F E N Feza Aya doğru yüzyılın en önemli ve toplu- mu etkileyici yazarlarından birinin fransız asıllı Jules Verne olduğunda hiç şüphe yoktur. Denizaltı gemileri- nin, roketlerin, aya yolculuğun, atom enerjisiyle işleyen gemilerin ilk müj- decisi olan Jules Verne'nin insanüstü yaratıcılığa (o varan bir muhayyilesi vardı. İşte bu ünlü romancının o sıra- larda çocuklarla gençleri eğlendirip heyecanlandırmaktan ileri gitmediği- ne inanılan hikâyeleri, aradan daha bir yüzyıl mene bütünüyle (o gerçek- leşme yoluna girmiştir. Geçen haftanın Cuma günündenberi insanoğlu -daha doğrusu seçme bir bilginler topluluğu artık ayın yüzeyini pek yakından görüp üzerindeki tabakanın mahiyeti hakkın- da oldukça kesin ve fakat değeri pa- ha biçilmez bilgiler edindiler. Herşey geçen Salı günü yeni adıyla Cape Kennedy olan eski Cape Cana- veral feza deneme üssünden bir At- las-Agena roketinin burnundaki konik bölmede uzaya doğru yola çıkan ye- dinci RANGER'in yörüngeye girmesiy- le başladı. Aslında bu deneme aynı a- dı taşıyan uzay araçları serisinin ye- dinci denemesiydi. Bundan önceki altı deneme tam bir başarısızlıkla sonuç- lanmıştı. İlk deneme 23 Ağustos 1961 ç yıl kadar önce yapılmış, fakat atılan roket daha yörüngeye giremeden ya- kıt tankının Yalfındaki bir arızadan dolayı yer yuvarlağı etrafında bir peyk haline gelmiş ve 111 defa dünya çevre- sinde döndükten sonra (atmosferde yanmıştır. İkinci deneme ayni yılın Kasım a- yında yapıldı. Bu kez de yönü ayarla- yan tertibattaki bir arıza sebebiyle ro- ket atmosfer içersinde yandı. Üçüncü deneme de başarısızlıkla sonuçlandı. Hız belirli limiti açtığından RANGER TI ayın tam 22862 mil uzağından geç- ti. Dördüncü deneme 1662 Nisanında yapıldı ve bu denemede Amerikalılar ayın yüzeyine isabet kaydetmeyi ba- şardılar. Ama ne yazık ki, bu kez de televizyon kameraları çalışmadığı için yeryüzünden hiç bir resim alınamadı. Beşinci RANGER ise ayın çok yakı- nından -450 mil mesafeden geçti- yi- ne herhangi bir pratik fayda sağlana- madı. Bu birbiri ardısıra süregelen beş başarısızlık amerikan bilginleriyle mü- hendislerini umutsuzluğa düşürmedi. Tersine olaylardan ve özellikle bek- lenmeyen ve önceden kestirilemeyen arızalardan ders almasını bilen teknis yenler hata ve arıza sebeplerini azalta- rak uzay aracı üzerindeki kontrollarını arttırdılar ve altıncı kez denemeyi tek rarladılar. Bu yılın ilk ayında yapı- lan deneme başlarda, roketin aracı yörüngeye sokması aracın aya doğru yönelmesi, kontrol ve kumandalara uyması bakımlarından, çok başarılı ve umut verici geçmekle beraber iki adet televizyon kamerasına kumanda eden sistemde son dakikada bir arıza mey- dana geldi ve ay üzerinde istenilen yere düşen RANGER-6 dan hiçbir re- sim alınamadı. yedi sayısının uğurlu olduğunu sa- vunanları haklı çıkarak bir şe- kilde son yapılan deneme öncekilerin tersine tam bir başarıya (ulaşmıştır. Aslında denemenin amacı sadece ay yüzeyine 1120 mil - ortalama 1800 ki- lometre- safeden başlayarak seri halinde fotoğrafların çekilip televiz- yonlu bir verici aracılığıyla yeryüzün- de bu özel işaretleri alıp resim şekli- ne çevirecek istasyona veya istasyon- lara ulaştırılmasından ibarettir. İşte ER-7 bu ödevini tam anlamıy- la başararak büyük bir imkân sağla- mıştır. Bu sayede önümüzdeki yıllar- da aya gönderilecek daha karışık ve ağır araçların - SURVEYOR ve PROS- PECTOR'ların - inebileceği uygun bir yerin bulunduğu, bunun ayın dünya- dan görünen yüzeyindeki "Bulutlar Denizi" adı verilen bölge olduğu, ön- ceden sanıldığı ve büyük bir tehlike olarak korkulduğu gibi ayın yüzeyi- nin büyük bir kül ve meteorit tozu ta- bakasıyla kaplı bulunmadığı da şim- diden anlaşılmıştır. Herşey aya çarpmadan 13 dakika 40 saniye önceden başlayarak RAN- GER-7 deki altı televizyon kamerası- nın birden süratle resimleri gönder- mesiyle aydınlanıvermiştir. Böylece el- de edilen geçmektedir. nucu gayetle iyi bilgiler edinmenin bu sayede mümkün olacağı bizzat RAN- GER projesinin müdürü Harris tarafın dan açıklanmıştır. Kendisi bunun nede- uzay aracının oçarptığı bölgede yn öğleden sonra olduğu, bu yüz- den güneş ışınlarının eğik bir açıyla ay yüzeyine düştükleri, üstelik yüzey- deki ismin da ortalama 100 santigrat derece kadar olduğu şeklinde izah et- miştir. Amerikan en çekilen bu 4 bin fotoğrafın bir kısmından “stereoskopik" şekilde de yararlana - cakları ve bu sayede ay yüzeyini üç boyutlu, adeta gerçekteki gibi incele- meye imkân bulacakları tahmin edi- lebilir. Son yıllarda uçaklardan çeki- len fotoğraflarda geniş ölçüde yarar- lanılan, gerek teknik ve bilim araştır- malarında, gerekse askeri amaçlarla yapılan hava istikşaflarında büyük uy- gulama alanı bulmuş olan bu stereos- kopik fotoğraflarla, yakın gelecekte ay yüzeyinin daha geniş bir etüdü için a- ya gönderilecek olan SURVEYOR'ların, hasara ugramaksızın, yavaşça indiri- ni sağlanacaktır. Bu uzay araç- ları yüzeyinden uzunca bir sü- re ii yuvarlağına yeni yeni bilgiler göndermeye o yarayacaktır. Hiç şüphe yoktur ki, esas amaç mü- teveffa John Kennedy'nin de belirttiği gibi, 1970 yılından önce birgün ay yü- zeyine ilk "talihli" insanoğlunu indire- bilmek ve bu yarışta birinciliği elden kaçırmamaktır. Ranger 7 ay üzerinde Müşterek başarı AKİS/23