i SAM ELE Gü e ağ EEE I UROVA güzel bir deniz gün doğarken Boğazın Anadolu olçuluğun İan sonra N5 anın ilk haftasında, çıktım. bulunan bu tarik sevinç ye ürperme vardı; hit we vi bir iş içine girecektim. Haf. riyat heyetinin otomabili eni bekli- yordu, bindim, b çar» müşteriler ve arabalar Kârgir ve Şısında tektük ünüyor. küçük evler be nüz uykı ik harbin hatıralarını i hâlâ akya mahallelerden; arsalar ara- sından geçtikten, sahildeki eski tabya ları uzaktan süzdükten sonra şoseye girdik. Fer taraf yemyeşil. Hellespontun iki sahilide taze bir sabah ışığı altında o eski kara günleri unutmuş gibi. şöför Mustafayla derhal ahbaplık başladı. O bana etraf hakkında izabat veriyor, burası Okâsabanın mezbabası, / burası Kepez köyü. uyıdaki tömseklik kü. 5 çük bir babi işte halâ kırık top- ları yerinde duran Cevat paşa tabyası.. daha sonra karantine mevkii. Onuncu kilometrede Eren nıyoruz. çamlığını firma Manzaranın güzelliği, ihtişamı kar» ş boğaz ; , İİ heyecanda! Güneş doğmuş,. Çanakkaleden Kumkaleye, Ki- Hitbahirden Seddülbahire kadar iki sahil şısında sarhoş gibiyim tek fürkiyede Arkeoloji Çalışmaları: Osmanlılıkla tiren birleş» dü Cum huriyetç tarih devri gibibir ibirinin karşı- sında. Muharebe esnasında baştanbaşa ha rap olan, şimdiki nahiye merkezi Eren- gi belini doğrultmakla meşgul.. büyük devrin Bg en bi, yeni sembolü halinde köyün utkuna bük kim. 21 inci kilo. Ezineye giden şosenin metresinden sağa saptık. Her taraf pas lamutluk ve tarlalar ekili, çoğunun damları sazla örtülü Halileli köyünü geçer geçmez, Ümirasun İlyadasında adı sık sık geçen Simois çayının kena- rındaki yeşil süğütlerin gölgesinde ça maşır yıkıyan köy kızlarını selâmladık ve bozuk, virajla bir yokuşu tırmandık. Bil şeklide Turova ovasına girmiş olan tepelerin üzerinden ilerledik, İşte Hi- sarlık köyü, her damında bir leylek yuvası bulunan 93 muhacırlarının köyü, öy çocukları bizi elleriyle selâm. larken ON a in çeviriyorlar, biraz sonra harabe borünli Uzaktan bakılınca ni bir höyük. Hayalimde şeklini, in Turovayla bu gördüğüm arasında münasebet bu- lamadım, Gebe) ezim çukurlar, yanık kerpiçler, İli men ve sonra Romalılardan Okalm ektük mermer parçaları: Sütunlar, e kitabeler... Eski bafriyattan kalma tepecikler üzes rinde gi noktası gibi birer palas mut ağacı Turovada hafriyat yapan heyet # Jin in HAFRIYATINA DE LR in Yazan : Selâhatiş Bu basit harabecikten öz dığım zaman geniş Turordiği Çanakk kale boğazını, İmre; adaları gördüm. Manzarı wep serin, mevki ehemmiyetli. kahi yerleşmeğe bakalım, diye düğün Burada tamon beş kişişslika üniversitesi namına hafriyat şar rını veren Mis Semple akayğyl men henüz çek genç ve gi Kocası profesör Mister $ Demin ciddi ve çok sevimli bir #ş ilac etrafında bilhassa asıl işleri (9 | Arkeoluğ Doktor C.W, Bleçtağı nistanda Mkedee birçagıatı lar yapmış olan bu zatın yaly erkek ikisi kız dört yardımgalâlı var. Diğer iki misafir Mig hendis, bir işbaşı, bir aşçı, ari Harıl harıl çalışılıyor. got yerli taş evler; bir yani Tan iban hafriyat bazırlıkları yapılıyı lil bir çalışma humması. Eerşi derin bir alâka, her vesileyle EY her bahaneyle tatlı müna kaşılizl ediyor. Yemek ve yatmak rab kimsenin Umurunda değ j zevkini tatmak ve bu haya VE olduğu kadar zenginleştir.tün aba kadar yeni yapılan dört odli ir haf oturuldu. Bu evin büyük bir salons! fağı ve salonun iki tarafını altı odası ve iki banyosu hesini Boğaza veren yer leştikten sonra dır ki heyetin şına ge SR da başladı. Sabahleyin saat altıda kl Yalnız birer çay aldıktan s e