SİNEMA da insan" temasının günümüz sine- masında ne kadar yaygın bir şekil- de işlendiği kendiliğinden ortaya çıkmaktadır. Yüklüce ödül Mannheim Festivaline orağbette, verilen Ödüllerin de payı oldu- ğu yukarda belirtilmişti. Gerçekten de Mannheim'da, Öbür birçok fes- tivalde olduğu gibi, sadece "kuru koruya" bir heykel, madalya, dip - loma verilmemekte, ayrıca, yüklü- ce bir para da verilmektedir. Örne- ğin, belge filmcilikte çalışmış yö- netmenlerin ilk uzun filmleri kate- 24 gorisinde yarışan filmlerden en iyi- sine 10 bin mark ödül verilmekte dir. Geri kalan dört kategorinin bi- rincileri de 1500'er mark almakta- dırlar. Ayrıca, "en orijinal film"e verilen "Josef von Sternberg ödü- lü" 200 marklık bir çekle destek- lenmektedir. Bu yıl Mannheim'da bu ödülle- ri kazanmak için girişilecek yarış- manın epey çekişmeli geçeceği, gön - derilen filmlerden anlaşılmaktadır. Örneğin, belge filmcilikte ği yönetmenle tegorisinde, filmleri iöhetmen rin ilk uzun amerikalı AKİS Robert Cari Cohens'in "Mondo Hollywood"u, sovyet yönetmen To- lomuş Okeevin "Çocukluğumun gö- gü" ile Joseliani'nin "Lystopad'"ı fransız yönetmen Pierre Koralnik' - in İm sı bunlar arasındadır.. U - zun belge-filmler arasında en çok merakla bekleneni, ünlü fransız yö- netmen Alain Resnais' nin bakımı al- tında, Joris Ivens, Jean-Luc Godard, William Kelin gibi tanınmış sine- macıların elbirliğiyle meydana ge- tirdikleri "Loin du Vietnam - Viet- namdan uzakta" adlı belge filmdir. Claude Jutra'nın elektronik çağın- daki modern eğitim malzemesinin insanlar üzerindeki etkisini ele a- lan "Knowing to Learn - öğrenme- sini bilmek" de bu kategorinin ilgi çekici filmlerindendir. Bu kategori- de, Birleşik Amerikadan gelen ve çoğu Vietnam meselesiyle Amerika- daki ırk kavgalarını ele alan film- ler de ilgi çekicidir. Kısa filmler arasında şimdiden bir tahminde bulunmak bile imkânsızdır. Çünkü, yukarıda da belirtildiği gibi, bu ka- tegoride yarışacak filmlerin sayısı 358'dir. büyük sürprizlerin de burada çıkması kadar tabii bir şey olamaz. Yeni Alman sineması Mannheim'ın âdeti, her yıl, asıl gösterilerin yanısıra bir de anma gösterileri düzenlemekti. Böylelik- le, sinema tarihinin eski dönemle- ri Mannheim'da yeniden dile geli- yordu. 'Ama bu yıl, bu bölümde da bir yenilik vardır: Dünyanın birçok ülkesinde olduğu gibi oAlmânyada da yeni bir sinemacılar 'kuşağının yeni bir sinema kurma çabası için- de olduğunu ve bu yoldaki çalışma- ların gittikçe arttığını gören festi- val düzenleyicileri, bu defa gözle- rini geriye değil, bugüne çevirmiş- ler ve bir man Sineması 1967" programı düzenlemişlerdir. Burada uzunlu, kısalı, konulu ve seçkin örnekleri sunulacaktır. Nihayet, Mannheim Festivali s1- rasında her vakit belli bir konu ü- zerinde düzenlenen açık oturum da bu yıl her zamankinden daha ilgi çekici geçeceğe benzemektedir. Çün- kü, çeşitli ülkelerden birçok sine- macı ve uzmanın katılacağı bu yıl ki oturumun konusu, "Sinemada ve televizyonda toplumsal gercek"tir. 7 Ekim 1967