İŞALEMİ DDY'NİN 18 YILLIK BİLANÇOSU Adapazarı'nda yapılan son yatar koltuklu o va- gonların ilânlarının cad- deleri kapladığı şu gün- lerde, DDY'de yeni ka- rarlar alınmaktadır, OÖr- neğin, yataklı vagonlar- da uygulanacak abone u- sülünün büyük kolaylık- lar sağlayacağı umulmak- Son istatistiklere göre, DDY'nin durumu şudur: 1966 yılında yolcu sayısı 85 milyon 969 bin civarın- da olmuştur. 1967 yılının ilk yed! aylık devresinde ise yolcu sayısı 53 milyon 505 bine erişmiştir. Yapı lan tahminlere göre, bu yıl yolcu sayısında belir- li bir artış olması bek- FÜZELER Mitsubişi o adlı şirketi, Japon hükümeti tara- fından. Amerikan tipi Nike füzeleri yapmakla görevlendirilmiştir. 3.6 milyar lira değerinde o- labilecek bu füzeler, ge- rektiği anda nükleer baş- lıklar taşıyabilecektir. Şirketin 1966 yılında yaptığı işlerin tutan 10 milyar lira civarındadır ve Şirket, bütün sanayi dallarına el atmış bulun- maktadır. 1893 yılında kurulan Mitsubişi şirketi, bugün 39 firmadan müteşekkil- dir. Şirketin 1966 yılında satılan mamullerinin yüz- de 30'ü tüketim mallan- dır. Japon özel teşebbüsü- nün füze yapmaya başla ması, belki, Türk özel sektörüne de yeni ufuk- lar açacaktır. Sağlanan lenmektedir. DDY'nin ana hat uzun- luğunda son yıllarda her- hangi bir değişiklik ol- mamıştır. Bununla bera- ber, yolcu/km. olarak a- lınan mesafe gitgide art- maktadır. 1948'de, yolcu /km., 2 milyar 545 milyon 827 bin iken, grafikte de görüleceği gibi, 1966 yı- lında 4 milyar 188 milyon 693 bin olmuştur. Bütün bunlara rağmen, DDY, devamlı zarar et- mektedir. Yakın bir gele- cekte kâra geçecek gi- bi de görünmemektedir. Hattâ, cicili - bicili yatar koltuklu vagonlarına rağ- men!... kârın büyüklüğü düşünü- lürse, Türkiye'nin, yakın bir gelecekte, özel sek- törün yaptığı füzelerle laci bile akla ge- lebilir OTOMOBİL "Hiç kimse, komünizme Born giremiyecek- Nikita Hruşof tarafın- dan söylenen bu sözler, bir zamanlar Sovyet Rus- ya'da, otomobil sahipleri- ne endişeyle bakılmasına yol açmıştı. Ama, durum bugün ar- tık değişmiş bulunmakta dır.. Tüketim sanayiini ge- liştirmek derdinde olan Kosigin, 1970 yılında Sov yetler'in 800 bin otomo- bil almalarını şart koş- muştur. Bu rakam, şu an- da Sovyetler'deki özel o- tomobil sayısına hemen hemen eşittir, Bu otomobiller, Fiat firması tarafından yapı- lacaktı. Ancak, firmanın, Rusya'da kullanılmak ü- zere, ABD'den istediği borç. Amerikan senato- sunda reddedilmiştir. Se- bep: Kuzey Vietnama yardım eden Şikelere borç verilmemesi pren- sibidir. Hattâ, yapılacak olan silâh değil, otomo- bil olsa bile!.. PETROL Haziran ayı sonlarında Arap ülkeleri tarafından kararlaştırılan petrol am- bargosu, öyle anlaşılmak - tadır ki, beklenilenin tam tersi sonuçlar ver- miştir. Amerikan firma- ları, bu yılın ilk dokuz ayı içinde büyük bir kâr artışı sağlamışlardır. Bun- lardan Standard Oil yüz- de 15,8, Gulf Oil yüzde 13, Nickerson yüzde 6.8'- lik bir kâr artışı sağlamış bulunmaktadırlar. oOÖte yandan, İngiliz - Hollan- da şirketi Shell'in de kâ- rında yüzde 6.6'lık bir ar- tış olmuştur. Bu artışın sebebi genel- likle şu şekilde açıklan- maktadır: Süveyş kanalı- nın kapanması sonucu, Orta Doğudan gelen pet- rolün fiyatı artmış; batı- lı ülkeler, Amerikan ve vazusila ton dön- müşler REKLÂMCILIK Bir kimsenin, kurt işa- damlarının "Ülser Made- ni" adım verdikleri ünlü Madison Avenue'de bir MARY WELLS reklâm acentası açması ve bu acentayı bir ay içinde, Amerika'nın en büyük 50 reklâm acentasından bi- ri haline getirmesi için mutlaka Mary Wells ol- ması gerekir. Mary Wells, 37 yaşındadır, güzeldir ve bu işe sermayesiz başla- mıştır Bütün sermayesi, güzelliğinin yanında, ye- tenekli oluşudur. Mary Wells'in de ortak bulunduğu Wells, Rich, Greene reklâmcılık şirke- ti, 1966 yılında, 300 milyon lira değerinde iş yapmış- tır. Fakat Mary Wells, 800 bin lira kazandığı bu işi- ni bırakarak, Madison A- venue'deki reklâm acenta- sını kurmuştur. Acenta- nın bir yıl içinde bu se- viyeye yükselmesi, "İş â- leminde nasıl başarılı o- lunur?" adlı kitabın yazıl- masına sebep teşkil et- miştir. TELEVİZYON İnsanların, canlarının çektiği musiki parçasını taya, plâk müessesesini dinlemek istemeleri, or- çıkarmıştı. Fakat plâk AKİS