DÜNYADA OLUP BİTENLER John F. Dulles Ördek Adasındaydı Şimdi ikili konferansın yeri hak- kında tahminler ortaya çıkmaktadır. tere de harekete görüşmesini bildirmiştir. başbakanı Amerika ile ikili "kurtarmak" hakkın- etmiyecegini de ilâve armak” nasıl olacak- lli Formozayı yetinde midir, ferans masasının etrafında mı yapa- caktır? Eisenhower — ümitli Amerikanın kararının ertesi günü Başkan Eısenhower bir basın top- lantısında Doğ atı arasındaki gerginliğin hafıflediginı ifade edi- Rus mareşalı Zukof ile mektup- Çin ile ikili görüşme hususunda Dul- ın kararını destekliyordu. Ame- rika Cumhurbaşkanına göre umumi bir gevşeme işaretleri belirmişti. Ma- reşal Zukofla mektuplaşmasının Rus- Amerikan münasebetlerinde - hayırlı neticeler vermesini muhtemel görü- n 7 si, Avrupada na- zizme karşı savaşın kazanılmasının 10 uncu yıldönümüydü. Bu münase- betle hayırlı bır adımın daha atılma- sını muhtemel sayıyor ve nikbin lunuyordu. Nikbinliğine elle tutulur bir sebebin mevcut olmadığını kabul ediyordu ama, “bedbınlık için de böy- le bir sebep yo " (Hakikaten, bu sözlerden bir kaç gün sonra Avusturyanın güzel baş- cileri Avusturya barışım hazırlamak için bir araya geldi Avusturya Beş masada beş adam Bu —haftanın başında, Pazartesi gü- nü, sabahleyin tam yirmi dakika müddetle Viyanadaki Müttefiklerara- sı Konsey binasının büyük bir salonu gazete fotoğrafçılarının lâmbalarının ışığına boguldu Belki de şimdiye ka— ar, bu kadar kısa zamanda bu dar bol resım çekılmemıştı alon son derece genişti. Orta yere beş masa beş köşe teşkil edecek şekilde yerleştirilmişti. Her masanın üzerinde bir levha duruyordu. Birinin üzerinde Birleşik Amerika Devletleri, ötekinde Birleşik Kırallık, üçüncüsün- de Sovyet Sosyalist Cumhurıyetlen Birliği, dördüncüsünde Fransa, so- nuncusu a Avusturya yazıyordu. eşler, Avusturya Barışını nihayet hazırlamak maksadiyle ilk toplantı- larını yapıyorlardı. Çalışmaların u- zun süreceğinden hiç kimsenin şüp- hesi yoktu l-lakıkaten aab, im sının açılışına yetişirse çok sevinece- ğini bildirmişti. Yeniden yapılan ope- ra binası Kasımın 5 inde Beethoven'- in Fidelio operasıyle açılacaktı. Avus- turyalılar müddet hususunda hayale kapılmıyorlardı. Başbakan Raab o- peranın meşhur 10 mahpuslar koro- ür Avusturyada dinlenmesi- ni temenni ediyordu. Konsey binasının etrafında görül- memiş emniyet tertibatı alınmıştı. Gaye, müzakerelerin dışarı sızmama- sıydı. Dışarda emniyeti Avusturya polisi, ıçerde Amerikan kuvvetleri i Zira müttefiklerara- Ma 1s ayı için başkanı . Delegeler ile gazeteci- ler birbirlerinden sıkı sıkıya ayrıl- mışlardır. Meselâ binanın bir katın- da, delegeler her gün saat 16.30 da çay içeceklerdi. Basın mensuplarının oraya girmeleri dahi yasak edilmişti. Konferans salonuna ise yaklaşamıya- caklardı bile.. Sadece açılış celsesinde 20 dakika fotografçılara müsaade e- dilmişti. İşte lâmbaların o kadar hız- la ve bol miktarda yanıp sönmesinin sebebi buydu. masanın başında- ki delegasyonlann fotografları alın- ı. Hem aç pozda!.. Sonra gaze- teciler dışarı çıkarıldılar ve konferans fiilen açıldı. Avusturya ile 10 seneden beri bir barış anlaşmasının yapılmaması Rus- yanın takındığı tavır yüzündendi. Sovyetler daima aksilik çıkarmışlar— dı. Avusturyada işgal kuvveti bulun durmaları, hukuken Çekoslovakya Rumanya ve Macaristanda da asker tutmalarına cevaz veriyordu. Zira o askerler, güya Avusturyadaki kıtala- rın anavatanla irtibat yollarını emni- yet altına alıyordu. Viyana ile barış imzalanıp da işgal kuvvetleri çekilin- ce tabii peyk memleketlerde de as- bulundurmaya lüzum kalmıya- caktı. Amerikalıların son tahminlerine göre Rusların Macaristan'da 200 bin, Rumanyada 300 bin, Polonyada 400 bin askeri vardı. Doğu Almanya ile Avusturyada ise 350 bin Bulgaristan, lukta kuvvetleri değildi. ve komiserler orduları elleı'ine almış vaziyetteydiler. Şimdi a ile ba- rış imzalamaya yanaştıgına göre bu kuvvetleri tutmak için başka hukuki arayacaktı. Hattâ bunu bul- . Rivayetlere göre Viyana ile andlaşma imzalanınca Sovyetler kendi kumandanları altında Doğu rupada bir nevi NATOteşkılatının şmı kuracaklar ve böylece "mütte- memleketlerde kuvvet bulundur- ma imkânını ellerinden kaçırmıya- caklardı Sızan haberler kapıları kapalıydı a- n dört bir tarafından Viyanaya akın eden gazeteciler elbet- te ki elleri - ve kalemleri - boş dur- mazlardı Nitekim toplantılardan son- görüşülen meseleler hemen butun lafsılatı ile basma aksediyor- du. - Tıpkı bizim siyasi parıılerın gurup toplantılarındakı gibi - . Konferansın memleketin gazetecisi kendi delegas- yonundan bir şahısla temas halin- deydi. Bu suretle öğrenildi ki, tıpkı tahmin olunduğu gibi, tek mesele üzerinde. lardı: Avusturyanın tarafsızlığı. ra Ruslar Viyana ile barış andlaşma- sı imzalamaya o şartla razı olmuşlar- dı: Avusturya her hangi bir ittifaka dahil olmıyacaktı. Bunun mânası a- Avusturya Atlantik paktına alınamıyacaktı. Rusya ununla iki gaye takip ediyordu: Evvelâ göster- mek istiyordu ki Almanya da Nato'ya dahil olmak gibi sevdalardan vaz geçerse, birliğini temin edebilir. İkin- ci gaye, Orta Avrupada hiç olmazsa bir memleketi batıdan uzaklaştır- Ancak batılılar Avusturyanın dış politikası üzerine konaca böyle bir tahdidin istiklâl ile telifinin güç o- lacağını belirtiyorlardı. — Avusturya tığı temaslarda Avusturyanın evvel- ce istiklâline kavuşması, ondan son- ra tarafsızlığı hakkında teminat ver- AKİS, 7 MAYIS 1955