TİYATRO Ankara Cadı kazanı u ayın başlarında Devlet Tiyat- osu oyuncuları kendilerine ay- rılmış olan Büyük Tiyatronun arka kapısından birer ikişer girdiler. Bir kaç gün bıkmadan usanmadan, kü- me küme — toplanarak bir müddet önce vazıfesınden uzaklaştırılmış o- lan Muhsin Ertuğrul üzerin uzun uzun konuştular Ama bu ışe kimin üzüldüğü, kimin sevindiği belli ol- muyordu. Ayın ilk haftası — arkada kalırken sahneye konacak oyunların elemanları kesin olarak belli — oldu, herkes işine koyuldu, bu arada Muh- sin Ertuğrul meselesi de kapanmış sayıldı. Fakat bu ayın ikinci haftası da arkada kalırken, Devlet Tiyatrosun- da bir mesele apaçık ortaya çıkmış- lar. Bu günlerde bir zoraki misafir Devlet Tiyatrosu koridorlarında do- laşmaktadır. Bu zoraki misafir Muh- sin Ertuğrulun âdeta kapı dışarı e- dilmesiyle ıçerı sızıvermış olan "ba- kanlık perısı dir. Bu "bakanlık pe- nin hangi saatlerde, nerde bu- lunduğunu kimse bilmemektedir. Herkes tetiktedir. Milk Eğitim Ba- kam Celâl Yardımcının Devlet Ti- yatrosuna bir tezkere göndermesin- den sonra kapıcısından başrejisörü- ne kadar herkes, bakanlık temposu- na ayak uydurmıya çalışmaktadır. İşin aslına bakılırsa, — Bakanlık Devlet Tiyatrosuna artık doğrudan dogruya el atmıştır. Bizzat Yardım- ürk Tiyatrosunu kalkın- dırmıya azmetmıştır Bunun için de, Devlet Tiyatrosu oyunculariyle gö- rüşmüş, onlara "mesut yuvalarım inşa edebilecekleri bır arsa" vaade t - mistir. Böylece, "arsalı , oyuncular" daha verimli çalışacaklar ve bu ar- saların tevziinden sonra milli tiyat- ro kurulacaktır! , Bütün bunlara rağmen — Devlet Tiyatrosu Muhsin — Ertuğrulsuz iki hafta geçirdikten sonra, cadı kaza- nına dönmüştür. Bilhassa — Muhsin Ertuğrulu tutan oyunculardan, "ba- kanlık perısı içeri girer girmez ku- sur, güven uzaklaşıp ğitmiştir. Ti- yatro korıdorlarmda bilhassa his- sedilen ava, oyuncuların çoğu- nu ürkü t müş, herke birbirinden şuphelenmıye başlamıştır. İşte muteber Zafer Gazetesinin, "Devlet Tıyatrosn asıl şimdi tiyat- ro oluyor dediği Devlet Tiyatrosu, bu mevsim provalarına bu hava çinde başlamıştır. imdi bütün — tiyatroseverler 1 Ekimde perdelerini açacak — olan Devlet Tiyatrosunda sahneye kona- cak oyunları merakla — beklemekte- ir. Bu arada Devlet Tiyatrosunun; genel olarak iyi oyunlarla sahnele- rini açtığı söylenebilir. Bilhassa -Bü- yük Tiyatroda sahneye konacak 0- lan Arthur Miller'in "The Crucible - Cadı Kazanı" dikkati çekmekte- "Cadı Kazanı" 1959 yılında Bro- adway de göründüğü zaman birçok müne Amerikan tıyatrosunun yeni bır yön kazandığı fikri üzerin- de birleşmiş gibiydi. Miller aşağı yukarı tarihi bir dram yazmış, fa- kat bir yandan da Salem denen bir bölgede geçen bu dramın günümüz cemıyetı ile olan alâkasını — belirt- mişt Salem i, halkın dediğine Köre ca- dılar kaplamıştır. Dinine bağlı halk, büyük bir korkuya kapılmıştır Her— kes bu cadıların bir ân önce bulu- nup ortaya çıkarılmasını, böylelik- le şeytanların uzaklaştırılarak Sa- lem'in tekrar Tanrının sükünuna ka- vuşmasını istemektedir. En büyük Yıldız Kenter İlk adım yargıçlar gelmiş, adı cadıya çıkmış birtakım kadınları yargılamıya, hat- tâ ölüme mahküm etmiye başlamış- lardır. Miller, fantastik gıbı gorunebıle- cek bu cadı avını, dört perde bo; ca usta bir gerçekçılık ıçınde sü- rüp götürmektedir. undaki g ginlik devamlı olarak seyirciye du- yurulmaktadır. Bu gerginliği, — Mil- ler'e has olan trajik kandırma gü- cünde aramak yanlış olmaz. "Cadı Kazanı" nı Cüneyt Gökçer sahneye koymaktadır. Böyle kala- balık, güçlü bir oyunu sahneye ge- tırırken göstereceği ustalık Cüneyt Gökçerin re_ıısorluk alanındaki yet- kisini artık tam mânasiyle ortaya koyacaktır. Herhalde bunu —kendisi de hissetmiş olmalı ki, oyundaki ro- lünü bir başkasına bırakmış ve Dev- let Tıyatrosunun belli başlı oyuncu- larını kendi kadrosunda toplamıştır Bu rollerde Nuri Altınok, Muaz zez Kurdoğlu ve Halük Kurdoglu oynamaktadırlar "Ye değirmen dönerdi" te yandan Küçük — Tiyatro da yeni bir yerli oyuna hazırlan- maktadır. Tanınmış hıkayeci Haldun Taner artık iyiden iyiye oyun zarlığı alanım seçmıştır Taner, bu yıl da, geçen yılın ışardakıler inden sonra "Ve Değirmen Dönerdi" ile seyirci karşısına çıkma tadır. "Ve Değirmen Dönerdi" herhan- gi bir cemiyet meselesini incelemi- yen, oldukça fantastik bir oyundur. Bir sanatçının, bir ressamın haya- linde kurduğu hayat tarzı ile, ev- lenince karşılaştığı hayat tarzı ara- sındaki aykırılıgı ele almakta — ve burdan bir edı doğmaktadır. Haldun Tane r komediyi ortaya çı- karabilmek için aile hayatım gülünç yönünden yakalamak istemiştir. Oyunu Ziya Demirel sahneye koy- maktadır Başlıca rolleri Ahmet E- vintan, Meliha Ara, Çetin Köroğlu, Tijen Par, Ümran Uzman, Jale Üz- man ve Zıya Demirel oynamaktadlr ' Kazanı gibi "Ve Değir- men nin de merakla bek- lendiği soylen ebilir. Aşağı yuk oyundan son! edebiyatın otekı dal- larında ısım yapmış yazarların ti- yatro alanında da bir varlık göste- rip gösteremiyecekleri — anlaşılacak- tır. Çünkü Haldun Taner' iyi bir hi- u oyunu, sahneye ko- na "Baldan tatlı" da Tiyatrosu da ilgi çekici bir O oyuna sahne olacaktır. İngi- lizlerin genç yazan John Osbpmun "Look Back in Anger . Geriye Kıza- rak Bak" adlı oyunu Yıldız Kenter -sabık Akçan- tarafından hazırlan- maktadır. İngilterenin ınsanlara kızgın genç — yazarının bu ikinc oyunu, memleketinde büyük bır gürültü koparma star. Gençliğin umutsuz vs boş bulduğu dünyaya karşı davranı- şım ele alan oyun, tekn akımın- dan hiç de doyurucu değildir. Buna rağmen iyi bir edebiyatçı olan ya- zar, gençliğinde duyduğu sıkıntıları son derece tesirli bir söyleyişle sah- neye aktarmıştır ki, seyirci bu ara- da oyun tekniğini düşünememekte- dir Ote yandan, Devlet Tiyatrosu- nun başarılı Oyuncusu Yıldız Kenter bu oyunla rejisör olarak da sahnede görünmektedir. Kendisiyle — birlikte Müşfik Kenter ve Şükran Güngör oyunda rol almışlardır. Ve "Hırsız" U çüncü Tiyatro, "Hırsız" adlı su- n bir komedi ile seyirci kar- şısına çıkacaktır. "Hırsız" adına ya- kışır bir şekilde, iktidara muhalefe- ti sabit bir yazarın yerini kapmıştır. Ertuğrul İlginin sahneye — koyduğu bu oyunun bilhassa Devlet Tiyatro- 31