12 Haziran 1961 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 34

12 Haziran 1961 tarihli Akis Dergisi Sayfa 34
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SİNEMA ZAR Acı encerenin kenarına çekili eski bir pi” koltukta soluna yaslanarak otur- muş buruşuk yüzlü ve çok zayıf ihti- yar adam, olanı biteni saklamaya ça- ışan sahte bir gülümsemeyle: — Artık yaşlandım" dedi. "Tek dostum Hardy'den sonra felç benim de sol tarafına harap etti. Şimdi gör- düğünüz gibi bu koltuğa çakılı ola- rak günlerimi pencere kenarında ge- çiriyorum. Kupkuru, ihtiyar ve felçli adamın adı Stan Laurel'di ve savaştan önceki Hollywood sinemasında şişman arka- daşı Oliver Hardy ile birlikte en bü- yük komik çiftini teşkil ediyordu. Da- ha çok Laurel-Hardy adıyla tanınan bu komik çift, yıllar yılı bütün dün- ya seyircilerini güldürmüş, fakat sa- vaşın sonlarına doğru alışık olmadık- ları bir çalışma düzeniyle karşı kar- şıya gelmeleri, filmlerinin eski tadını da beraberinde götürüvermiştir. Se- vimli ve zayıf Stanley'in dalma ba- şının belâsı olduğunu bütün film bo- yunca bıkıp usanmadan tekrarlayan şişman Oliver Hardy'nin 1957 yılı Ağustos başlarında uğradığı bir felç sonunda ani ölümü otuz yıllık ortak- lığı bozduğu gibi, Stan'i yapayalnız bırakmıştır. Filmlerinde yaşattıkla- rı tiplere gerçek hayatlarında da pek benzeyen bu komik çiftten zayıfın da- yanağı şişmanın ölümü, hem bir or- taklığın son bulmasına sebep olmuş, hem de Stan'in tekil ogüçsüzlüğünü ortaya koymuştur. Gerçekten de, bir başına kalan Stan Laurel, otuz yılı aşkın bir sine- macılık hayatından ve ikiyüz şu ka- dar filmden sonra beş parasız, sefil bir duruma düştü. Yıldızları sönen- lere karşı daima ilgisiz gazete ve der- giler, Oliver (oOHardy'nin ölümünden bir kaç satırla söz edip geçtiler. Stan Laurel'i ise, görmezliğe geldiler. Bu görmezlik, temelim sonradan olma ve uydurma efsanevi kahramanlar üze- rine bina etmiş Hollywood'un da işi- ne geliyordu. Her iki eski oyuncunun acıklı durumları, bir vakitlerin onla- milyonlar seyircilerden mış, adları etrafında yapılacak her- hangi bir hareket, reklam büroları tarafından şiddetle önlenmiştir. Ge- ride bıraktığımız hafta içinde Bos- tonlu bir ilkokul öğrencisi kızın, Stan Laurel'in durumunu öğrenip biriktirdiği tek bir dolarını gönder- dergilerine oaksetti vi eski saltanat günlerinde olduğu gibi yine günün konusu oldu. 34 İki ağın yıldızları ci Dünya Savaşından sonraki nesillerin tanımak fırsatını pek bulamadıkları bu ünlü komik çift, işe, sessiz sinemanın son yılında baş- lamış ve , gail Birds-Laurel Hardy Kodeste "yi çevirmiştir. "Kodeste”, iftin ilk usun metrajlı filmidir. Da- ha sonraki filmlerinde ortaya birbi- rini tamamlayan fakat birbirine ta- mamen zıt iki ayrı tip çıkarmışlar ve ortaklığın Hardy'nin ölümüyle bozul- masına kadar da bu iki tipi filmle- rinde sürdürmüşlerdir. Oliver Hardy alabildiğine şişman, sümük bıyıklı ve iyi yürekli bir kişiyi canlandırmış- tır. Zayıfı Stan Laurel ise, Hardy'- nin bir çeşit emir kuludur. Bütün işleri şişman düzenlemekte, Laurel de bu işlerin bozulmasında ve bir tür- lü gerçekleşmemesinde üzerine düşe- ni yapmaktadır. Sessiz sinemada bir süre oyuncu- luk ettikten sonra Hal Roach stüd- yolarında rejisörlüğe başlayan Stan Laurel, kendine göre bir espri sahi- biydi. Bir « ara, şişman Oliver Hardy'- nin başrolünü oynayacağı bir filmin rejisörlüğünü yapması istendi ve Stan filmine başladı. Fakat aksi bir tesadüf, Hardy kolundan bir kaza ese- ri yaralanıp filmi yarıda bırakınca, yatırımın selâmeti uğruna Stan, ka- meranın arkasından önüne geçti ve filmin geri kalanını hem rejisör, hem de oyuncu olarak tamamladı. Biri şiş- man öbürü zayıf, ama her halleriyle birbirlerini bütünleyen bu iki komi- ğin bir filmde gözükmeleri, seyirci ile birlikte prodüktörünün de yalan il- gisini çekti ve yıllar boyu devam ede- cek olan ortaklığın temeli böylece atılmış Oldu. Stan Laurel ile Oliver Hardy bu ilk filmlerinden sonra bir daha-tâ şişmana bir felç gelip de ölene kadar-hiç ayrılmadılar ve hep ortaklaşa çalıştılar. Bugün tam 71 yaşında olan Stan Laurel, gerçekte İngiliz asıllı bir sahi oyuncusudur ve çeşitli müzik hollerde çalıştıktan sonra girdiği Karno Sketch Company ile çıktığı bir Amerika turnesinde geri dönme- yip yerleşmiş ve oyunculuğunu bu ye- ni dünya ülkesinde sürdürmüştür. Ti- yatroya da ilgi duyan Hollywood si- nemasının Stan Laurel'i kendisine çektiği yıl 1917 dir. Stan, ilk filmi “Mud And Sand"den sonra Hal Ro- ach'a geçmiş ve bu stüdyoda oyuncu- luğu bırakarak rejisörlüğe başlamış- tır. Stan'den iki yas daha küçük şiş- man Hardy ise, doğma büyüme Ame- rikalıdır. Çocukluktan beri tek iste- diği askeri okula girmekti ama, şiş- manlığı yüzünden seçmeleri kaybet- ti. Hukuk okumak ve avukat olmak da fena sayılmaz dedi ya, onu da be- ceremedi ve önce askeri okul, sonra hukuk derken ansızın şarkıcılığı seçi- verdi ve ezeli ortağı Stan gibi o da bir tesadüf sonucu sinemaya geçti. Laurel-Hardy filmlerinde, edilirse, kendilerine özgü bir espri anlayışları olduğu görülecektir. Ya- zılı bir senaryo yerine daha çok doğ- ir espri ve oyun üzerine kurduk- ları filmlerinde her zaman bağımsız olarak çalışmışlardır. Yerine ve sıra- sına göre bütün bir dünyanın yalan- dan ilgilendiği ana konuları hicvet- mişlerdir. "Jail Birds-Laurel Hardy Kodeste"de suçlu insanlarla hapisha- neleri, "Babes in Toyland-Laurel Hardy Periler Diyarında"'da çocuklar için uydurulmuş yapma masal dünya- sını, "A Chumpat Oxford-Laurel Hardy Mektepte"de yürütülen eğitim sistemini, "Great Guns-Laurel Hardy Gönüllü"de savaşı ve "Air Raid War- dens-Laurel Hardy Pasif Korunma Memuru"nda ise savaş korkusunu hem işlemiş hem de bir güzel alaya almışlardır. Gözden düşenler Yılar yık dünyayı güldüren bu ko- mik çiftin yıldızlarının sönmesi, kendilerine tanınmış olan bağımsız çalışmanın kaldırılması ve yerine sıkı kayıtlamaların konmasıyla başlamış- tır. Prodüktör Hal Roach'un M.G. M. den ayrılması, Stan Laurel-Oliver Hardy çiftinin kötü sonunu getirmiş- tir. Her iki komik de eski stüdyola- rında yeni filmler çevirmişlerdir ama, onları iyiye götürecek bağımsız çalış- ç bilmişler ve ne eski esprilerinin se- viyesine ( erişebilmişlerdir. & Ayrıca, kendilerinden sonra daha başka ko- mikler de türemiştir. Bunların arasın- da çiftler(Cohens ve Kellys, Abbot ve Costello'lu “İki Açıkgözler!"), Üç- lüler (Marx Kardeşler) "Üç Ahpap Çavuşlar" ve sevimsiz "Üç-Palavracı- lar"), fekler (Bob Hope, Danny Kaye, Red Skelton) ve daha başkaları da vardı. Bu komik çiftlerin, üçlülerin ve teklerin her biri ayrıca yeni bir ko- medi anlayışı getiriyorlardı. Bu ka- dar çok yeni anlayış arasında Laurel Hardy komiği biraz eski kalıyor ve bağımsız çalışma imkânının ellerinden alınmasıyla da günden güne yıpranıp AKİS, 12 HAZİRAN 1961

Bu sayıdan diğer sayfalar: