk adı ancak müzisyenlerimizin ve son iki yıldır Aziz Nesin'in sayesinde diyulu- yor ve bu çevrelerde Türk - Sanatı AKİS,24 AĞUSTOS 1951 N ' ğ hakkırnda tomurcuk halinde de olsa bir fikir doğmağa başlıyord'ı. Bor- dikhera varışması sanat dünyasının gercekten Üüzerinde dıkkatle durdu- ğu bir müsabakaydı. Zira bu mllsa- bakanın iürisi de, müsabaka da, tam manasıyla beynelmilel biır mıahiyet arzediyordu. Jürivi teşkil eden isını- ler dünya mizahını ve.sanat dünya- sının en kalbur üstü ÖtnııtPlen idi. Bu jüride başkanlığı meşhuür Ray- mont Peynet yapıyordu. İw”_vel&r de en az onun kadar meşhurdular: Je- ane Bheleuse, Filirs Darberus, Dr. . Prof. Kigi Vidrig, (Hanni Julvano Mıhtü, Sazar Par- detto ve Dr. Meran Müsabakaya bu yıl 36 mizah ya- zarı katılmıştı. Bunlardan 3 U Bre zılyalı. 2 si Fransız, 2 si İn,.,ılı7. 20 si İtalyan. 1 1 Yuğoslav. 1 i İspanyol, 2 sı Alman, 5 1 de Türktü.. Müsabakaya bu yıl Türk yazar- larından beş kişinin birden katılma sına sebep Azız Nesinin geren yıl avnı yarışmada bir. birincilik daha kazanarak bu müsabakadan — Türk yazarlarını haberdar etmesi idi. 36 müsabık arasında yapılan secme g0- nunda müsabakayı bu yıl da bir kere daha Aziz Nesin kazanıyordu. Aagiız Nesin bu yıl müsabakaya Kazan Tö- reni adlı B katılmıştı. Gecen yıl “Fil Hamdi" adlı hikâyesi ile sosyal hicivin bir. şah rerek Altın Palmiyeyi almaya hak kazanan muharritin bu yıl müsaba- kayı kazanan eseri Kazan Töreni de gene sosyal bir hiciv olup yazarının btittin. husüsiyetlerini ortaya koyu- yordu. Bordıkhera'dakı jüri heveti baş- kanı Aziz Nesine gönderdiği mektup- La. “biz sizin eserlerinizi basalım. bu- rada yayalım, sizin editörleriniz de bizim — hikâyecilerimizin kitaplarını bassınlar, böylece telif hakları husun- da ödeselim”' diye yazıyordu. Ama Jü- ri başkanı bilmiyordu ki Türkiyede telif hakları diye bir şey mevcut de- gildir. Ve burada ancak mütercime cüzi bir ücret ödenir. Hepsi o kadar. Aziz Nesin teklif edilen bu hal ca- resinin çıkar yol olma için. kendi kıtapları icin. hır bır kar- şibk istemeden do basılmalarına razı oluyordu ama bunu da Bordikhera - dakı Jürinin aklı bir türlü almıyordu. Nasıl olur da bir müharrır. eserinin telıfmı almadan basılmasına razı o- lurdu fylı—.x,w nmîı: [w *10 üfer Buuün O KU —Ö —a -NWI'_LM ' | Çıkan YU ı*'..ul IW:[ ı] -— ) (AümI) Ffanta) |tı-AW$n ni CACAC) | , a EB05 *UNEAEA ,q (Oanİ | E_w [Bcwı.__f—w Gölgeyi N U Z I d a