YURTTA OLUP BİTENLER sorunlar içinde Ortanın Solu politi- kasının değerini açıkladı. Kadınlar ve gençler hararetle not alıyorlar, torunları anladıklarını gösteren so rular soruyorlardı. İkinci gün, Grup Yönetim Kurulu üyesi ve Afyon mil- letvekili Murat Öner, toplum kalkın ması ve kooperatifçilik konusunda konuştu. Muammer Erten, Türki- yenin ana sorunlarını ve Ortanın Solu politikasını içine alan- bir ko- nuşma yaptı. Seminerde tartışmala- ra da yer verilmişti. Seminerciler zaman zaman gruplara ayrılarak, halkla ilişkiler ve metod konuların- da tartışmalar yaptılar. Seminere katılanların en çok ilgilerini çeken, metod tartışmaları oldu. Bursalı bir genç, meyva müstahsilinin nasıl is tismar edildiğini anlattı; bu sömür- me düzeniyle mücadele etmeğe ka- rarlı bulunduğunu; en büyük ihti- yacının ise, mücadele metodunu öğ- renmek olduğunu söyledi. AKİS Dördüncü gün, seminerciler, çe- şitli gruplar halinde, şehrin kenar mahallelerinde, köyden yeni gelmiş vatandaşlarla temas ettiler, uygula- ma çalışması yaptılar. Ayrıca, üç köye gidildi. CHP yöneticileri, bu uygulamalarda, halkla temas eden seminercileri izliyorlar ve sonra on- ları eleştiriyorlardı. Son gün, genel olarak tartışma açıldı. e Yöneticiler ve seminerciler Başbakan Süleyman Demirel Konyanın Eğrigözün- de yaptığı bir konuşmada, köylülere, birgün buz- dolabı, çamaşır makinesi satınalabilecek oduru- ma gelebileceklerini müjdelerken, C.H.P. Genel Sek- reteri Bülent Ecevit de Bursada, bu amaca nasıl ula- şılabileceğini halka bir kere daha anlatıyordu. O gün, Bursanın Tayyare Sinemasında, CHP'nin Birinci Bölgesel Halk Gönüllüleri Semineri vardı. "Patates fabrikası", "Cennetin anahtarı" vaadlerinden bıkmış olan vatandaşlar, CHP Genel Sekreteri Ecevi- ti dinliyorlardı. Türk köylüsünü ağa ve köle, türk halkını zengin ve fakir ayırımlarından kurtarıp, bü- yük çoğunluğu, bu güzel, topraklar üzerindeki mağa ra hayatından çekip alarak, çıplak ayaklara ayakka- bı, boş miğdelere, alınterinin karşılığında ekmek ver- dikten başka bacaları tüten, tencereleri kaynayan ev- lere buzdolabı, çamaşır makinesi, otomobil ve bütün uygar araçları akıl yolu ile sağlıyacak olan Ortanın Solu politikasını ekonomik ve sosyal bütün neden- leriyle ele alan Halk Günüllüleri Birinci Bölgesel Se- nineri büyük ilgi görmüştü. Ben. şahsen. Başbakanın iyiniyetinden . hiçbir zaman şüphe etmek istemem. Elbette ki, herkes gibi o da bu toplumun refaha kavuşmasını ister. türk köylüsü, bugün, emeği karşılığında karnını bile doyuramazken, aracı oyunları sebebiyle kendi ürü- nünden ziyan edip, bunu halka intikal ettiren zengin- lerin kölesi durumuna düşmüşken, buzdolabı ve ça- maşır makinesinden söz etmek, bende, Başbakanın bu defa da Merihte geziye çıktığı etkisini uyandırdı. Ve bir kere daha anladım ki, istemek yeterli değil- dir bilerek istemek lâzım"dır. Herşeyden önce, türk halkının buzdolabına ve çamaşır makinesine gerçek- ten nasıl kavuşabileceğim bilmek gerekir. İşte, Bursada, gençlik ve kadın öncü liderleri ve halk gönüllüleri yetiştirmek için düzenlenen Birinci Bölgesel Halk Gönüllüleri Seminerinin amacı, budur. Bu, Türkiyenin bugün içinde bulunduğu gerçekleri, karşılıklı fikir söylediler, o çalışma B | ön - yargılardan ve art - düşüncelerden arınarak, dün yadaki azgelişmiş ülkelerde, değişik yeril ve yabancı çıkar grupları tarafından bozuk plâk gibi tekrar edi- leduran köstekleyici tekerlemelerin kulakları bozan, görüşleri bulandıran parazitlerinden kurtularak gör- mek, öğrenmek ve halkın içine girerek, bunları hal- ka içtenlikle öğretebilmek, yani kısacası, türk vatan- daşı olarak Türkiyenin derdine bilinçli şekilde ulaş- tırabilmek demektir. Semineri açan CHP Genel Sekreter Yardımcısı İbrahim Öktemin özlü bir şekilde belirtmiş olduğu gibi, ülkemizde, bugünkü particilik, ne yazık ki, yö- netim ademeleri ölçüsünde fikre, prensibe dayalı olmaktan çok, partizan bir taassup duygusuna dayan- maktadır. Partiler sosyal ve ekonomik sorunları, gerçekleri balkımıza anlatacak, bunlara cesaretle çözüm yolu arayacak yerde, kendilerine taraftar ka- zanmak için bunları istismar edegelmişlerdir. Gerçi, modem anlamda siyasi partilerin başlıca görevlerin den biri, seçimlere katılıp oyları kazanmak ve bu yoldan iktidara gelmektir ama, iktidara gelmekten amaç da, ülke yararına işler yapmaktır. Bunun için de siyasi partilerin gene en büyük görevlerinden biri, ülkeyi gerçekten refaha ulaştıracak yollan arayıp bulmak, oy a dışında bunları dile geti- rebilmek, aynı zamanda, prensiplerden fedakâr lık etmeden, halkı, serekleri anlıyabilmesi için eğit- mektir Seminerin amacı CHP Kadın ve Gençlik kollan yöneticisi Hayrettin Uysalın öncülüğünde, Gençlik ve Kadın kolları yöneticilerinin hazırladıktan seminer, ülkemizin eko- nomik ve sosyal yapı sorununu, Anayasa çalışmaları ile mevcut düzen sorununu, Ortanın Solu açısından devletçiliği, halkçılığı, aile plânlamasını, aracı soru- nunu ve, insanlararası ilişkileri ele alacak, bu konu- lar, yetkili kişiler tarafından dile getirildikten sonra, temsilciler arasında, açık oturumlar şeklinde tartışı- 12 Ağustos 1967