YURTTA OLUP BİTENLER LI. B. Johnson Vietnamlı bir çocukla Dost gözü mi görüşme" yapılmayacak, heyetler bir müzakere masasının başında kargı karşıya gelmeyeceklerdir. Amerika i- le Türkiye arasında bunu gerektiren bir husus yoktur. XX. Asır. diploma- sisinde artık yapıldığı gibi devlet a- damları şahsi dostluk havası içinde ve kapalı kapılar arkasında cereyan eden özel sohbetlerde "birinci | el- den" karşılıklı bilgi alacaklardır. 8u sohbetlerde Orta Doğudaki son duru- mun en önemli konuyu teşkil edece- ğini söylemek kehanet sayılmamalıdır. Doğu hakkında ne düşündüğünü ve durumu nasıl gördüğünü öğrenmeye büyük önem vermektedirler. Buna mu kabil, Orta Doğudan gelen Amerikalı devlet adamının bize vereceği bilgiler başkentte çok kıymetli sayılmakta- dır. Johnson'un Ankaradaki kendi temsilcileriyle yapacağı görüşmeler i- 10 se daha ziyade Türkiyenin meselele- rini ilgilendirecektir. Hangi cereyan- ların bir imana ifade ettiği ve Türkiye- de fikirlerin hangi istikamette geliş- tiği, hangi faktörlerin buna tesir etti- gi Washington'da iyi bilinirse, Ame- rikalılar Türkiyedeki gerçek kuvvet müvazenesinden haberdar olurlarsa bize karşı davranışlarında daha başa- rılı ayarlamalar yapabileceklerdir. Bu hususta, Büyük Elçi Hare ve yakın yardımcıları Kennedy'nin muavinine iyi ip uçları verecek ehliyette ve tec- rübededirler. Belki Hare'in bir talihi unutulmaz Fletcher Warren'den son- ra gelmiş olmasıdır ama, bizim pek kül yutmaz devlet adamlarımız üze- rinde şimdiye kadar gelip geçmiş A- merika Büyük Elçileri içinde en dira- yetli ve sezgisi kuvetlilerden biri ol- duğu intibaıı bıraktığı o başkentte herkesin bildiği gerçektir. Bir teksaslı NN. B. Johnson, ismi dışarda akla beraber dinamik Kennedy işlerin bizzat başın- da olduğundan Johnson selefi Ni- xon'un popülaritesine henüz erişeme- miştir. Daha ziyade, Amerika Cum- hurbaşkanı Muavinlerinin pasif ata- tüsünü muhafaza etmektedir. Ama u- çekildiği gazetelerin sosyete sütun- larında yazıldı - Kennedy'ninen mute - met adamlarından biridir ve Orta Do- gudan Cumhurbaşkanına götüreceği haberler iyi değerlendirilecektir. Lyndon Bames Johnson 1908 yı- lında Teksasta doğdu. Johnson'un doğ duğu yer, büyük babası tarafından kurulan ve büyük babasının ismini taşıyan Johnson City yakınındadır. Babası Teksas eyaletinin Meclisinde 24 yıl hizmet etmiş bir Teksaslıdır. J on'un çalışma hayatı okul hayatıyla birlikte başladı. Bir taraf- tan okula devam ederken bir taraf- tan da çiftlikte çalışıyordu. Johnson arada kapıcılık bile yaptı. Zaten San Marcos'taki Teksas Eyalet Oğ- retmen Okulunu kapıcılık oyaparak ikmal etti. 1930 yılında okuldan me- zun olunca Johnson'u, seçtiği mesle- gin dışında yeni bir hayat beklemek- teydi. Nitekim iki yıl müddetle Tek- m arzudur ki Johnson'u po- litikaya it dık bir iş teklifi, genç John- son'un ekmeğine yağ sürdü. Başkent Washington'dan gelen bu teklif John- son'un siyaset mesleğine girmesini sağladı. Johnson, Teksaslı Demokrat temsilcisi Richard M. Kleberg'in sekre teri oldu. Johnson'un bu yeni işi üç yıl devam etti. Ancak Johnson bu a- rada okumağı, kendini yetiştirmeği de ihmal etmedi. Washington D. C. deki G'eorgetown Üniversitesine devam e- diyordu. 1935 yılı, Johnson için yeni bir fırsat yılı oldu. O yıl, hayatında bir kademe daha ileriye gitti ve Cumhur- başkanı Roosevelt tarafından oTek- sas eyaleti Milli Gençlik İdaresi di- rektörlüğüne tâyin edildi. İktisadi kriz esnasında meydana getirilmiş bu- lunan bu federal teşekkül kolej öğ rencileri ile diğer gençler için, gitimi ve önderlik kadar, toprak aşın- masının da kontrolü ve parkların teka mülü gibi projelerde yarım günlük iş sağlıyor ve böylece, gençlerin hem e- ğitimi devam ediyor hem de İktisadi krizin yenilmesine yardım edilmiş o- luyordu. AKİS, 27 AĞUSTOS 1962