İÇ OLAYLAR yönetim bakımından en uygun or- tam oluyor" dedi. Gerçekten Demirel, hiziplere mavi boncuk dağıtmakta, kimine Bakanlık vaadinde bulunmakta, ki- mini dış gezilerde yanına alarak, bol bol uyku hapı vermektedirç Ye- minliler, Demirel'in gözünde kredi- leri azaldıkça, ortaya bir umacı sal- BiRi rlar — Beyfendi, Grupta sağcılar, si- ze karşı yeni bir hareket hazırlığı içindeler Som kulek dolaplar dönmek- te, muhayyel umacı yenilgiye uğra- tılarak, Yeminliler iade-i itibar et- mektedirler. Sayılan 22 olan aşırı sağcılar ise bir başka metodu tercih etmektedirler. Bu gruptan Barlas lila Süleyman o Demirel'i ivazsız destekliyoruz dedi Ortaya yeni çıkan ve özellikle Yeminliler arasında istediklerini bulamıyan -aşırı sağcılara göre, sandalya kapamıyan- küskünlerden kurulu "Üçüncü dünya"dan Kemal Doğan Sungun, bu yeni hizbin iste- ğini, " etim görevlerine sadece Yeminlilerin değil, ehliyetli oolan herkesin seçilmesini sağlamak" söz- leriyle açıkladı. Bunun anlamı, "biraz da bizler- den seçilsin" olsa gerektir. Yorgan işi böylece kapanmış, hararetli tartışmalar, yerini iğneli esprilere bırakmıştır. o Aşın sağcı bir AP'li, Parlâmento koridorunda bir Yeminliye rastladığında şöyle seslenmektedir: — Yemin etmişiz bir kere..' Yeminlinin cevabı hazırdır: — Ölürüz de dönmeyiz!." Bu defa, takılma sırası Yeminli- dedir: "- İmanlıyız!" Öbürünün cevabı: — Allaha şükür!." Ve ardından, karşılıklı kahka- halar atılmaktadır. GÜNERİ CİVAOĞLU SAĞLIK İlâç sanayiinde vurgun Gağlık ve Sosyal Yardım Bakanı Vedat AK Özkan, gözleri cılk ya- ra yaşlı bir adamı muayene ediyor- du. 14 SAĞLIK BAKANI ÖZKAN Bu yiğit, dedi. Adamın gözüne dikkatle baktık- tan sonra, "— Kapat!" dedi ve hemen ek- ledi: "— Ağrıyor mu? de almadılar seni?" İhtiyar, başından geçenleri kısa- ca anlattı. Bakan, "— Numune Hastanesinden 1000 lira mı istediler? Şimdi ben seni o- raya gönderirim, bedava bakar, be- davadan ameliyatını da yaparlar" teminatını verdi. Jet Bakan, şimdi de jet doktor olmuştu. AKİS muhabirine döndü, — Fakat, mesele sadece hastane meselesi değil" dedi "İlâç da en az, hastane kadar önemli, İlâç fiyatla- rını yeniden düzenlemek üzere, yeni bir sistem getireceğiz." Bakanın sözkonusu ettiği yeni sistem, ilâç fiyatlarının, fabrikala- rın sınai maliyetlerine göre teshili- ni öngören bir sistemdir. Oysa bu- üne kadarki uygulama, "götürü"? diye adlandırılan ve fiyat tesbitini büyük ölçüde imalâtçının inisyatifi ne bırakan bir garip sistemdir. Böy- le olunca, fiyatlar keyfi olarak dü- zenlenmekte, 1967 Türkiyesinde has- talanmak bile bir lüks haline gel- mektedir. Baba, aç bakayım gözünü!" Nereye gittin Vurgun önlenebilecek mi? alen üzerinde çalışılan ve yeni değerlendirme sistemini öngö- ren kararname yayınlandıktan son- ra, yeni malt yılla birlikte, proble- min bu yönü çözülmüş, olacaktır. Ancak, Türk ekonomisini bütünüy- yoğurdu — yiyor.. le ilgilendiren; bir başka sorun da- ha vardır ki o da, montaj sanayiin- deki kapkaççı oyunun ilâç sanayiin- de de oynanmasıdır. Türkiye'de on yılık bir geçmişi olan ilâç sanayii ve özellikle bu alandaki yabancı sermaye, hammaddesini üretmek yerine dışarıdan getirtilen toz ha- lindeki hazır ilâcı kapsülleyip piya- saya vermeyi tercih etmekte veya çok para getiren müstahzar imaline yönelmektedir. Böylece, yerli sana- yi gelişemediği gibi, kapsüllenmek üzere ithal edilen hammaddeler, şi- şirme faturalarla fabrikalara yüzde 00- kâr sağlamaktadır. Vedat Ali Özkan, bu konuda; " Meselenin tek oçözüm yolu. ilâç hammaddesinin de Türkiye'de imalidir. Yerli firmalar, bu yolda teşebbüse geçmiş bulunmaktadır- lar" dedi. Özkan'ın sözkonusu ettiği teşeb- büs, sekiz yerli firmanın, biraraya gelerek, ilâç hammaddesi üretimi için kurmuş bulundukları ANSA firmasıdır, İzmit - Adapazarı ara- sında faaliyete geçecek olan ANSA, ilk olarak, Tetrasiklin, Oksiterasik- lin gibi' antibiyotikler imal edecek- tir. Firmanın imalat programına göre, birkaç yıl içinde diğer antibi- yotiklerle ilâç hammaddelerinin tamamının üretimi mümkün ola- caktır. Yılda ortalama olarak 10 milyon doları bulan ilâç hammad- desi ithalinin sadece antibiyotikler- le ilgili bölümünün yüzde 35 olduğu dikkate alınırsa, döviz tasarrufu a- çısından bu yeni teşebbüsün taşı- dığı önem anlaşılır. AKİS