18 Kasım 1960 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 21

18 Kasım 1960 tarihli Akis Dergisi Sayfa 21
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Topaloğluna, Zonguldak Valisi Ce- mal Tarlana, Adana Valisi Turhan Kapanlıya varıncaya kadar, hepsi bir aradaydı. Bilhassa, 1957 seçimle- rinden sonra Urfadaki icraatiyle ti- pik bir partizan idare amiri örneği veren Kadri Eroğan da tahliye edi- lenler arasındaydı. Erogan, Parti- zanlık konusunda İlhan Enginden hiç te geri kalmamış ve Tevfik İle- ir Urfa gezisinde, köylerden toplattığı kalabalığa D.P. taraftarı olusunu "Benim canım da, Tevfik İ- Çıkanlar ai 15.45 te Kışlanın taş merdiven- lerinden kendilerini dışarıda bek- liyenlerin kucağına tam 18 sabık Va- li attı. Bunlardan sonra D.P. İktida- rına yakın olarak tanınan gazeteci- lerden üçünün aynı merdivenlerden indikleri görüldü. Bunlar, Havadis- ten Mümtaz Faik Fenik, Zaferden Fatin Fuat ve Turhan Dilligüdi. Fe- sonra yassıkadayıf bile yemiyecegim" dedi. Dakikalar ilerledikçe (hürriyete kavuşanların sayısı da artıyordu. A- ralarında düşük B. M. Meclisi koca Başkanının oğlu Orhan Koraltan, Cumhurbaşkanlığı eski Genel Sekre- teri Munis Faik Ozansoy, Hava Kuv- vetleri eski Komutam emekli Korge- neral Tekin Arıburnu da vardı. Saat 16'da Kışlanın önünde esen bayram havasının yerini akşamın serinliği almış, ortalıkta kimseler kalmamış- tı Bu, Balmumcudan yapılan ikinci toplu tahliyeydi. İlk toplu tahliye Beler, son model pembe Opel araba- JİNEKOLOG * OPERATÖR Dr. NİHAL SİLİER Kadın Hastalıkları * Mütehassısı Muayenehane Samanpazarı Billur Han. Kat 2, No. 32 Tel; 19081 Doğum AKİS, 18 KASIM 1960 sının içinde caka ile İstanbul cadde- lerinde tur atıyordu. 14 Ekimde tah- liye edilen 31 tutuklunun hepsi de orta halliydi ve çoğu Topkapı olay- larından sanık olarak yakalanıp Bal- mumcuya götürülmüşlerdi. Geçen haftanın sonunda yapılan ikinci tah- YURTTA OLUP BİTENLER İçişleri Bakam Muharrem İhsan Kızıloğlu, bu haftanın başında salı günü Balmumcu kışlasını ziyaret e- derek izahat aldı. Kızıloğlu, Bal- mumcu tahliyelerinin devamı mese- lesini de inceledi. Son tahliye edilenlerin 13'lü Vali, liye ile Balmumcudan toplu olarak serbest o bırakılanların sayısı 105'i buldu.İçerde 200 kadar mevkuf kal- 181 partizan, 3'ü asker, 51 gazeteci, 2'si hâkim, 411 polis, 19*u tüccar veya işadamı, 6'sı memur, 4'ü de Banka- cıydı. Gülek TI - Bundan bir müddet evvel başkentliler, haftanın beş günü, ya- taklarından kalkıp ta gazetelerini ellerine aldıklarında gözlerinin şenlen- diğini hissederlerdi. O tarihlerde Ankarada hemen herkes Ulus okurda ve Ulusun baş sayfasında, günün en mühim hadisesi olarak Kasım Gülekin ekseriya smokinli, daima sırıtan bir fotoğrafı arzı endam ederdi. "Ka- sım Gülek Patagonya elçiliğinde verilen kokteyl partide bulunda", “Ka- sım Gülek Feşmekânlstan büyük elçiliğinin resepsiyonuna gitti". O ta- rihlerde, C.H.P. Genel Sekreteri bulunduğundan dolayı Ulusa el koy- muş olan Gülek daima peşinde bir fotoğrafçıyla dolaşır, elçilerle el sı- kışırken resmini çektirtip bunu gazetenin tepesine yapıştırtırdı. O ka- dar ki, elçilerden -ama, ciddi elçilerden- mürettiplere ve kavaslardan fotoğrafçılara herkese bu pek aşikar reklâm merakından gına gelmiş- ti. Sonradan Ulusu yeni Genel Sekreter İsmail Rüştü Aksal devraldı ve kendini bilen bir politikacı olarak komediye derhal son verdi. Ulus, Gülekin otuziki dişini meydana vuran resimlerinden kurtuldu ama, başkent bu nevi pozlardan kurtulamadı. Devr-i demokrasiyle bir- likte piyasaya çıkan bir politikacı tipinin birbirine tıpıtıpına eş üç ör- neğinden bir tanesi olan Osman Bölükbaşı, şimdi her sabah, partisinin organı Kudretin başsayfasının mutena bir yerinden, ekseriya smokin içinde tebessümler yağdırmaktadır. Kudretin fotoğrafçısı, artık Bö- lukbaşının "lâzım-ı gayrı müfank"ı halindedir ve üstadı ceketsiz ger- mek kabildir, onsuz asla! Ancak bugünlerde, Bölükbaşının bir büyük derdi vardır. M.B.K. ndeki son değişikliğin yapıldığı sabah başkentin mühim noktalarının emniyet altına alınması sırasında İnönünün evi birinci plânda göz önün- de tutulmuşken koca C.K.M.P. Genel Başkanının -hacim itibariyle- ikametgâhının kapısı önüne, değil otomatik tabancalı inzibat erleri, beU düdüklü bir mahalle bekçisi koymak bile hiç kimsenin hatırına gelmemiş ve işte bu, dehşetengiz lideri kahrından bitirmiştir. 21

Bu sayıdan diğer sayfalar: