GEN G1 K A Teşkilât Birleşmeğe doğru *)7 Mayıs Devriminden sonra Milli © Birlik Komitesinin ele aldığı konu lardan biri de, gençlik teşeküllerinin birleşmesiydi. Aslında bu konu yeni değildi, Yıllardan beri MilM Türk Ta- lebe Birliği-M.T.T.B- ile Türkiye Mil- 1 Talebe Federasyonu- T.M.T.F.- nun birleşmesi işi ele alınmış, her sefe- rinde de yarım kalmıştı, Ayn: gaye için çalışan bu iki teşekkülün birleş- memesi için, aslında ciddi sebeblerin mevcut olmaması gerekirdi. Bu aym- lık iki teşekkülün sık sık birbirle- riyle çatışmasına da sebeb oluyordu. Halbuki, bu iki teşekkülün birleşe- rek bir talebe teşekkülü hâline gel- mesinin sayılamayacak kadar çok faydaları olacaktı. Bir kere bölünme önlenecekti. Hedefleri ve gayeleri bir iki teşekkülün tatsız çatışmaları son bulacaktı. Ulaşılması istenilen gaye- ye birliğin verdiği güçle daha çabuk ve kolay varılabilecekti. Mil! Türk Talebe Birliği. 27 Ma- yıs en sonra kendisini en yetkili ve tek talebe teşekkülü ola- düşüklerin polis başkanlığa getirdikleri Samed - doğanın idaresindeki Türkiye Milli Talebe Federasyonu binasını da işgal etmek istemişlerdi. M.T.TB. ciler, Federasyonu Samed Güldoğandan ötürü suçlandımyor, bu teşekkülün düşüklerin elinde âlet ve oyuncak ol- duğunu ileri sürüyor, kendilerinin sa- tılmadıklarını, bütün güçlüklere, bas- kılara, zor kullanmalara rağmen di- rendiklerini söylüyorlardı. Gerçek- den durum da bö; devrinde yiğitçe karşı koymuş, baş eğmemiş, yumuşamamış, düşüklerin âleti ve maşası olmağı şiddetle red- detmiş, direnmiş, bu suretle hem kendi kişiliğini hem de temsil ettiği, başkanı bulunduğu Milli Türk Talebe Birliğinin şerefini kurtarmıştı. Bu direnmedir ki, halkoyundan müsbet not almalarını sağlamıştı. Türkiye iy Talebe Federasyo- nunda iş başka türlü cereyan etmiş- Düşüklerin in kaba a ei, Federasyondaki Atatürkçü gençlerin bir kenara Zorla itilmesini temin etmişti. Kaba kuvvetin önünde idealistlerin mücadelesi, idareyi elle- dışında da kalmış olsalar gene de mü-: cadeleye devam etmişlerdi. 27 Mayıs Federasyondan tekrar den sonra, çıkarılan Atatürkçü gençler idareyi ellerine almışlardı. Bu bakım- dan, M.T.T.B. nin Federasyonu suç laması sayılamazaı. Federasyonun başında polis zoruyla getirtilmiş bir Güldoğan varsa, Mil- Türk Talebe Birliğinin Genel Sek- reterliğinde de Hüseyin Sağıroğlu vardı. Yaşar Özdemirin gerçekten kuh- vamanca direnmesine karşılık Birli- Genel Sekreteri Hüseyin Sağır- oğlu düşük Başbakan Menderese bağ- lılık telgraflarmı yağdırıyor, D.P. baş- ları tarafından gençleri idare ile va- zifelendirilen Mümtaz rhana şeref üyeliği veriyordu. Birliğin sorumlu kişilerinin bu birbiriyle hiç bir şekild bağdaşmaz tutumları oldukça garip karşılanıyordu. Bu çeşit çatışmalar birleşme fik- rini dağıtan, gerçekleşmesine engel olan sebeplerin başında geliyordu. E- sasen birleşme fikrine eskiden beri yanaşmıyan teşekkül de M.T.T.B. idi. 1950 yılından beri bu konu Üzerinde uzun çalışmalar yapılmıştı. 1953 yı- lında iki teşekkül bir protokol . hazırlamışlardı. Birleşme fikri T. kongrelerinde e edildiği hâlde, M.T.T.B, nin kongre- lerinde kabul edilmemişti, Böylece de birleşme gerçekleşememişti. 1955 yılında yeniden ele alınan birleşme fikri ise. 6/7 Eylül olaylar üzerine yarım kalmı Son teşebbis 27 Mayısdan sonra askeri idareden gelmişti. Bu sefer ke- sin sonuca varılması için ciddi şekil- de çalışılıyordu. İlk temaslar İlk temas Milli Birlik Komitesi üye- lerinin and içme töreni dolayisiyle Ankaraya gelen T.M.T.F, mensupla- rı ile komite Üyelerinden Orhan Er- Kanlı arasında olmuştu. Erkanlı bir- leşme fikrini gençlere açmış, bunun faydalam ve hattâ zaruriliği üzerinde durmuştu. Ayrıca bir hafta sonra Ankaraya gelmelerini istemişti, An- câk, gençlerin o sıralarda imtihanla- rı vardı ve Ankaraya gelmeleri müm- kün değildi. Ne var ki, Milli Birlik Kon.itesinin bu fikri Üzerinde dura- caklardı. Arkadaşlariyle görüşecek- Ier ve herhâlde bir karara varacak- ları. Üstelik Federasyoncular o bir- leşme konusunda esasen hazırlıklıy- dılar. Kongreleri de, evvelce bu fikri kabul etmiş bulunuyordu. Asıl zorluk Birlikçilerden gelebilirdi. T.M.T.F. 2 Ağustosta birlik başkanları ile sa- hahın 2.30 una kadar siren uzun bir toplantı yaparak birleşme fikrini tar- tıştı. Sonuç olarak birleşme fikrinin kabulü kararlaştırıldı. Bu birleşme- nin esaslarını hazırlar” üzere de bir komisyon seçilerek (çalışmalara S Yayar Özdemir Bileğine kuvvetli başkan başlandı. Federasyon yönünden işler müsbete doğru gidiyordu. Bu sırada çühcü Zırhlı Tugayın Yeşilyurtta- ki kampında bir binbaşı oğlunun sün- net dliğtinlinü yapıyordu. Bu sünnet düğününde Birlikçiler ile Federas- aşar Özdemire birleşme fikrini açtılar. Yaşar Özdemir böyle bir fik- ri münakaşa etmeksizin derhal red- detti. Tatminler çıkıyordu. Gülclük Bi:likçilerden, bilhassa Baş- kan Özdemirden geliyordu. Bir müddet sonra iki teşekkülün ida recileri yeniden karşılaştılar. Hava- dis Gazetesinin protesto edildiği gün İstanbul Emni, «. Müdürü Kur, Alb. Abdülvahid Erdoğan, iki tarafın ida- recilerini mniyet Müdürlüğünde toplamıştı. Çeşitli meseleler görüşül- dükten sonra söz dönmüş dolaşmış tekrar birleşme konusuna gelmişti. Bu toplantıda .er iki taraf ta ağır bir tartışmaya girişmişlerdi. Özdemire göre Milli Türk Talebe Bir- liği ile Türkiye Mili Talebe Fede- rasyonunun birleşmesi diye bir me- sele düşünülemezdi. Olsa olsa Fede- rasyon Birliğe iltihak ederdi. Bu fik- rin temeli Milli Türk Talebe Birliği- nin mazisiydi. Bu teklifi Federasyon- cular gülümsiyerek karşıladılar. Çün- kü T.M.T.F. hâlen Türkiyenin en ge- niş teşkilâtlı, uluslararası talebe te- şekküllerince tanınmış bir talebe te- şekkülü idi, Bu işlerin hâlli yainız maziye dayanarak, onunla övünüle- rek olmazdı. Türkeşin ilgisi Birlesm> yolunda temas ve çalış- maların pek d: umud verici bir AKİS, v1 AĞUSTOS 1öçu