MUSİKİ Bestekârlar Sanat ve propaganda Bela Bartok, hayatında gerektıgı gibi takdir. görmeyen, değeriyle mütenasip bir şöhret kazanamıyan, maddi bakımdan oldukça mütevazı bir hayat yaşamış bestekârlardandı. Ömrünün son beş yılını geçirdiği A- merika'da da durumu değişmemişti. Kabahati biraz da Bartok'un kendin- de aramak lazımdı. Bugün, şöhret ve para kazanabilmesi için bir bes- tekârın aynı zamanda zeki ve giriş- ken bir "iş adamı" olması gerekir. Bu vasfa sahip olmaması, Bartok'u, "bir bestekârın şohrete erişmesi için ölmüş olması lâzımdır" sözünü teyid eden yeni bir örnek haline getirmiş- ti. Nitekim bu büyük Macar beste- kârının ölümünü takip eden birkaç ay zarfında musikisi, bütün ömrü bo- yunca ulaşamadığı 'kadar çok çalın- mağa başlamıştı, Şimdi komünistler, Bartok'u kendi propagandalarına alet etmekte, bes- tekârı bir komünist taraftarı göstermekte ve Bartok' daki hayatını, gerçeklerı tahrif et- mek suretiyle, Amerika aleyhine bir propaganda silâhı olarak kullanmak- tadırlar. Gecen yıl, komünist sulh mükâfatı Bartok'a verilmiştir. Zaten, Bartok'un ölüm yılı olan 1945'ten be- ri Macar komünistleri, bestekârı bir komünizm taraftarı — olarak göster- mek için dikkatle çalışmaktaydılar akosi rejiminin Macaristan'da ha- kimiyetini sağlamlaştırdıgı 1950 - yı- lına kada komünistler artık Bar- tok'u "Bolşevik kültürünün iteri ge- len bir temsilcisi" olarak gösterme- ğe, Faşizme olan nefretinin sadece Nazi Almanyasına değil, emperyalist Amerika'ya da şamil olduğunu, bes- tekârın zamansız ölümüne Amerika- da çektiği sıkıntıların sebebiyet ver- diğini yaymağa başlamışlardı. 1952 yılmda Budape şte'de neşredilen agyar Nemzet" gazetesi şunları yazıyordu: "Yedi yıl önce bugün, Bela Bartok öldü. New York'un şimalinde Fern- cliff mezarlığında, modern musiki tarihinin en büyük dâhilerinden biri, yatmaktadır. Bu mezarlığı CAP -Amerikan Bestekârları Federasyonu- seçmiştir. Bartok'un konserleri saye- sinde yüzlerce dolar kazanan AS- , bir mezar taşı için on veya yirmi dolar harcayamamıştır. Bar- tok'un yattığı yerde sadece 8X12 cm. boyunda küçük bir taş vardır ve üs- tünde yalnız 470 rakamı okunmakta- dır." Gazetenin yazdıkları apaçık bir ya- landı. Zira, o sıralarda Ferncliff me- zarlığını zıyaret edenler, 470 numa- rada, üstünde Bartok'un ismi, doğum ve olum tarihleri ve yerlerı yazılı bronz bir plâka görmekteydiler. Açıklanan gerçekler eçenlerde, "Hür Avrupa Komi- tesi" nin organı olan "Demir AKİS, 18 AĞUSTOS 1956 Perde Gerisinden Haberler"i neşre- denler, bir makale hazırladılar ve Bartok'un Amer ka da ki hayatına dair birçok gerçeği' açıkladılar. Böy- lece komünistlerin, olayları nasıl kendi işlerine gelecek şekilde yazmış oldukları anlaşılıyordu. Gerçi Bartok, Amerika'da — müş- kül zamanlar geçirmişti. Hastaydı ve ne de olsa gurbette — yaşıyordu. Fakat komünistlerin iddia ettikleri gibi aç bırakılmış değildi. Amerika'-' da yaşadığı yıllar- zarfında. Bartok, en önemli sayılan eserlerini yazmış- tı. Kussevitzky Vakfı tarafından 3. bin dolara sipariş edilen "Orkestra Konsertosu", ahu Menuhin'in I. 000 dolara sipariş ettiği Solo Ke- man Sonatı, William Primrose'un ay- Bela Bartok Paylaşılmayan — bestekâr nı meblağı ödemek üzere 1ısmarladı- ğı Viyola Konsertosu bunlar arasın- daydı Komünist rejimine — sempati beslediği, Macaristan'a dönmek is- tedıgı doğru değildi Ölümünden az nce Amerikan vatandaşlığına geç- için müracaatta bulunmuştu. "Barbar Wall Street emperyalistleri tarafından istismar edildiği" - husu- sunda herhangi bir imada bulunmuş bile degıldı 1940 yılında — Bartok, Macaristan'daki tahammül edilmez durum karsısında — Amerika'ya git- meğe karar vermişti. New ork'a vardığından kısa bir müddet Columbia Üniversitesi kendisinden, yılda 3.000 dolar ücretle, Üniversite Kütüphanesindeki Yugoslav Halk Musikisi malzemesini tanzim etme- sini istedi. Bu teklif Bartok'un çok hoşuna gitti. 20 Haziran 1941 tarih- li 'bir mektupta oğluna şunları ya- zıyordu: sonra "Bu teklifin gayesi, bana yardım- da bulunmaktan baş aynı zaman- da Üniversitenin kıyas kabul etmez folklor malzemesinin incelenmesi ve notalanmasını sağlamaktır. — Zaten ben de buraya bu, iş için geldim. Böyle bir malzeme, dünyanın başka hiçbir yerinde yoktur. Bulgar folk- loru malzemesiyle beraber, Avrupa'- da arayıp bulamadığım şey işte buy— du. ASCAP'ın yardımı 943 yılında, Harvard — Üniversite- sinde, müzikoloji konferansları ver- . Bu sıralarda hastalığı . Kazancı, doktor ve ilâç mas- karşılamağa yetmiyordu. Maamafih Harvard, — Bartok'un bu masraflarını odemegı teklif — etti. Wilhelmina Creel adlı bir öğrencisi- ne yazdığı 8 Haziran 1943 tarihli râıektupta' Bartok şunları anlatıyor- "Ocak ve bılhassa Şubat aylarında sıhhatim iyice boz ard'- dakiler üzülmeğe başlamışlardı Mas— rafları onlar tarafından Ödenmek ü- zere beni muayeneden geçirdiler. Ve- madığını halde, bütün tedavi mas- Üstüne almağa karar ver- Şimdi ASCAP beni, istirahat et- mem için, Üç ay muddetle Saranac Gölü'ne gönderiyor" ASCAP, Bartok'un sıhhati ve iyi bir hayat yaşaması için binlerce do- lar harcadı. Maamafih — bestekârın hastalığının kan kanseri olduğu ar- tık anlaşılmıştı. .Harcanan para ne olursa olsun, mütehassıslar ne dere- ce itina gösterirlerse — göstersinler, hayatı kurtulamayacaktı. Bartok, son gününe kadar çalışmalarına devam etti. Saranac'dan dönüşünde karısı için 57 nci Sokakta bir küçük apart- man dairesi tuttu. Kendi de müteva- zi bir otele yerleşti. Her iki yerin pa- rası tarafından Ödeniyor- du. Bu teşkilâtın idarecileri herne- kadar Bartok'un pahalı bir yerde oturması hususunda israr et- tilerse de, bunu kabul etmedi. Sadece, bir yıl sonra, karısının yaşadığı bi- naya geçti. 1945 te sıhhi durumu da- ha da kötüleşti. 21 Eylül günü, piya- no konsertosunu bestelediği sıralar- da.hastahaneye kaldırılması ÜZU- mu hasıl oldu. Hasta arabası gelme- den az Öönce eserin partisyonu üzeri- "Son" kelimesini yazdı. Onu ok- sıjen vermek suretiyle bir gün daha yaşatabildiler, Bartok, Sovyetlerin sanata ve mu- sikiye koydukları takyidata şiddetle muarızdı. eselâ, sanatını feda e- dip Devletin emırlerım kabul ği için, Şostakoviç'in aleyhinde ko- nuşuyordu. Sovyetlerin bestekâr çift- liklerinin saçma bir fikir olduğunu söylüyor, bir kültür kolhozunda ya- ratıcı çalışmalar yapmayı imkân- sız sayıyordu. Bu şartlar dairesinde Prokofiyefin neden Paris'ten ayrı- lıp Rusya'ya döndüğüne akıl erdire- miyordu. — Dostlarının naklettiğine göre Bartok, Nazi Rejiminden — ve Bolşevizmden aynı nefretle . bahse- diyor, "biz onların usüllerine uyama- " yız" diyordu