1925 Kürt isyanı ve Şeyh Sait topladı. 23 kişi güvensizlik oyu vermiş, İki üye de çe- kimser kalmıştı. Takriri Sükün Kanunu geliyor Yeni Hükümet iktidara gelir gelmez derhal bir ka- nun tasarısını Meclise sevketti ve Meclisin bunu, acele görüşmesini istedi Tasarı iki maddelikti Mad- delerin birincisi şuydu: "İrtica ve isyana ve memleketin içtimai nizamıy- la huzur ve süküneti ve emniyet ve asayişini ihlâle bais bilümum teşkilât ve tahrikat ve teşvikât ve te- şebbüsat ve neşriyatı Hükümet, Reisicumhurun tas- diki ile resen ve idareten mene mezundur. İşbu efal erbabını, Hükümet İstiklâl Mahkemesine tevdi ede- İkinci maddede ise, bu kanunun iki yıl yürürlükte kalacağı bildiriliyordu. Bu, iki yıl süreyle Türkiye'de bütün hürriyetlerin rafa kaldırılacağı demekti Gaze- teler, hattâ partiler, Gazi tasdik etti mi, Hükümet ta» rafından sorgusuz sualsiz kapatılabilecekti Milli Mü- cadeleyi takip eden bir kaç "serbesti yılı" böylece resmen sona eriyordu. Gazi, aklındaki devrimler! başka bir ortamda başlatamayacağını görmü Şeyh Sait isyanı bu düzenin kurulmasına geçilmesi- nin fırsatını teşkil etmişti. , o Takriri Sükün kanununun Meclisteki müzakeresi İktidar ile Muhalefet arasında yeni bir meydan sa- vaşına yol açtı. Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası sözcü olarak ağır toplarını seçmişti. Kâzım Karabe- a Paşa, Rauf Bey konuştular. Dersim milletvekili Feridun Fikri. Bey tasarıyı İn 70. maddesine muhalif bulduğunu söyledi En şiddetli ohücumlar lag Paşadan eeldi. Muhalefet lideri şöy- le Mi klâl Mahkemeleri, adından da e veçhile İstiklâl Harbi zamanına aitti. İsmet Paş Hazretleri İstiklâl Mahkemelerin ıslahat âleti Hİ nne- diyorlarsa pek ziyade yanılıyorlar." İsmet Paşa Muhalefete karşı önce Bakanlarım konuşturdu. Bunların her biri, konunun kendi ihti- sasını ilgilendiren taraflarında "mukabil hücuma geç- ti. Bakanlar arasındaki sertlik rekoru Recep Beye aitti ve Recep Beyin hışım "İstanbul Basını"na kar- şıydı. Milf Savunma Bakanı memleketteki bütün huzursuzluklara!, A DER sebebi olarak gaze- teleri görüyordu. Recep ürsüden en ağır ifade- lerle "İstanbul Basını"na çattı. "Bugünkü zaaf man- zarasının asıl sebebi ve vatan muvacehesinde, vatan tarihinde en muatap müessese olarak İstanbul mat- buatı vardır" diyordu. Bu basın o hale gelmişti ki "her sabah milletin yüzüne fişkıran saralı ifrazat" asum halka mütemadiyen, devlet kuvvetinin itibara lâyık bir şey olmadığı fikrini aşılamıştı. Recep Bey, getirilmesi mecburiyeti o hissedilen kanun tasarısını prensipleri itibariyle beğenmiyor- du. Ama bu mecburiyeti, "Istanbul Basını" yaratmış- tı. Bu sözler, İsmet Paşa Hükümetinin önce basını susturmak niyeti taşıdığının açık deliliydi. 28 Başbakan, Bakanlarım dinledikten sonra kürsü» ye geldi ve Muhalefeti, onun liderini cevaplandırdı. Onun söylediği, kanunun Anayasa hudutları içinde olduğu ve iyi netiçeler vereceğiydi. Kâzım Karabekir Paşanın "Islahatı İstiklâl Mahkemelerine dayanarak mı yapacaksınız?" sorusuna İsmet Paşa şöyle muka- bele etti; ". İslahatı, emniyet ve âsâyiş temeline istinaden yapabiliriz. Emniyet ve asayişi temelinden muhafa- za etmek, kuvvetlendirmek için bütün kanunlar gibi İstiklâl Mahkemesi de bir vasıtadır. Vaziyetin icap- larına göre daima tedbir alınacaktır. Cumhuriyetin memlekete vadettiği ıslahat mutlaka temin edile- cektir." Bu, Gazi Paşa'nın "İnkılâbı, başlayan tamamla- yacaktır" sözünün bir değişik ifadesiydi. Karabekir Paşa Mg esine devam etti. İsmet Paşa'ya cevaben dedi k " — Bu kanunun kabulü ile matbuat memleketi- mizde tamamile tahdit edilmiş olacaktır. Her hangi bir yerde siyasi taazzuvlara karşı zan ve vehimlerle icraata kalkışılacaktır. Yirminci asırda zan ve vehim- le millet idare edilemez." İsmet Paşa, kanunu tabii geçirtti. Kanun 122 müsbet oy aldı. Menfi oyların sayısı ancak 22 idi. Şiddet tedbirleri başlıyor Takriri Sükün Kanunu kabul edilir edilmez, İsmet Paşa Hükümeti Meclisin karşısına iki teklifle çık- tı. İki İstiklâl Mahkemesi istiyordu. Bunların biri is- yan bölgesinde çalışacaktı. Öteki ise Ankara'da ku- rulacaktı. İkinci mahkemenin yetkileri nl bölge dışındaki bütün illere şamil olacaktı. Hüküm ların vereceği ölüm cezalarının "özelliği ve aceleliği" sebebiyle Meclisce tasdik edilmeden infazı yetkisini de talep ediyordu. Meclis, isyan bölgesindeki mahke- meye bu yetkiyi verdi. Fakat Ankara'daki için buna önce lüzum görmedi. Hükümet ikinci mahkemeye de bu yetkiyi, Meclisten, Meclis yaz tatiline girmek üze- reyken kopardı. Artık İktidarın elinde bütün silâhlar vardı. Önce isyan askeri hareketle bastırılacak, tasfiye edilecek- ti Ondan sonra Gazi ve İsmet Paşalar, bugün "Ata- türk Devrimleri" adıyla bilinen ıslahat hareketine gi- rişeceklerdi. Sakin, sessiz bir Türkiye'de 8 Mart 1925'te, yani İsmet Paşa Hükümetini kur- durup ona gerekli bütün yetkileri verdirdikten sonra Gazi Paşa millete hitaben bir beyanname yayınladı. Cumhurbaşkanı herkesi göreve çağırdığı bu beyanna- mesinde şöyle diyordu: "Genç'te başlayıp Elâzığ ve Diyarbakır merkez- leri hudutlarına kadar genişleyen hâdise, kanunen suçlu olan bazı nüfuzluların din maskesi altında ma- hiyetini örtmeğe çalıştıkları teşebbüslerinin mahsu- AKİS