İKTİSADIİ VE MALİ SAHADA bet çıkmamıştı. Hükümetin önleyici tedbir alacağı hemen hemen muhak- daha acemiler veya faz- la muhterisler astronomik kazançla- rın hayali İçinde, yeniden piyasaya çıkan dövizleri kapatmakla meşgul- düler. Bir hafta içinde Vakıf hanının alt katında bulunan döviz piyasası dalgalanmalar geçirdi. Bazı açıkgöz- lerin milyonlar kazandıkları kulak- tan kulağa dolaşıyordu. Yedi liraya aldıkları dolarları, üstelik ellerini de öptürerek on bir liradan harıl harıl satıyorlardı Hükümette goruş ayrılığı Karara Döviz komitesinde muha- lefet edenler haklı çıkmışlardı. Bedelsiz ithalat bir keşmekeşten baş- a şey doğurmamıştı. Mahzurlarının önlenmesi Jlazımdı Kararnamenin Resmi Gazetede ilanından 11 gün sonra. Cuma günü sabahleyın Bakan- lar Kurulu Başbakan Adnan Mende- resin başkanlıgında loplandı Öğleden sonra Fatin Rüştü Zorlu Bandungtan dönecekti. Fikir ondan geldiği için kendini beklemek daha dogru olabi- lirdi. Fakat Menderes, muavini gel- meden kararın iptali yoluna gidilme- sini arzu etmiş, bazı önlemek gayesini gütmüştü. Hükü- mette iki cereyan vardı. Bir kısmı bakanlar kararnamenin iptal edil- meyip, işlemesine mani olacak tali- matın çıkarılmasını istiyorlardı. Hü- kümet bir karar vermişti, Resmi ga- zetede ilânından sonra bunu geri almak elbette ki doğru olmazdı. Üstelik bir de fırsat mevcuttu. Karar- namenin nasıl tatbik edileceği husu- çhuldü. Ekonomi ve Ticaret Bakanlığında bir kaç günden beri ça- lışmalar devam ediyordu. Kararna- meyi iptal etmeden donduracak yol bulunmuştu. Sıtkı Yırcalı o fikri mü- dafaa etti. Bedelsiz ithalât, olarak kalırdı. anmak istiyen nlerin gözü dı içeriye getirmekte değil, büyük paralar kazanmakta olduğun- dan bir kısım tedbirlerle o kazanç önlenince prensip de kâğıt üzerinden oteye geçmezdı t Başbakan daha ziyade, ka- rarın dogrudan dogruya kaldırılması— karar 29 Nisanda âdeta "arzuyu u- mumi uzerıne kaldırıldı. Ticaret Ba- müşkül mevkide kal- Yaz-Boz'un mesuliyeti onun sırtına yükleniyordu. Radyoda okunan beyanat Kabine toplantısı öğleye kadar sür- müştü. nomi ve Ticaret Bakanı Yırcalı - ki Bedelsiz ithalâta muhalefet etmişti - derhal bakanlığına geldi ve bir beyanat ha- zırlayıp Ankara Ajansına verdi. zamanda bu beyanatın radyoda neş- rinin temini için Anadolu Ajansının bultenıne konmasını bildirdi. — Saat Yırcalı iptal karanfil bıldırıyordu A- 12 ma, beyanatından çıkan mâna şuydu Bu kararı Bakanlar Kurulu almış, Bakanlar kurulu kaldırmıştır Bakan, kendi bakanlığının bir ta i olma— dığını belirtiyordu. Halbuki Hükü- met tebliğinde daha ziyade, sanki E- konomi ve Ticaret Bakanlığı bu ka- rarı alm ulu zurlarını farkedip kaldırmış gibi bir ava var Sıtkı Yırcalının bayanatının rad- yoda okutulması, bazı çevrelerde de- rin bir memnuniyetsızlik uyandırdı. Bu, radyoya nasıl gelmiş, nasıl oku— tulmuş tu? Devlet Bakanı kerrem Sarol radyoya telefon edıp müdürü aradı. Fakat öğle vakti ol- duğundan müdür makamında yoktu Derhal buldurulması. için emir veril— di. Böylece, beyanatın akisleri öğre- n'a mecburi izin verilmesi karar- laştırıldı.. Ancak, Ajans bülteniyle Radyı ü ürunun alâkasını anlama kabil değildi. Ticaret Bakanının be- yanatını bültene o koymamıştı ki.. Bunun üzerine başka bir hal çaresı bulundu: Münir Müeyyet Bekman, kendi arzusiyle bir ay mezuniyet al— dı. Bu, senelik resmi mezuniyeti ye- rine geçecekti. Böylece bir " hatli" bulunmuş oluyordu. Ama ha- diselerin orada kalmıyacağı hemen hemen muhakkaktı Ankara radyosu, o gün, iç mutad olmadığı halde Bedelsız ithalât kararnamesi- nin kaldırıldığına dair olan Hükümet tebliğini tekrar o Tabii Sıtkı Yırcalının beyanaıına temas dahi e- dilmedi. Ortada, hükümetin bir yanlış ka- rarının mesuliyetinin bir Bakanlığa maledilmesi yolunda temayül mev- cuttu. Bağdattan dönen yanlış hesap Kraldan — ziyade kralcı gazeteler her vesileyle olduğu gibi bunu da bahane edip hükümeti övmek yarışı- na çıkmışlardı ama hakikati (gizle- meye imkân yoktu: bir hata edilmiş- ti Gerçi döviz sıkıntısı, hükümeti bu âdeta itmişti; maksat iyi ve ha- yırlıydı Dışarda parası olanların mal getirmelerini temin; piyasayı içinde bulunduğu dar ıktan kurtaracaktı. ir takım istihlâk malları, yükse fıyatla da olsa, yurda gırecektı Dö- vizimiz çok az olduğundan, bunları getirtmenin başka yolu yoktu. Ama hükümet, kararını alırken bazı Ba- kanların hatırlattıkları realıteyı de göz önünde tutsa daha iyi eder Bedelsiz ithalât, dövizin kara— borsa vasıtasiyle dışarıya çıkarılan mal halinde yurda sokulması ve böy- lece- karaborsacılıga meşruiyet veril- mesi mânasını taşımıyordu. Halbuki piyasanın bugünkü durumu karşısın- da bu neticeden başka bir netice alı- namıyacağı aşikârdı. Dışarıya para kaçıranların, dışarda para biriktiren- lerin mevcudiyeti biliniyordu. Bunlar daha ziyade gayrimüslimlerdir. kim yakalanan döviz kaçakçılarının, karaborsacılarının arkasında da hep Bunların istemi- onlar ortaya çıkmaktadır. mevcut para alarını getirmek yecekleri şüphesizdi. — Hattâ kârlar karşılığında bile.. rı, kararnameyi ters mânada ile memleketten dışarıya altın ve dö- viz "sevkedip" bunlar karşılığında mal ithal etmek olacaktı. Nitekim, döviz fiyatlarının yükselişi de bunu gösteriyordu reaksiyon pek âlâ evvelden hesaplanabilirdi. Hükümet teblıgınde "beklenen faydalara mu- ka mahzurları galip mütalâa edil- diğinden" deniliyordu. Bu mütalâa karar alındıktan sonra degil alınma- dan yapılsaydı çok daha iyi olurdu Demokrat Partinin muhalefet yılla- rında "altı ay sonrasını göremeyen hükümet" ler Celâl Bayar tarafından şiddetle tenkid olunuyordu. gün sonrası? Muhalefet sözlü soru hazırlıyor Yaz-Boz hikâyesi iki bakımdan milli ekonomiye zarar vermişti. Evvelâ bu gibi hareketler, unsurunu zedeler. Hem ekonomik sa- hada yaz-boz ikinci defa vuku bul* maktadır, seçimlerden evvel de Kâr hadleri kararnamesı aynı şekilde ip- tal olun kararname çıkın- ca latbıkı lâzımdır. Tatbik edilmiye- cek, tatbik kabiliyeti olmayan karar- nameler ise hiç çıkarılmamalıdır. İkinci zarar, yükselen döviz fiyat- larındadır. Dolar 7 liradan başlamış, 11 liraya çıkmış, sonra 8 liraya düş- müştür. Bu suretle Bedelsiz ithalât, dolar başına 1 liraya mal olmuş, pa- ramızın kıymeti üzerinde tesir yap- 1r. ükümeti, yanlış kararı geri al- dığı için Ööve elim. m ama, ona, bu kararı aldığı için söylenelım de.. E- da i ili , ya zarara vesile veren kara- rı kim aldı? Bedelsiz ithalât öylesine gürültü uyandırmıştır ki, nihayet Ana Muha- lefet partisi bıle hadiseden haberdar olmuştur. Şimdi gurup, meseleyi bir sözlü soru halinde Meclise getirmek- tedir. Müzakereler, hadisenin bazı ta- raflarını her halde aydınlatacaktır. Ekonomik Politika İşsizlere iş mi? Uçaktan — inen uzun boylu, ince a- mın yanına gazeteciler gittiler ve kendisinden beyanat istediler. A- am, gülümsiyerek: ronumla görüşmeden bir şey soylıyemem dedi. Gazeteciler biraz şaşırarak Am rikalıya patronunun kim oldu gunu sordular. Max Thornburg - zira Ame- rıkalı oydu - şbakanınızl" cevabını ver- Anlaşılıyordu ki dünyanın bu ta- nınmış petrol işleri mütehassısı hü- kümetimiz tarafından nihayet anga— je edilmişti. Yalnız, ne işle meşgul o- lacağı henüz meçhuldu Bazı dıkenlı AKİS, 7 MAYIS 1955