FE Mikroskoplar Bir mikroskobun hikâyesi mikroskoplar bakımından etkileyici de- ğildi, Çünkü, o zamanın mikroskopla- rı ancak 500 defa büyütebilen, mercek sistemleri henüz gelişmemiş cihazlardı. Oysa ki zamanla daha güzel objektif- ler yapılıp da büyütme oranları 2000, hattâ 2500'e çıkarılınca işler değişti. İnsan gözünün görebileceği en kısa dalgalı ışınların 2000 Angström — mi- limetrenin onbinde 2 si kadar — dalga uzunluğunda olması sebebiyle bundan daha küçük cisimlerin optik omikros- koplarla görülemeyeceği açıktır: Ni- tekim Yirminci yüzyılın başlarında bu sınıra erişildi ve daha küçük cisimlerin görülebilmesi için yeni çözümler aran- mağa girişildi. Bu yeniliklerin başında, zünün görmediği, insan gö- fakat özel bir fluore- ışınlardan ğini sağlayacak kadar kısa değildi. Son- ra, yoğun ültraviyole ışınlan, canlı ol- ması ve öyle kalması gereken, organik AKİS/26 N numunelerin içersinden geçince oOOn- ları hemen öldürüyordu. Bu da özel- likle tıp alanında faydalanılacak olan âletin kullanılış yerlerini sınırlandırı- yordu. 1924. yılında ünlü fransız nükleer fizikçisi Louis de Broglie bir teori or- taya attı. Bu teoriye göre, hızlandırıl- mış madde elemanlarının, meselâ elekt- ron, proton ve iyonların, kütleleriyle hızları çarpımıyla ters orantılı olarak bir çeşit "ışın" meydana getirdikleri ileri sürülüyordu. Denemelerle de doğ- rulanan bu esasa dayanarak Müller ve Drlest adındaki iki alman teknisyeni 1938 de ilk başarılı "elektron mikros- kobu" nu meydana getirdiler. Sonradan elektron mikroskobuyla çapıl 0 0 Angström — milimetrenin yüz- binde biri — kadar olan cisimlerin gö- il limetrenin milyonda birine tekabül e- den bu değer çok özeldurumlarda 6 - 8 Anpströme kadar indirilebilmektedir. Aletin esası lektron mikroskoplarının esası, gözle lamadığı için bunları saptıracak elekt- rostatik veya elektromanyetik alanlar- dan faydalanan birtakım “elektron mercekleri" kullanıştadır. Ayrıca, gözle görünmeyen elektron demetini gözle görünür duruma getiren, fluore- san özelliğini haiz ekranlar burada da kullanılmaktadır. Genel alarak, mo- dern elektron mikroskoplarında tama- sına yol açtıkları için artık bırakılmış bulunmaktadırlar. Bir fotoğraf makinasında objekti- fin rolü hekadar hayati ve önemli ise elektron mikroskobunda da elektron merceklerinin rolü o derecede önemli ve büyüktür. Üstelik, büyütme oranı- nın yüzbinlerce defayı bulduğu da he- saba katılırsa bu manyetik mercekle- rin nekadar hassas bir mekanik ove elektrik yapıda olmaları gerektiği ko- layca anlaşılır. Bugünkü imâl tekniği ve diğer sonsuz genişlikteki imkânlar bile elektron merceklerinin yeteri ka- m oldu; zaltılmağa çalışılmaktadır. Ancak, bu yüzden mikroskobun büyütmesini art- tırmak güçleşmekte, n önemlisi ö- zellikle ince bir tabaka halinde kesi- lip özel yerine yerleştirilmiş bulunan numuneye gelen ve büyük bir hızla çarpan elektronlar oldukları gibi de- met hâlinde, cisim tarafından tutul- maksızın öteki tarafına geçmektedir- ler. Bu ise mikroskobun ekranında hayâl teşekkülünü önlemiş olmakta- dır © Bunun ve diğer bazı kusurların gi- derilmesi için özel b ye Üniversitesi profesörlerinden yepyeni tarzda adeseler yaparak ve sa- dece | 0 0 0 volttuk gerilim kullanarak yeni bir elektron mikroskobu imâl et- mektedir. Daha önceden hem mercek- ler, hem de alçak gerilimli sistem ayrı ayrı denenmiş ve beklendiği kadar o- lumlu sonuçlar alınmış obulunduğun- dan, ikisinin bileşimi olan yeni wilska mikroskobunun da iyi sonun vereceğine İnanılmaktadır. Beklenen sonuç sağ- landığı takdirdeyse 3 Angströmlük ci- simlerin görülmesinin mümkün olaca- ğı hesaplanmıştır ki bu, meselâ orga- nik hücrelerin nüvesinin rahatça in- celenmesine imkân verecek, "biyololik hayat"'ınnedenlerinin araştırılması böylece kaabil olacaktır. Herhalde önümüzdeki avlarda de- nenecek olan bu yeni elektron mik- roskobuyla ilim ve teknik dünyasının enüz çözemediği birçok tabiat prob- lemleri kendilinğğinden cevaplandırıl- mış olacaktır