YASSIADA HÜKÜMLÜLERİ zaman, cuma gecesi saatler 22.30'u gösteriyordu. Güryay bir hücum bo- tu ile derhal Heybeliadaya geçti vs orada kendisini meşhur Manolya O- telinde beklemekte olan Yüksek A- dalet Divanı Başkam ve üyeleri ile, Egesel ve Yardımcılarına mülâki ol- du. Güryay kısa bir zaman sonra ya- nında, Salim Başol hariç, Yüksek Adalet Divanı üyeleri ve Başkâtibi Egesel ve yardımcıları olduğu Halde, gene aynı hücumbotu ile oİmralıya hareket etti. Ölüm saati yaklaşırken İdam hükümlerinin tasdikine dair karar, evelki cumanın, nöbeti cu- martesiye Oo devrettiği gece* sabaha karşı saat 04'te ilk olarak Zorluya tefhim edildi. Zorlu ve Polatkan, İm- ralı oOCezaevi binalarından birinin, yanyana 10 hücresinin (bulunduğu bir kesiminde, idam mahkümu diğer sekiz düşükle birlikte kalmaktaydı- lar. Bir gardiyan, uzun boyuyla ya- tağına uzanmış düşük Dışişleri Ba- kanını uyandırdı, dar koridorun u- cundaki ve diğer mahkümların gör- melerine ve söylenenleri duymalarına oturmuşlar Zorluyu (obeklemekteydi- ler. Bina, Menderese tahsis olunan misafir salonunun (bulunduğu bina değildi. Başka bir binaydı. Zorluya da, Menderes için yapılan formalite- ler tekrarlandı. Eski Dışişleri Baka- nı, Egeseli, böyle durumlarda pek en- der görülecek soğukkanlılık ve sükü- netle dinledi. Egesel bitirince: — LE yaptığımı zennedi- yordum vazifenizi yaptınız, zahmetle çektiniz. Kader bu imiş" diye söylendi. Zorlu, Menderes ve Polatkandan değişik olarak, abdest almak istedi- ini bildirdi tuvalete götürüldü. vazifelilerin hayretleri ara- sında bütün şartlarım yerine getire- rek ve falso yapmadan aldı. Gene â- kibetleri müşterek olan ideal arka- daşlarından olarak kısa vasi- mesut olmasını tavsiye etmekteydi. Sehpada da hiç istifini bozmıyan Zorlu, asılmak suretiyle idamına 10 dakika kala, kıyafeti hususunda tu- haf ve anlaşılmaz bir titizlik göster- di. Kravat takmak istediğini bildirdi, üstelik dayattı da. Düşüklerin, inti- hara kalkışmalarım önlemek maksa- dıyla, kravat ve bel kemerleri alın- mştı. Zorlu, Egesel ve Güryyla pa- 24 zarlığa girişti ve neticede gönlü kal- masın diye kravat değil ama, fular takmasına göz yumuldu. O kadarla yetinmiyen Zorlu, darağacına müte- veccihen yola çıkmadan, itina ile tozunu aldığı iskarpinlerini adama- kılı parlatmaktan da geri kalmadı. Zorlunun ölüm cezası, saat 05 su- larında infaz edildi. Cellâdın, boğazı- na ilmiği geçirmek için yaklaşırken heyecandan bocalaması üzerine, ne- redeyse gülümsiyerek: — Acele etme" dedi. Zorlunun son sözleri şu oldu: — Teşekkür ederim. Hakkınızı helâl edin. Allahaısmarladık." onra da cellâda fırsat vermeden altındaki iskemleyi kendisi tekmele- di Gardiyan, oZorlunun işi tamamı landıktan sonra Polatkanı salona dâ- vet için hücresine gittiğinde, 05.15 civarında idi. Düşük Maliye Bakanı uyumuyordu. formali- teler bir defa daha tekrarlandı. Po- latkan, Egeseli (odinlerken dehşetle ürperdi ve fenalık geçirdi. Doktorun ihtimamıyla toparlanınca: "— Suçsuzluğum konusunda vic- danen müsterihim" dedi. Takati olmadığından kısa bir va- siyetname havasım taşıyan bir mek- tubu, Menderes gibi Başkâtibe dikta etti. Ailesine ve çocuklarına bağlılı- gından bahseden kısa mektubun dak- tilo ile hazırlanan metninin altım imzaladıktan sonra, o sevkedilmesi için Egesele teslim etti. Gene Men- deres gibi, almadı. den fenalık geçirip sandalyaya çök- tü. Ayıltıldı ama, yolda tekrar vücu- dunu gardiyanların kolları arasına bıraktı. Sehpaya geldiği zaman is- kemleye cellâtların yardımıyla çıktı. Hüküm özeti göğsüne | iliştirilirken âdeta nutku kesildiğinden hiç konu- şamıyordu. Gırtlağından sâdece hı- rıltılar sıkıyordu. o Polatkan, Zorlu ve Menderesinkinden ayrı bir dara- ğacında ipe çekildiği zaman, saat 06 olmuştu ve gün iyiden iyiye ağar- mıştı. F-100 jet uçakları, İmralı üze- rinde pikeler yapıp uçarak, sessizli- &i yarıyorlardı. Alâkalılar, Yüksek Adalet Diva- nının kaç idam cezası vereceğini ve M3.K. nin ne kadarım tasdik edece- Sini önceden bilmediklerinden, hazır- lıkları geniş tutmuşlardı. Meselâ, İs- tanbuldan beş imanı ve eski bekçiba- şılardan Kemal Aysan riyasetindeki dört kıptiyle beraber 150 şer lira üc- ret alan gene beş cellât getirmişlerdi. Ayrıca Martıtepeye 33 mezar çukuru kazılmış, isim hanesi boş bırakarak 66 hüküm özeti -bir eşi de ikâm gâhlarına asılmak için- am, 33 tabut yaptırılmış, birkaç darağa- cı kurulmuş ve toplarla kefenlik ka- put bezi tedarik edilmişti. Ne var ki, bunların ve yıkayıcı, gardiyan gibi- sinden diğer hizmet erbabının gerek- tiğinden çok fazla olduğu bilâhare anlaşılmıştı. Ölüm cezalarının infazında, mev- zuat gereğince Yüksek Adalet Diva- nı üyeleri ve Başkâtibi ile Egesel ve Yardımcıları -idam mahkümu yerine bir başkasının asılmasına mahal ver- memek için-, bir doktor -infaza sıh- hi bir mâni olup olmadığım kontrol M. B. K. Yassıada İrtibat Bürosu Bir perde indi AKİS, 25 EYLÜL 1961