15 Nisan 1938 Tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 25

bay- 3es- üni- aret por, aş ibür rki- rak, gile rını gine yüzüğü hatırladı. verdiği yeşil ottan Cürdanında duran, ve artık kurumuş olan yüzük, yüreğini kızıl bir yanarlıkla dağlıyordu.O ânda,genç kızın bütün aza bını kavradı.Şikâyet etmeden katlandığı uzun günlerin acısını silmek için, haya. tını vermeğe razıydı. Onun yaşlarla 1s- isi gözlerini, ateşli yanaklarını öpü- yordu — Affet Filizi. Beni affet sevgilim... VWadediyorum. Hepsini na İnan bana Filiz, unutacaksı enç kızın yüzünde bir gülümseme belirdi. ki elini alarak dudakları- na götür — mi Sleyorakn Allahaşkına? Hasan, dönerek baktı. Hümeyra, ka- pının eşiğinde duruyordu. Filiz, iie ona çevirerek yaşlı gözlerile güldü — Dargındım... Barıştık! Hümeyra, yatağın ayak ucuna ili- şerek oturdu : — Daha iyisin değilmi? A, gözle- rinde yaşlar var!.. Hasan, gülümsiyerek önüne bakı- yordu. Filiz : — Çok iyiyim! Dedi. i $ gibi kızarmıştı. aile ıslak yanakları bu sıcak- lıkla kurud Hasan, önüne bakarak gülümsiyor, Geniş adımlarla Filz'n karyolasına yakalıyarak uzanan ellerini avuçlarında 8 yaklaştı, Genç kızın sıktı Filizin yarı örtülü gözleri parlıyor, Hü- me ünü Birden başını kaldırdı: — Filiz, sana birşey söyliyecektim. Bir türlü vakit bulamadım. Şimdi sırası geldi li m, ona baktı. Filizin yarı kapalı kirpikleri li Dinliyorlardı. O, söy- ledi : — Biz evleniyoruz!,. ii hele hiç beklemiyorlardı. Filiz, sol ciğerinin ve kalbinin sızlamasına rağmen, kendini tutamıyarak küçük bir çığlık kopardı : — Sahi mi “Cadı, ? ümeyranın parlak kırmızı dudak- ları aralandı. Düzgün beyaz dişleri göründü — Sahi Filiz ablacığım... Filiz, eliyle göğsünün ağrıyan tara- fını bastırıyordu, Bu müjde onu heye- çanlandırmış, yormuştu. Yavaş sesle sordu : — Demek ki, aileler bu işe izin ve- riyorlar artık ?. Hümeyra, başını sallıyarak, kahka- halarla gülüyordu canım! eli soran mı var! Hasan, dinliyordu. Filiz, ilkönce ona, sonra Hümeyraya baktı: — Nasıl olur Hümeyra? — Artık gizlenmekten, büyüklerimiz- den azar işitmekten usandık. İstediği. mizi yapabilecek yaştayız. Bizi kendi arzularına göre hareket ettiremezler. Gizlice nikâh olacağız. Beraber, fakat rahatça, korkusuzça gezeceğiz. Bir gün bizi yakalıyacak olurlarsa, nikâh cüz” danımızı göstereceğiz. Bu işe kızarlarsa, Tayyar mektebini bitirinceye kadar, benim kazancımla yaşayacağız... Filizin yüzünde mahzun bir da seme doğmuştu. Hasana baktı — Ne iyi değil mi Hasan? Biribirlet rini ne çok seviyorlar!.. Hasanın gözlerinde keskin bir ışık yanıp söndü. Geniş göğsünü kuvvetli bir solukla doldurarak, ağır ağır bırak- tı. Filizin ellerini avuçlarına alarak, Hümeyraya döndü: e size güzel bir haber ve: reyim. Belki biz, sizden daha önce eyw- leneceğiz.. Hasanın sözleri, Hümeyrayı çılgına çevirmişti. Sıçrayarak yanına y Filizin vi Onu yanaklarından, saçlarından öptü — Darıldım sana mocum! darıldım!.. Nasıl oluyor da, bu müjdeyle beni se- vindirmekte geciktin... Filiz, cevap vermiyecek kadar he- yecanlıydı. Yakında evleneceğini bik miyor, Hasandan ilk defa duyuyordu. Genç adamın sesi, kulaklarında çınlı- yordu. Duyduğu büyük sevinç bütün ruhunu kaplamış, vücudunda titreme, 24