30 Haziran 1956 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 4

YURTTA OLUP BİTENLER Dr. Mükerrem Sarol İdeal Devlet Bakanı Bakan namzetleri eçen hafta içinde, Menderesci çevrelerı nde kerrem Sarol ile ilgili bir teklif orta- ya atıldı. Sabık Devlet Bakanı, te- mize çıkmıştı. Gerçi tasdik edilen ko- misyon lannd ahkikat mevzuu yapılan h emen büt hadıselerde ga- lıp vaziyetlerin mevcudıy i kabul e- diliyordu. Meselâ Etiler Kooperatıiî 90 ton demire ihtiyacı bulunduğu hal- de Dr. Sarolun delâletile 2 bin ton de- almıştı ve 1910 ton demirin nere- ye gıttığı tesbit olunamamıştı. Mese- lâ sabık De l BaknnnTurkS ind İstanbulun Dr. Mü- tiği anlaşılmıştı. Bu gazetenin, tirajı 5 bini linadiz e ini bul alde birinci sınıf- tan ilân aldığı Dr. Sarol bakanlıktan ayrılınca yeni bakanın ilân konten- janını normal haddine mdırdıgı, bu- nun üÜüzerine Türk Sesi'nin kapan- mak zorunda kaldıgı da kürsüden be- lıı'tılmıştı. Türk Sesi Ankara ilkokul- larına abone de yapılmıştı, Türk el İstanbul Belediyesinden 15 bin li- ra da almıştı, Türk Sesi matbaasının kaçak katı da vardı. Ama Meclis, bu hadıselerdeıı dolayı sabık Devlet Ba- kan Yüce Divana sevketmek tek- lıflerını reddetmıştı. İstanbulun Men- deresci çevreleri havadisi "Dr. Sarol lıakkında acılan tezvir ve iftira kam- pan: ın bu suretle fıyaskoyla ne- tıcelendiği şe klınde veriyorlar ve ya- ında son deri mühim bir husu- fu belırtıyoı'laı'dıt Dr. Sarol, Adnan 4 Menderesin ne kadar yakın, ona na- sıl bağlı bir arkadaşı, bir ideal yolda- şı olduğunu fiilen ispat etmişti. Şim- di Adnan Menderese yakışan da bu "idealist"in, parti içi tertiplerle alı- nan haklarını iade etmes rinin hakikat Olduğu anlaşıl ış bu- lunmakla beraber iftira ve tezvirden imal edildiği ortaya çıkmışt Eee, tutulduğu günlerde Menderese karşı cephe de almamıştı. Bu çevreler, "Menderes, dostlarını tanı!" diye ya- zılar yazıyorl rdı. Kabinede iki ba- Menderesin yakını olmayıp, bilhassa 1954'ten bu yana bizzat Cumhurbaş- kanı Celâl Bayarın da tam itimadı- nı kazanan bir devlet adamı diye bi- linmesi, onun da ideal arkadaşları a- rasında yer alması İstanbulda yapı- lan neşriyata ehemmiyet verilmesini gerektiriyordu. Hem Dr. Sarolun Devlet bakanlı- ğında D.P.ye büyük hizmetler sağla- dığı, o sıfatla aptıgı seyahatlerdekı tinin yü çevi nun ettiği, basının ba- n onun getirilmesinin de prestijini çok arttıracağı kolaylıkla hatıra gelebilirdi. İktida- rın prestı]ı nin Dr. Sarolun tekrar ka- bineye girmesi suretiyle artması ise bir çok demokratı sevindirecekti. Her halde, geçen hafta içirde hâ- dise Dr. Sarolun Adnan Menderese hatırlatılması ve ona haklarının ıade artiden edilmesinin -yani evvelâ vakkat ihra aç kararının kaldırılması- e üstelik -aynı çevrele- re göre- bu idealist arkadaş malik bu- lunduğu meziyetleri bütün Türkiyeye tasdik ettirmişti Şem'i Ergin Millh Sa bakanlığına asaleten tâyin edıldıgı takdırde ondan açılacak Dev- let Bakanlığına Emin Kafalat alınabi- lir, Emin Kalafatın basın işlerini ted- vir eden Devlet Bakanlığına da -hele meşhur Türk Sesi'nin fiilen kapanmış olması karşısında- Menderes III. ka- binesinin muvaffak siması dı e bili- nen Dr. Mü kerrem Sarol getirilebilir- di. Başka bir kombinezon Dr. Saro- lun Sağlık Bakanlığını kabul etme- liydi Dış İşleri Bakanlığı F akat hükümette ikinci bir mün- ve o makam alakayı daha zıyada çekiyordu. Prof. Fuad Köprülünün yerine Dış İşleri Bakan- lığına kim getirilecekti? Dudakların kadaşı Fatin Rüştü Zorluydu. Fatin Rüştü Zorlu da parlak bir şekilde Meclis tarafından temıze çıkarılmış, lehinde tezahürat yapılmış, Başbaka- nın da hararetle katıldığı alkışlarla selâmlanmıştı. Onun da, bir çok kim- seye göre görülmemiş bir dirayet ve vukufla idare ettiği Dış İşleri Ba- kanlıgının başına getırılmesıne hıç bir mâni kalmamıştı. "Z beynelmilel diploması senelerde pek tanınan bir isi tu. On i murları, bunu tehalükle bekliyorlardı Rüştü Zorlu bakanlıga tayin edıldıgı takdirde NATO'da bizi tem- sil vazifesi de yeniden uhdesıne veri- lebilirdi. Zorlu'yu çok iyi tanıyan NA- TO'daki müttefiklerimiz temsilcileri, hiç şüphesiz eskı arkadaşlarını tek- rar bakan sile araların ör- mekten sevınç ve iftihar duyacaklar, memleketimizi takdir edeceklerdi. Fakat bu haftanın ortasına kadar Başbakan Adnan Menderes, hüküme- tiyle alâkalı her hangi bir hukuki ka- rar olmadı. Dr. Sarol ve Fatin Rüş- tü Zorlu bir Menderes kabınesınde münhal iki bakanlığa en yakışan namzet olmak vasıflarını muhafaza e- diyorlardı. Zira yeni rejimin tatbikçileri olmak için bütün vasıfları haiz bulundukları oryadaydı. Fatin Rüştü Zorlu Hariciye onu bekliyor AKİS, 30 HAZİRAN 1956