29 Ekim 1938 Tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 13

aziyeline dü, SEKER en iki 26 ağustos tanıyorum. Biril071 senesi ağustosu, diğeri 1922 ılı 96 ağustosu. Biri diğerinden sekiz üz küsur sene aralı olan bu iki günü üşündükçe bir heyecan kasırgasına utuluyorum. Bu iki günü düşündükçe irurun ne panasiyle hissediyorum. demek olduğunu bütün Bu iki 26 ağustos, neticeleri itibarile iribirine eş olan iki büyük hadisenin kili Tevfik Rüşi şükubulduğu e izbe büyük © şir zafer, yüce bir imparatorluğun bu opraklardan çekilişi var; diğerinde he yük bir zafer, yine muazzam ilen devletlerin bu topraklardan gi- lâf görülür afı, o nisbeki Tarih, 1071. Türklerin en büyükkah- sir zaferin ttiği bir kudrs m uvvetle e 1istan ile ehe “olduğunu haber alıyor. 5 etli; sâde Şarkını büyük hâkanını harekete lar dahi tağ ık ısırttı. ii ı Romanya, si kanı itlih adini kar din ei i 8 a göster an e ba e M keli * bunca nimeir etinin» bülünk fakiyetlerini gi ün bunların £ üvellidi bulu anlarından sayılan Alparslan, Kayseri, Romen Diy yojenin enistan: doğru ilerilemekte Bu haber iriyor, ” Kayser, doğudan batıya sel gibi Türk akınını önlemek için uğraşıyordu. Allahın re açtığı bu mukadder yolun için en Şerefli sayfalarını açmış, Ng Bir tek kuvvet, tek bir irada, biribirinden ayrılması TOE yılı ağustosu. Türk hâkanı, Kayseri Malâzgirdde karşılıyor. Tür barış teklifini korktuğu : Em pe Dr 5 ie p Eti) nu anıyordu. Halbuki Hâkan, Türk kanını israf etmemek düşüncesinde idi. Mİ yılı 26 ağustos cuma, Alpars” “dan diz çöktüğü seccadesi üzerinde ileri Allaha doğru açılmış, zafer için yözyaşları içinde dua Biraz ionra arslan gibi hasmına saldıracak, iyor. İişmamlarını perişan edecek olan Hâ- kan, akacak Türk kanını düşünerek e u vaş ei e doğruldu iye il, — Çekilip tak istiyenler gitsin! dani bir W r sıhhat, # aliye muvaffak yg ve di a ela ve herşey hazırdı. üstünde göğsünü düşman Mn vermiş Hâkanın şimdi yüzün- de, korkunçluğu ve en beğendiği kokulardan sürünmüş- tü, Eli dimdik olmuş bir arslan vardı. Beyazlar giyinmiş yelesi nde yalnız kılıç ve kalkanı vardı. Atının kuyruğunu beline bağlattı. Bütün ordu, Hâkanın yaptığının aynını yaptı. Şimdi dünyanın en korkunç, en çetin savaşlarından biri başlıyordu. Atlar kişnedi.. Kılıçlar parıldadı.. Na- ralar atıldı ve misli görülmemiş bir boğuşma oldu. Ertesi gün muzafler Hâkan, mağrur gördü. Bu âkıbet Türk Hâkanının şına gelseydi, Kayser onu kamçılata- caktı, Fakat Türk Hâkanı Kayseri ne Türkün muzaffer e Se en bütün ordusunun i seyretti, kamçılattı, ne zincire vurdurdu, ve ne de ona hakaret etmeği aklından ge büyük zaferle Türkler Anado- a Ayrupa bir davaya da b. Haçlılar adı altında milyonlarca hristiyan akın etti. Fakat Anadolu yine Türk olarak, Türkün vatanı olarak kaldı. Sene 1918. Cihan harbinden mağlüp çıkan Osmanlı hükümeti şartları ağır bir mütareke imzalıyor. Düşmanlar yer yer iz u A ediyorlar. Daha da karar altına doğ asın aldiklari tarbika akişiyorlür; 26 AĞUSTOS Yazan : KÂMİL SI Sene 1919. 19 mayısta Türkün en büyük evlâdı Samsuna çıkıyor Biraz nce İzmiri işgal eden Rumlar itilâf devletlerinden aldıkları kuvvetle iler: liyorlar. Sene I921. Düşman halâ ilerliyor. Üstelik Rumlar yeni bir hulyaya da kapılmışlardır. Harbi idare etmek üzere Atinadan kalkıp Anadoluya gelen Kos tantin, © Bizans imparatorluğunu ihya etmek Elm Cihan har- binin Kontantini şimdi asi XII üncü Kostantini rü taşıy Sene 1922. Bir aral Atatürk (Gezi) en büyük zaferine hazırlık ya- pıyor. Diğer tarafta Bizans imparatoru Xİ üncü Kostantin Türkleri bağrın- dan vurmak için fırsat kolluyor. Kayser, 1071 yılı yirmi altı ağustosunda olduğu gibi tarihin Türklere mukadder kıldığığbüyük şanlı akıbetten bihaber. 1922 yılı 26 ağustos. 1071 yılı yirmi altı ağustosu gibi, yine bir tarafta Kayser ve askerleri, karşı tarafta Türkler ve onların en Bü” yük Başbuğu. Vakıt sabah. Anadolu yaylâsı siyah tüllerinden yavaş yavaş sıy- rılıyor. Ufukta, rüyada görülen tat- lı sabahların tatlı kızıllığı var. Dağların yamaçlarında açan vi lerin buğulu yüzlerinden her mankindan daha başka bir tazelik fışkırıyor. Sabah rüzgârı, En Büyü- günün emrini almak için kulak kesilmiş askerlerin kulağına, hafif hafif geçmişin efsanelerini fısıldı- yor. Etrafta çıt yok. Biraz sonra unç, savaşının heyecanına tabiat ta ka pili e da kalbi durmuş, ses vermiyi Yine İO7I yılı yirmi eli ağusto- sunda olduğu gibi birden atlar kişnedi, parıldadı, maralar atıldı ve görülmemiş bir boğuşma başladı. Tam dört gün boğuşuldu. Beşinci gün Dumlupınar GİRİK Türkün en büyük zaferini kutlul Türkün muzaffer Baal düşmanın bütün ordusunun esaretini seyretti. Bu, Türklerin ana yurtları için gi- Ea e en zorlularından- Bizans imparatoru ve onun dava- sinin yardımaları, si çatışmada mağ: lüp oldular. Bu etle Türkün en a Bi tarik; şu hükmü ver- ir “Anadolu Türktür, Türkün vatanı- dır, ve Türkün vatanı olarak kalacaktır.,, 13