DÜNYADA OLUP BİTENLER Mısır Cumhuriyet Mısıı' 'daki askeri ihtilâl komitesi mhayet teşkilâtlı bir hükümet sekline girme yolunu tutmuştur. Bi- lindiği gibi Kral Faruk'un tahtından indirdikten sonra idareyi ellerine ge- çiren askeri liderler hukume seklin- de teşkilatlanmamışlar ve memleketi bir askeri komite olarak idareye baş- lamışlardı. Fakat Nasır ve arkadaşları artık idarelerini, milletin iradesine istinat ettirmek lü üzumunu — duymuş! ; Nasır ve arkadaşları bu suretle hem içeriye, hem de dışarıya karşı vazife- :erıni kuvvetlendirmek - emelindedir- er. Hiç şüphesiz ki, asken idare Mi- sır için faydasız olm . Nasır i- çerde nüfuz ticaretine so vermiş, rüşvet ve irtikabı önlemeye çalışmış ve bunda da as çok muvaffak olmuş- tur. Fakat çok düşük olan hayat se- vıyesıne bır derman bulamamış, zen: ginlerle fakirler arasındaki derin u- çurumun mesafesini azaltamamıştır. Bu yüzden ihtilâlci albay milletin a- lâkasını dış meseleler üzerine çek miş, istiklâlini yeni kazan: halkının milli lerini tahrik ederek yabancı ve Arap devletlerinin liderliği mese- lesini istismar etme yoluna gitmiştir. Bu hâlin daha ne kad devam ede- ceğini ve ır halkının ne zaman mırıldanmaya baglıyacagını kestır- mek mümkün d! Nasır. mana kadar ıktısadî durumu duzelte- ceğini ummaktadır. Yem Mıiısır Anayasasma göre kuv- ayırımı prensibi Amerikada ol- dugu gıbı tatbik edılecektır Buna gö- re bir meclis, bu meclısten mustakıl olarak bir başkan vı nı yeni idarenin ana muesseselerı ola- caktır. Fakat bu demokratik pren- sıplere göre hazırlanmış anayasa re- imi alt da tek bir parti hüküm sü- recektır parti ise Nâsır'ın partisi- dir. Bu suretle Nasır her türlü muha- lefet hareketini gayrı meşru kılmak- tadır. Seçimlere gitmeden kolaylıkla Cumhurbaşkanlığını elme geçırebıle- cek olan Nasır, milli konjonktürün müsait havasından ıstıfade ederek re- jimini milli iradeye andırmakta- dır Nasır unu — sağlamlaştır- mak için bilhassa dış olaylardan isti- fade etmiştir. Mısırlıların hâtırasın- kötü izler bırakmış olan İngiliz- lerle yaptığı mücadele ve Mısıra ka- andırdığı Arap de vletlerının liderli- gı mevkii halk arasında Nasır lehin- de kuvvetli bir cereyan yaratmıştır. Nasır bütün bu hareketlere gırışır- ken kendine destek olarak Sovyet Rusyayı seçmişti. Şimdi Cumhurbaş- kam eçilirken ve son İngiliz kuvvet- ederken yapılacak re' yabanı memleketlerden yalnız Sovyet Dışışlerı Bakanı Şepilof davet edilmiş bulunmaktadır. Bu, İn- giltere ve bilhassa Amerika için ga- yet manidardır. Fakat Ruslarla bu şıkı flörtüne rağmen Mısırın komü- 16 nist blok saflarına geçeceği beklen- memelidir. Bunu Albay Nasır da ge- çenlerde verdiği bir nutukta belirt- miş ve Mısırda güdümlü bir kapita- list rejimin daima hâkim — olacağını söylemiştir. Bugün Mısır kendi men- faatlarını gerçekleştirebilmek — için ovyet Rusyanın kendine daha faz- la yardım edebileceğine inanmakta- dır. Sovyetler ise şimdilik Mısıra her hangi bir menfaat — gözetmeksizin yardım etmeyi siyasetlerine ve gaye- lerine uygun bulmaktadırlar. Zira bil- mektedirler sırın, bağımsızlı- ği ile alâkalı herhangı bir müdahale aleyhlerine olacaktır. Arjantin Gömleksizler Aıjantin Cumhurbaşkanı Arambu- ru gecen hafta radyoda yakında Peron Gömleksizlerin gözünden düştü yem seçimlere gidileceğini ilân edi- yordu. Geç n sonbaharda Peronu yıkan askeri liderlerden biri olan Arambu- ru az zaman sonra Arjantinde idare- yi ele geçirmiş ve memleketi selâme- te doğru götürmek için çalışmaya başlamıştı, Fakat Peron ve ona taraftar o- lanlar da doğrusu çok inatçıydılar. İhtilâl yapıp hükümeti ele geçirmek için fırsat kolluyor ve bunda Desca- midados - gömleksizler - lara güve- niyorlardı. Peron uzun zaman Desca- midadosları himaye etmış ve güya hep onlar için çalış antin onu bır tığı mi- rastan kurtulmak istiyordu. İktisa diyat bozulmuştu. Hayat her gun bı- raz daha pahalılaşıyor, buna rağmen ücretlerde bir artma görülmüyordu. Bu hakikati hükümet çevreleri de bi- liyorlardı. Nitekim birkaç hafta ev- vel memleketin para durumunu ida- rede başarı gösteremiyen Malıye Ba- kanına ve Merkez Bankası Genel Mü- dürüne işten el çektirilmişti. Bu gibi tedbırlerle ve göz boyamalarla hal- kın bir müddet daha sesim çı yacağı umuluyordu. Peroncular da mevcudiyetlerim — hissettirmek iste- erinden devamlı sabotaj hareket- lerinde bulunuyorlardı. Son zaman- larda alınacak mali tedbirler hak- kında da hükümet içinde tam bir an- laşma olmaması, huzursuzluğun art- masına tesir eden âmillerdendi. İşte Aramburu'nun — konuşmasın- dan bir kaç saat sonra gizli bir rad- yo, ihtilalin çıktığım bildiriyor ve iş- çilerin kendilerim desteklemesini is- tiyordu. İhtilâli idare edenler General Taul Tanco ve General Juan Jose Valle idi. Bu iki yüksek rütbeli su- bay, orduda Peron'a olan baglılıkları ile tanınmışlardı. Yanı isyanın ma- hiyeti üzerinde ir şüpheye yer yoktu: İhtilali Peron hazırlamıştı. Fakat Peron ve taraftarlarının hesaba katmadıkları bir husus vardı; iyi teşkilâtlanmamış olmaları onla- ra iktidarın kapılarım tamamen ka- patmıştı General Tanco Deniz Kuvvetleri Komutam Amiral İsaac Rojas'a lâ- yık olduğu ehemmiyeti verememiş- ti. İsaac Rojas Arjantinde yükselen adamdır ve bu son isyan hareketi durumunu büsbütün sağlamlaştırmış- tır. General Aramburu bugün ikti- d iral medyundur Zira iyi teşkilâtlanmış deniz kuvvet- leri olmasaydı Tanco taraftarları bel- ki a uzun müddet için hükümete tehlikeli olabilirlerdi. Fakat isyancıları en fazla hayal kırıklığına uğratan mesele ışçılerın tutumu olmuştu. Zira eski rejimin temel taşı olan ısçılerın, yenı idare- den memnun olmadıklarına göre es- kisini ıstıyeceklerını sanan ihtilâl liderleri yaptıkları hesabın hakika- ta uymadığını geç anlamışlardı. Fil- hakika isçiler yem idareden mem- nun değildi. Bunda hükümetin de pek fazla taksiri yoktu. Zira Peron'un bı- raktığı bozuk iktisadi düzenin tah- ribatı izale edilmek isteniyordu. Bu- nun için işçi ücretleri dondurulmuş- tu. Fakat hayatın pahalılaşması ön- lenememişti. a isçiler artık Pe- ronu da ıstemıyorlardı Arjantinden kovulduktan sonra ortaya çıkan av- ları Peron'un kredisini çok düşürmüş ve Peronun Descamidados'ları iktida- rı için bir vasıta olarak kullandığı anlaşılmıştı. Bugün Arjantinde işçi meselelerinin halli, demokrasinin bu memlekette yerleşmesi için elzemdir. Aksi halde bir gayri memnunlar sı- nıfi teşkil eden işçiler, usta bir ko- münist propagandasından kendileri- m zor kurtarabileceklerdir. Arambu- ru hükümetinin bu hususa göz önün- de tutarak hareket etmesi hem ken- di milletinin, hem de Batı Demokra- silerinin menftatı icabıdır. AKİS, 23 HAZİRAN 1956