29 Ekim 1938 Tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 45

tan yalnız ön kek çocuk” ıklarda im nın, erkek © Remzi KE daşından daha fazla okuduğunu steriyor. Sayf Böyle etüdler aalarimı genişlettiği ok kabarta- nan, göğsümüzü daha ç ik sonuçları velileri ii ve gençlikteki okuma, öğ- me susuzluğunun tezahüratını her lıkla kavganın harbinden başka ne- Boyaci gazete okuyor. Hamal mec- a, Köylü kadın, kocasına mektup Yazıyor. İnkılâptan evvel bu manzara- hangi göz görmüştür. Mânevi ben- ne kavuşmak istiyen bir milletin masını her sahada görüyoruz. ATATÜRK inkılâbında harf ee iemizin verimini gösteren dört yaz Ke mektep stele: meden seçilmiş yazı- rdir. Bir oonabi İisesinin (Bİ ihzari sı- iorçluyiz. e dokunulmamıştır. 17 astas İriandafilopulos'un 1. nanlardan kurtardıktan sonra bize yolunu gösterdi bizde bu adımlarla gidiyoruz ve her se- zi sonuçlarını görüyoruz.” II. ışında Kürkçüyan Vahe'nin: vazi- kçe çe. <Cumuriyet bayramı nuriyet. bayramının or beşinci yıl e yakında kutluyacağız. Kal- i indedir. iri e bütün büyük kar- m inim kavuruyordu. Dev- Şinda bulama hain padişahlar zevk sela j peşinde düşmüşlerdi. Adeta devlet anlar tştinde « Ölmez Cumuriyetir ilân — Yaşasın Cumuriyet ve onu kuran Re- i Cumurumuz YAŞASIN ATATÜRK.» UN e dört yaşında Samime Sur'un va- Zilesi, ©) Fransız Sen BEROVA lisesi, “İnci yıldönümü Cumhuriyetin 15 inci yıl dönümünü ni- hayet 1438 20 birinciteşrin günü kutlulaya- cağız. O gün Atatürke olan sevgimiz 15 defa daha kabaracak ve Atatürkün bizi yıl önce benliğimizi elimize verdiği ve yaratlığ büyük varlıkları şükranlan ana- cağız o etraftaki çamurları silkerek yarı yarıya temize çıkardığı bu ulusu biz yani yarının Türk gençleri onun etrafındaki kirlerden temizleyip yükseğe çıkararak Türk ve Türkiye adını bütün dünyadaki miltlere saygıyla ve hürmetle andıraca- *. Şimdi de köylü bacımızın mektubunu okuyalım... Olduğu gibi basılan bu yazı- da gözleriniz dolaştıkça ne kadar içli bir kalble karşılaştığınızı göreceksiniz. Böyle bir mektubun eşine harf inkılâbından ev- vel tesadüf etmeğe imkân yoklur. Çünkü hiçbir kö eski harfleri öğrene- bilir veya imam eniiie gidip içini bu kadar -dökemezdi. Bu mektubun kısaca hikâyesi şudur: Bana her zaman Ahmet Hikmetin * Üzümcü ,sünü hatırlatan yağız bir delikanlı vardı.. Bostancı, Suadiye- den tutunuz da NN kadar uzanır. Mevsime göre üzüm, kavun, Kiraz.. satan bir gezginci satıcı, Yaz günleri ağır yü- kü altında gür sesle dolaşır, kara kaşları boncuklaşan terlerini tutamazdı. ince dik” bıyıkları düşmüş, al yanakları üzü karma karışık çıka gel- i. Çocuğu köyde yanmış ve eşi bu kara haberi kendisine bildirmemiş, içine atmış. rin kizi, para gelen kocasına bunu bildirmeği zaaf te- lâkki ediyor ve bir cümle içinde geçive- riyor. Bu mektubu bir hikâye mevzuu yapacaktım. Meğer vazifesi bir davamızın başarıldığını gösterecek birçok vesikalar- dan biri olacakmış: “Kayinnan Fatik hanım selâm eder, Anan Elov hanım selâm eder, oğlu Hü- seyin Ellez selâm eder, Kızın Gülük sana çok selâm ve ellerinden gözlerinden öper. Oğlun Memet selâm eder. Yataklara yüz salmışsın fakat biraz dar geldi sen buradan gittiğin vakit hiçmi yatakları gör- medin, Güzin üç lira salmıştım daha on- dan başka saldınmı onuda çolağın oğ- lu Aliye verdik. Güzün aliden sekiz kır rat arpa aldık dahada parasını ödeyeme- her gün parasını istiyor erkeğiz var yoktur, ben nece bir elin kapısında top- lıyayım sahibi arlanmazsa deli hiç arlan- maz. zaten toplayup yiyecek daha ellerin kapısında çok mu sürüneceğiz derdin ney- Birgün * se bu tarafa bildir, neydeni ben daha çok düşündümlakat me yapan elimden bir şey gelmedi. Sen nekadar düşünsen ben kadar düşünemezsin, biz Allahın elin- den alamadık fakat sen Allahın elinden alırsan al biz zaten wlerin kapısından toplayıp: yiyoruz, Sen hiç mi bize bir sağlık haberini gönderemiyorsun, Fakat sen bizden geçtin fakat biz senden geç miyoruz. Bununnan beş mektup oldu ü- çünü postaya bıraktık. Elden para aldık seninde hiçmi elkadar kâğıdın yok bize bir sağlık haberini gönderesin. Bildirki beyilki davar mal parası duruyor nedeyin eşeğini satak verek, her gün gelip gidi yorlar oraya gilin nekadar büyüdün hiç bu tarafa boyun indirmiyorsun, bizde! geçtin zaten biz elk kızındandanmı vaz geçtin, Hüsük borcunu istiyor vermessen eşeğimizi çekip götürüyorlar, salarsan do- kuz lira sal benim güzün bir lirasını kes- ti 500 kuruşa durmuştlum 23 kırat z€- her zıkım verdibir erkek cebiş var ne di- yorsun satacağım ne deyisen de bu mek- tup böyün çıktı böyün yarın çıktı yarın cevabını gönderesin kayınnan Fatik ha- nım başına kına istiyor sen başını aldin gittin burada her derdi düşünece- giz sen hiçmi derdini hati günü bilmi- OrsUn Ağamın ağası ben sana göle Söyleyin agama durmaya gele Ölüm ucuz derler belki ben ölem Düyne gözüynen bir daha görem Anam bağlamış karalı yazma Silayı koyup kurbeti gezme Mektubun ucunu fıraklı yazma Fiaaklı mektubu okuyan olmaz Sular akar ben bülemüyün fendini Ağam el ne bülsün içerimin derdini Ağaçlaa kalem olsa sular mürekkep Yazım yazın destan eylen derdimi Ağam ben daha elin eksikleainin için- de çokmu duracağım, onlara ciğerin siz- lamıyor banadamı ciğerin sızlamıyor mek- tubün aym aynı geldi geldi gelmedi ben de polas edeceğim neydek tomuz günü içerde yatılmaz ki içerde yasak Mulla gi- lin Müslümana bir çüt çorap saldık al dınmı almadınmı aynını bu tarafa bildir mek yokmu neydek bir şeyimiz yokki salak kime getsek bir kuruş ver desek. vermiyorlar, size para salmıyorlaki bizde size para verek. Fatik hanım selâm ede hüşülüye Gülüsten hanım selâm ede Kimseden kimseye hayır yoktur sen buradayken kurulanlar şimdi burada yü- zümüze bakmıyorlar. in avradı Satı selâm eder. Mayısın 4-5-1937 Karın Fatik Tarafından Taktimdir.»