18 Mayıs 1957 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 8

YA YURTTA OLUP BİTENLER lüzum kalmadan da Hâkim Temina- tının temin edildiğine inananlar buiu- nabilirdi. Artık enine boyuna hukuki incelemeler yapmaya Jüzum yoklu! Başbakanın ifade ettiği gıbı hâkim- ve “inhiraf” edenleri doğru yola sev- keden tek insan şüphesiz İktidarın dı.. başıy Egeden gelen sesber G eçen hafta vuku bulan bazı hâdı- seler, vatan sathında olup biter- lJlerden memmnuniyetsizlik duyanların sadece Muhaliflerle bir. kısım taraf- sız vatandaşlardan ibaret olmadığını gösterdi. S0 bin liralık otomobili las- tiksizlikten çalışamaz hale geicn Köycekızli Demokrat gibi derdini partisinıin gevel başkanına duyurma < imkânını bulamıyan birçok D.P. li |- çin hâdıseler Üzücü vasfını muhafu- za ediyor ve bu hal D.P. teşkilâtı i- çinde rahatsızhk ve huzur%wluk artı- ari işin mücadelesini yapmış olanlar par- tinin yüksek makamları tarafındaen takip edilen yollar karşısımnda her an yeni bir hayal kırgınlığına uğruyor- lar, her an sevgil; D.P. ni e hale gelmiş olduğunu — kendi kendılerne soruyorlardı. Bugün partiye hâkim olan Zzihniyet ile geçmişte uğrunda çarpışmış oldukları zihniyet arasın- da dağlar kadar fark vardı Bilhassa Egeden, genç D,P. ye be- şiklik eden bu bölgeden gelen seslerin S Ze ĞAA — AEe — n g” Kapaktaki hâkim Cemal Köseoğlu Bu hafta AKİS'in kapağında ılş- manca, orta boylu ve dökük « h bir hukukçunun resmi var. ('e— mal Köseoğlu, geçen ayın sonları- na kadar Tem_şlı Mahkemesinin Dördüncü Ceza Dalresinin başkanı idi. Iİlik bir Nisan günü Temyiz Mahkemesindeki odasında, masa- sının başına — geçmiş — dosyaları He uğraşırken kapısı vuruldu ve masanın itzerine bir zarf bırakıldı. Vakit akşama yaklaşıyor ve gün- lük mesal saatı tamamlanmak u zaeare bulunuüuyordu. Dördüncü Ceza Dniresi Başkanı masanın üzerine bırakılan zarfı aldı. açtı ve içinden çıkan yazıyı okuduktan sonra he- men yerinden kalkarak odayı ve Temyiz binasını terketti. Zarfın 1- çindeki küğıt Adalet Bakanı Prof. Hilsevin Avni Göktürkün imzasını taşıyordu ve üzerinde şunlar yazılı bulunuyordu: “Temyiz Mahkemesi Dördüncü Ceza Dairesi Reisi Ce- mal Köseoğlu, görülen lüzum üze- rine Emekli Sandığı Kanununun 389 uncu maddesinin B fıkrası ge- reğince emekliye sevkedilmiştir” Hâkimlerin. hilhassa Temyiz ü- yelerinin, “görülen lüzum iıeri e” emekliye sevkedilmesi btitiin yurt- ta derin akisler uyandırdı. Cemal Köseoğlunun emekliye sevkedilme- &i haheri kısa zamanda şehre ya- yıldı. Hemen ao akşam garzeteciler telefon rehberlerinde hoş yere Ce- mal Köseoğlunun telefon numara- sını aradılar. Ama Temyiz Dördiin- cü Ceza Dairesi Başkanının evinde telefon yoktu. Ama — gazeteciler Köseoğlunun ev adresini bulmak- ikmediler. Cebecide. Hukuk Fakültesinin hemen karşısında bir apartınanda oturan Köscoğlu ga- etecilere kapıyı bizzat açmıştı. Kaıııııvıı acılması İle parlayan flaş- lar Köseoğluna — gelenlerin kimler olduğunu anlatmağa yetmişti. Onları İçeri btyür ederek emekli- ye sevkedilmesini nasıl haber al- dığını kısaca anlattı. Köscoğlu 1900 yılında İstanbulda doğmuş, 27 yaşında İstanbul Hukuk Fakül- tesini bitirmiş. hâakim olarak Ana- doluyu bucak bucak dolaşmış. he- men her vazifesinde takdir ve tal- tif görmüştü. Bir aralık İstanbul Asliye Ceza Hakimliği xapmış. bunu müteakiben de Ankara Sav- cılığı Baş Yardımcılığına — getirit- mişti. Bu vazifeden de Temyiz aza- Jığına miülmtazen terfi ettirilen Ce- mal Köseoğlu bundan iki vıl önce Dördüncü Ceza Dairesi Başkanlığı- na getirilmişti. lemal Köseoğlu daha ziyade Basın dâvaları ile meşgul olapn bir başında 2 Son olarak baktığı dâva ise Dün- ya gazetesi sahiplerinden Bediil ettiği Id(ll.ı—nlu amulan dâava idi ve mek e sevkinden birkaç gün ön- d üncü Ceza Dalresi bu dâ- vıı Ile llxlll mahkümiyet kararını bozm Yiıksok Seçim Kurulunda. Ceza Kanunu — Tadilât Komisyonundu ve Ceza Muhakemeleri Usulü Ka nunu Hazırlama Komisyonunda da vazifeli olan Köscoğlu bazı ka- nun kltnıılıırı ve bilhassa “Haşlye- ı Tü (îm Kanunu” adlı eseri ile Tılrk ukukuna kıymetli hiz- metler yapmış bir. hukukçudur. Kapısını çalan gazetecilere Köse- oğlu şunları da söylüyordu: “Vicdan ve gönül rahatlığı içindeyim. Durup dururken böyle idari bir tasarrufa neden lüzum görüldüğünü anlıya- madım”. Köseoğlu bu sözleriyle biraz da milletin hayretine tercü- man oluyordu. Zira bu haftanın başında Mecliste bir sözlit soru do- Tayısıyla konuşan — Adalet Bakanı ve Başbakan, efkâarı umunlyeyi “görülen lüzmin”un ne olduğu yo- lunda aydınlatmamışlardı. cok tecriibeli kimseler tarafından iş- di. aybey ocağında bir konuşma gal edildiklerinde kimsenin zerrece ynpan Kurbanoğlu. “Toplantı ve mi- süphesi bulunmayan D.P. yüksek kn- tingleri vatandasları boş ve kuru gü- demelerinde lâvıkıvla değerlendiril- — rültüden kurtarmak için men ettix. diği ve derin akisler uyandırdığı mu- — Demokrasimiz uğruna bu ceşit hâdi- hakkaktı. Meselâ Hür P. nin kuruı- — scleri daha da tahdit etmek kararın- duğu günden beri kaynaşan ve hu — davız. Müzelik bir nesne haline gelen yüzden D.P. İl kongresi tehir Üzerine ÂH ile menfaat ve ihtirasların töÜhire uğravan Manisadan gelen sea- tnnland'ğı Hür. P. ve C.M.P. ye bu ler, eaki mlücadeleri Demakratların memlekette diledikleri gibi at oynat- endişelerine hak kazandıracak kadar — mıyacağız” diyordu. Diyordu ve top- ehemmiyetliydi. Bir müddetten beri Jlantıda hazır bulunan D.P. lilerin t8s- isa bölgesinde bulunan D.P. li — vibiyle değil hayret dolu bakışlarıy!a milletvekili Muzaffer Kurbanoğlunun — karsı karsıvya kalıyordu. Toplantı ve Muradiye kazasıınla yaptığı konuş- — güsteri yürüyüşleri hakkındaki ka- Tevfik İleri - maya bizzat D.P. Jliler tarafından — nunun Muhalefet partileri “diledikle- Muhalefet imali gösterilen tepki, D.P. içinde hüküm Ti gibi at oynatmasınlar ” çıka- süren huzursuzluğun yeni bir misaliy- — rılmış bulunduğunu bir mılletvekılıen- AKİS, 18 MAYIR 1957 a E' < )