Cilt: XXV, Sayı : 433 YURTTA ii Millet 27 Mayısçılık gitiriiğimiz haftanın içinde, Bü- yük Meclisteki (o siyasi (o partiler memleketteki gerçek kuvvet denge- sinin ne olduğunu ve aslında mille- tin nabzının nasıl attığını farkettik- lerinde 27 Mayısı (obenimsediklerini ilan ettiler. Hareket güzel bulundu. Havayı büyük ölçüde yumuşattı. Hü- kümet kuvvetlendi. Parlamento, de- mokratik düzenin korunması bahsin- de vaziyet almış oldu. Mükemmel. Ancak, tıpkı Atatürkçülük gibi 27 Mayıs da hiç kimsenin şimdiye kadar reddetmediği bir vasıftır. Na- sıl 27 Mayıs sabahına kadar herkes 4 . HAFTALIK AKTUALİTE MECMUASI OLUP e | ii! İstanbul sokaklarında 27 Mayıs Bu gül tarife muhtaç Atatürkçü idiyse, o yandan bu yana bir de 27 Mayısçılık eklenmiştir. Hangi 27 Mayıstır bu, bütün siyasi partilerin etrafında birleştikleri? A - nayasada ifadesini bulan 27 May:s mı, yoksa İhtilalin ilk günü radyo- larda okunan ve belirli maksatlara dayanan beyannamedeki 27 Mayıs mı? Memleket bir kardeş kavgasına gidiyormuş, partiler uzlaşmaz duru- ma düşmüşler, politikacılar saçsaça başbaşa gelmişler. Eh, Silahlı Kuv- vetler de ne yapsınlar? Birbirine gir- miş olanları ayırmak için müdaha- le etmişler! Bu 27 Mayısı, gerçek 27 Mayısın karşısındaki bütün kuvvet- ler, A.P. deki ırkçı ekalliyetten 27 Mayısı bir proleter ( ihtilaliyle ta- mamlamaya hevesli yoldaşlara (o ka- 15 EKİM 1962 BİTENLER dar hepsi çoktan benimsemişlerdir. Ama 27 Mayıs bu değildir. Bu, 27 Mayısın sadece bir deformasyonu- dur ve beyannamenin mucidi M.B.K. nin bir grubunun bu görüşüne katı- lınırsa önce ihtilalcileri cezalandır- mak lazımdır. Zira o zaman yaptık- ları bütün manasım kaybetmektedir. 26 Mayıs günü iktidarın bütün meş- ruiyet hudutlarının dışına çıktığı ve o iktidarın Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından devrildiği, demokratik dü- zene paydos diyen bu meşruiyet dı- şı iktidarın suçlu bulunduğu, suçlu- ların da Yassıadada cezalarını bul- dukları kabul ediliyor mu, edilmiyor mu? Anayasada ifadesini bulan 27 Mayıs budur ve bu 27 Mayıs İnönü- AKİS, 15 EKİM 1962