“— Bunu, o makam çıklaması öörekiez mi?" müphem bir cevap verdi. Mesele, Kızılışıkın izahatından sonra anlaşıldı. Fakat Nilüfer Gür- soy adına açıklamada bulunan Ve- dat Refiloğlu, meseleyi Gürsoylar yö- nünden ele aldı. Buna rağbet edenler de, malüm gazeteler oldu. Son saatler Yassıada hükümlüsü Celâl Bayar şimdi Kayseri Cezaevinde son sa- atlerini geçinmektedir. o Cezaevi İn- faz Savcısının gazetecilere nakletti- ğine göre de, sıhhatinde endişevi mucip bir hal yoktur. Her akşam muntazaman sinemaya gitmektedir. Revirden sadece zaruri ihtiyaçları i- Bayarı Celal Bayar hapishaneden, gü- nah işlediğini bilen ve bundan dolayı nedamet duyan bir ii sahibinin a- teklinde kam arzusu doludur ve bir olmak" niyeti taşımaktadır. O- nun dert olması için taraftarları bütün tertipleri hazırlamaktadır- lar. Bunlasın sırayla sahneye kon- masına, önümüzdeki günler şüphe- siz şahit olacağız. Şimdi, hiç kimsenin yanlış bi adım atmaması için, herkesin bir hususu iyi bilmesi lâzımdır. Ne Bayarın, ne başkasının milletin ba- şına dert olmasına müsaade etme meye bu memleketin sağlam kuv- vetleri kati şekilde azimlidirler Sakıt Cumhurbaşkanı, ileri yaşımı ve hastalıklarının gerektirdiği te- davi evinde yapılsın diye, doktor raporuyla tahliye edilmektedir. Seksen yaşında bir adamın hapis- hanede tutulması, sadece insanlık duygularını rencide eden bir du- rum ve hâdisenin başka bi cephesi yoktur. Bayar bu sebeple tahliye edilmiş her hükümlü hane statüye tabiyse o statüye tabi o- lacaktır ve buna suüstimal etme- ye kalkıştığı an, o şekilde davra- nan başka hükümlülere tatbik olu- nan muamelenin kendisine tatbi- kinden asla çekinilmeyecektir. Di ğer taraftan, Bayar tahliye edilin- ceye kadar turp gibi olan bir ta- kım mahkumların, sanki "sıhhi se- bep yolu" tahliye için bir normal yolmuş gibi harekete geçmiş ol- çin çıkmaktadır. Kızı hergün kendi- sini öğleden evvel ve öğleden sonra onbeşer dakika ziyaret etmektedir. Bayar, Ankaraya hareket etmez- den önce Turan Palas oteline inecek ve orada bir banyo alacaktır. Kay- serideki ikameti 24 saat sürecektir. Sonra bir akrabasının kullandığı o- tomobille Ankaraya hareket edecek- tir. Bütün bunlar Ur muayyen çev- renin işine yaradı. A.P. teşkilâtı, herhangi bir tezahüratın aleyhinde beyanlarda bulunurken, el altından adam toplama faaliyetine girişti. Turan Palas önünde ve Cezaevi ka- pılarında bir takım garip kılıklı a- damlar peydah oldu. Bunlar Baya- YURTTA OLUP BİTENLER rın karşılayıcılarıydı. AP İl Merke- zinde ise kesif bir faaliyet hüküm sürmekteydi. İşin perde arkası kıs- mıyla, meşhur Tahkikat Komisyonu maktaydı. misyonu Üyesi bulunduğu sırada sor- guya çektiği basınla meşgul olmak- ta ve bu defa onları ağırlamaktadır. Kavuncunun karargâhı gene Turan Palas oteli salonudur*. Adil Tıptan gelecek olan il muhtemelen Perşembe veya Cum: günü Kayseri Cezaevine m dan, AP İl Merkezi gazetecilere Çar- şamba akşamı bir yemek verdi. Bayarı karşılayacak otuz otomo- n Niyeti ve Ötesi maları kendileri için hayal suku- tundan başka netice vermeyecek- ir.. Bayarın tahliyesinin zerrece siyasi tarafı yoktur. Adli tıp, gö- revini şimdiye kadar olduğu gibi şimdiden sonra da ciddiyetle ve il- min ışığı altında yapacaktır. Bayarın dert olmak niyetinin gerçekleşmemesi, bir bakıma Hü- kümetin de tutumuna bağlıdır ve Hükümet böyle bir fırsatı yarat- mayacaktır. Bayar kendisini iste- Celâl Bayar Kadrini bilirse... diğine alkışlatabilir, taraftarları is- tedikleri tezahüratı yapabilirler, is- tenilen gösteri ziyaretleri yapılabi- lir, gazeteleri ne boy resmini ister- lerse koyabilirler. Hükümetin bun- dan dolayı kızması, sinirlenmesi, aklını kaçırması bahis konusu bile değildir ve bu Hükümet Uşakları, ee Himmetdedeleri yara- an Hükümetten bambaşka zihni- ie sahiptir. Ama, bir Tedbirler yarın temsil ettiği idare hakkında- ki hüküm Anayasamızda yazılıdır. Bu Anayasayı çiğnemeye kalkış- mak, bi Anayasayı çiğneyenlerin akıbetinden daha va- him bir akibeti el ile hazırlamak- tan farksızdır. Memleketin sağlam kuvvetleri, böyle (o davranacakları böyle, akibete maruz bırakacak güçtedirler ve Komiteci taktikleri- nin hiç bir sökme şansı yoktur. Ba- yar ve arkadaşları bir takım belir- tilere yanlış teşhis koyarak e bir defa başlarına yıkılmas yol açmışlardır. Derleme topluluk- ları millet sanmışlardır ve hamam- da şarkı söyleyenler gibi kendi seslerine hayran ardır. Bu defa aynı hatayı işlemesin- ler ve "Merhametten maraz hasıl olur" sözünü haklı çıkarmasınlar. Millet Bayarı affetmemiştir. Tap- tığını unutmuştur. ırakalım, ha- tıra canlanmasın. Milletin huzuru o nisyandadır. Zira küller karıştırı- lacak olursa, altından ateş çıka- caktır. AKİS/9