29 Ekim 1937 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 4

u ÜluzmananananaanacanannAnARANAN Birkaç güne kadar bu sütunlarda Falih Rıfkı Atay'ın Yugoslavya seyahat notlarını okuyacaksınız “. I— Siy aunaanannanaz Emniyet umum müdürlüğünde Terfi eden komiser Müteferrik : EDE SOYU EFRADINA — Sarih adresinizi aşağıdaki adresime lütfen bildirmenizi rica ederim Hulki Ede - Posta K.: 469 Ankara, GÜNÜ GÜNÜNE NAKLİYAT — yapacak olan ekspres servisimiz — içir ücretli üç stajiyer almnacaktır. Ankara Anbarı U. N. Evine müra- caat, Satılık : UCUZ SATILIK EV — Yenişehir Demirtepe Fevzi Çakmak sokağı 11 No. lu hane satılıktır. 2. katında dör- der oda bodrumda ve en üst katında KuCuUK iLANLAR Kliring vaziyetimiz İktisad Vekâletindi VA a l6 mış, liseyi bitirmiş bir muhasebeci isteniliyor. Dil bilen kayırılacak (P. caat: Ankarada Anafartalar caddesi göre, 23-10-937 deki kiliring hesabları bakiyelerini ve kredili mübayaata aid teahhüdler ve mektubları nı gösterir cedveller aşağıdadır : KĞT Türkiye Cumhuriyet Merkez banka-| No! 579.100 K. 469 Ankara) Şer>'*in hilAirilmesi, ği sındaki ş)loka_ılar Ro::çnya 2.058.200 Memleket Miktarı 'T.L. | Yugoslavya 249.000 İş Arıyanlar : İurgabdrğa 2615000 | Yunanlstan 56.600 İK Z ŞöReE ça ; Bölçilâ 163.900 Yekün 29.166.700 M(_JR_EB_BIYE — Bir alman Pay_a— Bulîuistan 6.000 —| Muhtelif memleketlerin Merkez ban- nı iyi bir aile yanında mürebbiyelik Çekoslovakya 2.846.600 kalarındaki blokajlar istiyor, Ulusta: N, S. 3—5975 Estonya 200 Reichsbank - Berlin'deki blakai LİSE MEZUNUYUM — AÂskerli-| Fenlandiya 1.040.500 yekünu ğimi yaptım. 5 - 6 sene Almanyada | Fransa 4.266.900 a Hesabı T.L. bulundum. Al d ktedirim, | Hollanda 1.173.200 15.339.200 Münasib iş arıyorum. Posta adresi :| İngiltere 8.439.600 b Hesabı T.L. Kara demir, Uçanlar sokak, Toros o- İspanya 398.100 3.231.600 teli. 3—6022 İsveç 1.421.200 c Hesabı T.L. İsviçre 1.014.600 3.564.200 Kiralık : İtalya 2.015.000 Almanyadaki umumi? blokaj yeküinu srnamanamı Lehistan 59.000 T.L. ÜÇ DAİRE — Üçer odalı, Müra- | Macaristan 764.000 22.135.000 birer odası havağazı, elektrik tesisatı No: 105. Yusuf Esendemir. Telefon: Muhtelif memleketlerden kredili olarak yapılmış olan mübayata ve muavinler Emniyet Umum Müdürlüğü, kanuni müddetini doldurmuş olan komiser ve komiser muavinlerinden 5 temmuz tarihinde açılan müsabaka imtihanında muvaffak olanları derece sırasına ve kadro açıklarına göre terfi ettirmektedir. Aşağıdaki liste, cumhuriyet bayramına rastlayan bu mutlu günde terfi eden zabıta memur- larrmızın adlarını göstermekte- dir. * Yeni komiser ve başkomiser- lere işlerinde başarılar dilriz. Eğinç, Nuri Bora, Muzaffer Atilla, Remzi Oğuz, Fevzi Tuncay, Naim O- ğuz, Hakkı Tüzlün, Münir Küçükka- ya, Rıza Yorulmaz, Hâmid Duman; Kaslamonudan: Sabri Arıdöl, Muhit- tin Yalçın, Lütfi Kayra; Kocaeliden: Lütfi Alkan, Muzaffer Taras; İzmir- den Nuri Özkayat Reşit Ünaldı; Tun- büyük bahçesi vardır. Görmek isti- yenler hane dahilindekilerine pazarlık için 3900 telefon numarasiyle görüşe- bilirler. 3—5976 İş Verenler : MUHASEBECİ —Askerliğini yap- celiden K. Cevren Cafer, Punaz, Hu- lüsi Peker, Rahmi Torunay, Mustafa Yücel; Kayseriden Avni Vural, Hilmi Sezgin; Aydından: İsmail Özkan: aid teahhüd yekünları Baş Komiserler : Ankaradan: BB. Mustafa Erkan Hulusi Akın, Latif Karaduman, Kas- tamonudan: Macit Şenel; Hakâriden: Nuri Çırpıcı; Aydından: Zıya Özde mir; Bitlisten: Kadri Oktay, Nuri Ceylânt Fikri Kurun; İstanbuldan: Fahri Köksel, Vehbi Kural, Naim A- talay, Eşref Yalçmer, Mazlüm Ertun, Aziz Kalyoncu, Fevzi Bingöl, Nuh Na- ci Süzen; İzmirden: İhsan Savgat, Nuri Özkan, İhsan Çetinkaya, Hida- yet Dinç, Tevfik Söylev; Urfadan: Celâl Sümer; Malatyadan: Ömer Uz; Bilecikten; Ali Yaştan; Gaziantep- ten: Reşat Kırkalı; Sinoptan: Reşit Algun; Afyonkarahisardan: Osman Akyüz; İçelden Hayrettin Çandarlı, Kemal Yıldırım; Siirtten: Hamdi Er- 2454 3—5998 Resmi daireler Husus? şahıslar Yekün İKİ DAİRE — Yenişehir, Yüksel Memleket ö T'l. e YoT caddesinde, 4 ve 5 odalı, ferah ve kon- Almanya 21.213.849 12,450.844 33.664.193 forlu. Fiatı ehven, Telefon: 3715 g;'ı“s_;:;’ya 57.934 3ğîîîğ 4;(1":?; v aa . . KALORİFERLİ DAİRE — Altı Çekîslovık) 627.855 573.822 1.201.677 oda, banyo v.s.. Çanakya caddesi, Sa- Estonya — 21.211 21.211 rıköşk karşısı, No: 49. Şekerci Hacı Fenlandiya 181 33,330 33.511 Bekire müracaat Telefon: 3050 Fransa 7.979 230.239 238.272 3—6018 şlo!landa 89.382 69.133 158.515 BİR ODA — Aile yanında, möble ngiltere 194.647 343.936 538.583 ve banyolu Yenişehir “'Tuna caddesi %ıpanya ANR SHUA S1 T13 Yiğitkoşun S. 15 3—5074 sveç 1.603.167 287.714 1.890.881 İsviçre 58.058 285.988 344.046 KONFORLU DAİRE — — Havuz İtalya 37.524 336.587 374111 başı Karanfil sokakta 2 oda, 1 hol, 3 Macaristan 783.376 192.014 975.390 balkonlu Telefon: 3079 3—5989 Norveç 56.299 65.836 12.135 Lehistan 17.766 21,822 39.588 Yugoslavya 198.694 40.045 238.739 Yunanistan —— 52.803 52.803 Yekün 3.752.946 3.009.530 6.762.494 1. — Siparişi mukaveleye bağlan- | mübayaat: Türkiyenin en iyi DEKORASYON Mağazasını SALÂHADDİN REFİK Müessesesi Beyoğlunda açmıştır mış olduğu halde henüz memlekete it- hal edilmemiş olan mallar bedelleri yukarıdaki yekünarda dahil değildir. 2. — Almanyaya aid yukarıdaki yeküna dahil bulunan altı aya kadar vadeli mübayaat: Resmi daireler: 2.051.405 T.L., Hususi şahıslar; 6.062.771 T. L. Yekün: 8.114.176 T. L. Bakiye daha uzun veya başka va- deli mübayaata aid teahhüdler yekü- nunu ifade eder, 3. — Almanyadan gayri diğer memleketlere aid yukarıdaki umumi yekünda dahil altı aya kadar vadeli Resmi daireler: 535.750 T.L. Husust şahıslar: 1.670.498 T.L Yekün: 2.206.248 T.L. Bakiye daha uzun veya başka vâ« deli mübayaata aid teahhüdler yeküi- nunu ifade eder,. 4. — Her memleketin kredili teah- hüdlerimiz de dahil olmak üzere hesa- ben alacaklı bulunacağı meblağ tesbit edilebilmek için 1 numaralı cetvelde memleket için gösterilmiş olan blokaj yekünuna aynı memlekete aid olarak işbu 3 numaralı cetvelde münderiç te- ahhüdler yektinunun ilâve edilmesi i- cab eder. (A.A.) man, Cafer Tarum; Tekirdağdan: Bahri Kızıldereli; Tokattan: Hamdi Onur; Kocaeliden: Faik Öğünç, Avni Tüzün —Ramazan Gülcan; Ağrıdan: Şefik Erdoğan; Tunceliden: Şevki Demiralp: Edirneden: Edib Gray, Ne: dim Öner, Mustafa Gencel; Çanakk leden: Kâzım Pekdemir; Rizeden: Osman Kunt; Diyarbekirden: İhsan Oğuz; Niğdeden: Avni Korkur; Kars- tan: Ekrem Özoktay; Kırşehirden: Rifat Demirtürk; Antalyadan: Salim Altunay, Ali Erman; Ankaradan: Ha- di Vural, Hulusi Altan, Niyazi Geçim, Hilmi Acat, Rıza Koç, Mustafa Gü- nalp, Sadık Arca; İstanbuldan: Meh- met Erman, O. Avni Demirel, Emrül- lâh Göymen, İsmail Sezer, Abidin Üs- tel, M. Fahri Akın, O. Hilmi Subaşı, Mecit Alarslan, Hasan Toloğ, Necip Bu yalnız yüzde yüz bir türk evi olarak değil, eşine ancak pek ileri medeni şehirlerde tesadüf olunabilir. bir zevk ve kalite yurdu olduğu onunla övünüyoruz. için HAYAF mın ilk g ğa başl Koı-don lıoyunıın sıcak kaldırımları üstünde akşa- Yıldırım, Nıc entür, Ni t e- p mir, Rıza Nayir, Süleyman Cin, İbra- Hayat gazozu | him Altan, Naci Sertel, Halit Değer, - - A. Kemal Dizdaroğlu, İbrahim Benli- i En yeni kumaşlar, Ş l Divar kâğıtları l d ; geĞ Ğ aeti e ÖL Y Rİ Ankaranın ötedenberi tanıdığı ve seve seve içtiği Ayvalı mevkii- sim Alp, Hakkı Gürdal, Hasan Çetinel, Seli: - . nin en iyi ve temiz suyu olan Ayvalı Hayat suyundan yapılmaktadır. rehbi “Güzensip, / Reşit Alguılın. Her türlü döşeme ve dekorasyon malzemesi Ayvalı Hayat Suyunun şöhret ve rağbetinden kazanmak maksadiyle AM Dti Yağtik Üi0 Piç l ı """" ıııııı"""""ı"m"”" l(ı:a;ı '“g"ıı“ hayat ismi kullanrlmakta olduğundan evinize su alxrken met Göreli, Asım Özlercan, Elmas Ba- ihan Otelinin Ayvalı Hayat Suyu mühürüne dikkat edi al- et Göreli, Avım Özlercan, Etmas Bar HUNANİLLNNANIITIMIIITIMIIIIINNN ANLURUDANTAKLULTKNURTKILANIALAUATUKTAKDAIDA YAK AA DA |— aç onurca D laYat Güyü mübürüne dikkat - ederseniz l “ Doktor Hik- “ı' 'm .._.. e gü K ve yanan a- | vuçlarını masanım Mmenıu dayadı. Hararetini hiç | T bir şeyle gideremiyordu; bütün vücudu sanki ziftten I': '_. bir kılıf içine tıkılmış gibi idi. Nefesi daralmış beyni A ; durmuştu. En küçük bir hıreketı hılı mecali yoktu. Â BİR SÜRGÜN met için şu dar ve kuru sürgün hayatında yegâne nişat ve teselli kaynağıdır. Her perşembe akşamı izinli ola- - gak Guraba hastahanesinden çıkınca sevgilisiyle sözleş- tiği yere koşan bir aşık gibi kalbi çarparak “abajoli,,nin Bi ' mağazasına seğirtir ve hafta içinde gelmiş yeni neşri- ÜND &$ yattan ne görürse hepsinin üstüne ayrı bir tehalükle — atılırdı. Bunlardan bazıları kitabçı tarafından kendi ——— namına saklanmıştır. Fakat doktor Hikmet yalnız bun- — ları alıp çıkmakla iktifa etmezdi. “Abajoli” kitapevinin Ü kosilisine maledemediği scevetlerini gözleri've ellmi- le uzun dıya okşayıp sey d kendisini ' âala- mazdı. Bazı günler, burada, yarım saat, bir saat, bir i buçııln saat, tatlı bir istiğrak içinde dalıp kaldığı olur- — du. Ve nihayet koltuğ ltında kendisine aid — to- /— marla Frenk mahallesini vakit _h"uını hafif bir sarhoşlukla döndüğünü hissederdi. yi — Kışın üçüncü kordonda Kostinin kahvesi, yazın bi- rinci kordonda Kramer birak ibu t dini — bir vecd ile açıldığı, mecmua sahifelerinin büyük - bir özenle kesildiği ve nihayet bunların fihristlerine, e- simlerine, başlıklarına h li bir © üsl. gezdirildiği yerlerdir. Bulırm adam akıllı müıılu larma gelince, o muıteııil zevki, ılnk&or—l'lıhıı; ancak H kek ni $ Ht Wmnıbıl.d..t__ Y 5 | Teşı ll_ı.lm AŞ ri gibi yüksek sesle ve bir h i ahenkle ol lrd İki de bir, gözlerini y üstüne bı- ktığı fa gazete ve l wıriyor. No:1 YAKUB KADRİ & kat bir hastanın, sevdiği yemekl kl. 3 z Ğ saP 3 © kalışı gibi, lızndmde onlara lııdıı- uzanmak kudretini keadi yıt_ı!ı odasına tahsis etmiştir: Çünlcü —ona - göre metrelik bir mesafe bile yok... Bu mahluk, hiç değilse, bulamıyordu. Bu gazete ve lar ki, doktor Hik- f dilile basılmış bir yazı, hattâ — basbayağı hep aynı noktada dönüp dolaştığının farkında değil. Sonra kurtulmak için bir ıslâk dıvarı delip çıkmağa Doktor Hikmet'in gözleri son bir hasret ve işti- yakla gazete ve ların üzerinde bir kerre daha dolaştıktan sonra birdenbire masanın mermeri orta- sında muayyen bir noktaya saplanıp kaldı. Genç adam, ©o noktada alâka uyandırıcı bir şey keşfetmiş gibiydi. Çünkü, bir az evveline kadar her türlü düşünce — ve anlayıştan mahrum görünen gözl ani bir bir uyanıklık gelmişti. Hattâ dudaklarında bile bir ze- Hıl o & -3 kele, KA T (AŞ : B i| h e Dt Hıkmıt'uı lıu kadar ılık!utle baktığı noktada garsonun h Içl.ll, Üai . izl ıoturduğü Inlm bırı kadehinden kalma bir incecik su çemberin- den ve bunun içinde dönen bir küçücük — karıncadan başka bir şey görünmüyordu. Doktor Hikmet dikkat- le buna bakıyordu, ve buna bakarak kendi kendine di. yordu ki: “Ben de” tıpkı bu karınca gibiyim. Daracık bir hayat çenberi içinde donııp dııruyorum, döııüp du- ruyorum. Guraba h i, Dağ İlesi i ev, Abajoli, Kosti, Kramer... Kı'ımer, Kosti, Abajoli, Dağ Welel, balıyor. Demek ki bir gayesi var ben bundan bile mahrumum.,” 'Tam bu sırada, limandaki büyük vapurlardan biri- , nin bacası, ona, uzun mesafelerin ve uzak — diyarların bağrından kopan bir nida gibi seslendi. İri vapur ba- calarından çıkan bu yanık haykırışım doktor Hikmet üzerinde her hangi bir yüksek muzikanın ahenginden nı ezberleyip de gözlerinle görmediğin, ellerinle do- Imıımdıgm, burnunla güzel kokularını — alamadığın sihirli ikli in anahtarı hep b hpıumıçanlolukbomm.ÖıfvııdetmEnmp»- lanmış zincirlerinden ben kurtarımm. Hep bir on'ısk gunlerın muııbı olan hastalara tür- lü larla şifa ver i ben bilirim. Geniş ve aydın hürriyet yoluna ben iletirim. Gel gidelim. — Gel gidelim” Fakat, Dr. Hikmet, koşmak isteyip de koşa- mıyan, bağırmak isteyip de bağıramıyan kâbus içinde bunalmış bir kimse gibi bir türlü bu davete icabet ede- mez. Bu kalk borusuna bir türlü “Hazırım,, diyemez. İşte, ftınuz bandnlı bir büyük yolcu vapuru gel- di. Li a, tam doktor Hikmet'in karşı hi- zasında yer ahyor, demir atıyor. Bir kaç saat sonra kalkıp, belki Marsilyaya, belki bir başka Avrupa li- manına doğru yol alacak, Kendisiyle bu vapur arasın- daki mesafe olsun olsun bir kilometre veya yarım mildir. Belki o kağar bile değildir. Zira doktor Hik- met oturduğu yerden dikkatle bakınca — güvertedeki dedir. Zindanların daha müheyyiç bir ilham kudreti vardır. — Nostağjisi — insanların gidip gelişlerini kolaylıkla seçebiliyor. Dok- vatan hasretind dılıı lmaz hayal ülkelerinin bü. - tor Hikmet bu istipdat memleketinde bir sürgün ol- tün y lek kları içinde pırıl pırıl pırıldı- mma dıhl doinıııı dunyıyı sadece bir türk olınk yan engin şehirlerin şenlik ve şadamanlık orkestrası; i İ GER LĞ bir düğün evinin eşiği gibi neşveli gürültülerle dolup kenırma varır, bir sandala ıllır ve beş on dakika i- dolup boşalan limanlar, bunların ardındaki yeşil gölğe- — çinde kendini o la o dn- bulüre li, geniş ve düz yollarda hür, medeni ve asil insan ka- labalıkların bir çağlıyan suyu —kadar temiz, bir — çağlıyan ıuyıı Iıulu tı;kııı ve coıkıın ılnp_’.' ',ıhp * | âli lerin dersleri, Hlomflım hıilıı ve ııııınıyet vecize- leri ve nihayet güzel, ince ve duygulu kadınların aşk mıhılleıındekı ev, Guraba hutıhıııeıı İşte benim ve sevda şarkıları hep bu sesdedir. Bu ses ona der ki: düny bları ve her bi da üçer kilo- *“Bütün okuduğun kitahlardı lerdü #enfi a. ada A KT Ki isizlidde 5£ ..'&ıu. P du. Fakat, heyhat; Doktor Hikmet bir rüyadan uyanır gihi kararsın. da duran garsona sordu : — Bu vapur Massagerie değil mi ? — Evet beğim; bu gece Marsilya'ya hareket ede- cek. Bilmem neden bu hafta çok geç kalmış. Her za- man öğleyin gelir akşama doğru kalkardı. Sonu var