madiğim pek anlayamadılar ama, eee, "new look diplomasi" işte buy- du! Rahmi Ergile iş Fakat bazı yabancı gazeteciler top- lantıdan geç haberdar oldular. Bu yüzden ancak toplantı — dağılırken Lâlezara büyük bir gürültü içinde daldılar. Zorlu onları kendi dairesin- de ayrıca kabul etti. Fakat arkadan İngiliz Daily Mail'de — Zorlunun ağ- zından, düşünülebilecek beyanatların en munasebetsızı çıktı ngiliz gaze- tecisi Zorlunun ne Türkiyenin Iraka gönüllü gonderebılecegını söy- ledıgını iddia edıyordu Yazıda bu ne- viden daha bir sürü ipe sapa gelmez, dıplomasıyle alâkası bulunmayan sözler vardı. Ankara savcısı Rahmi Ergil vasıtasiyle Daily Mail'e tekzip gönderilemeyeceğinden Dışişleri Ba- kanlığı bir tebliğ yayınlayarak pek de açık olmayan bir yalanlama yap- tı. Ama haber, tabii batılı çevrelerde yayıldı. Tahmin olunabileceği gibi de müsbet karşılanmadı. , doğrusu istenilirse hâdiseler karşı- sındaki tutumumuz gerektiği gibi ol- madı. Hariciyenin hâdiselere teşhis koymamış olması, beyanlarda bulunulması, mesi ve iyi düşünülüp taşınılmadan kararlar alınması dışarda — müsbet FAZİLETİ ler, maniler sayarlar. Onları teker teker bertaraf etmeye çalışırlar. Halbuki bir idarede o frenler işledi mi, hiç kimse çıkıp ta iş başında- kilerin bacaklarını ve kollarını gövdesinden ayırmak gibi merak- lara kendisini kaptırmaz. Frenli idarelerde atılan en sert madde e- zik domates ile çürük yumurta- dır. Bir Muhalefetin mevcudiyeti, Ur İktidarın seçımle değişmesi ih- timalinin yüreklerde yer bulması ne büyük nimettir, şimdi — öteki dünyaya gidilse de seçim ustadı Nuri Saide bir sorulsa. Bir seçim yaparsın, onda öyle marifetler gösterirsin ki halk nasıl rey ve- rirse versin sen yerini muhafaza edersin. Nitekim Nuri Said seneler senesi yerini öyle muhafaza etmiş- tir. Ama zannedersin ki halk bu oyunun farkında değildir, feci şe- kilde yanılırsın. İktidarın secimle değişmeyeceği — inancı — şikâyetçi halkta yerleşti mi, insan kendisine cehennemin bütün zebanılerını mu- hafız yapsa mukadd "kırk katır kırk satır mı,?" maliyle kar- şılaşmaktan kendısını kurtaramaz. Memlekete hizmet! Hangi hiz- met, lütfen söyler misiniz? İşte, parçalandıktan sonra Nuri Saidin geride bıraktığı Irak. Petrolün sagladıgı bütün imkânlara, ele ge- çen yüz milyonlarla altına rağmen AKİS, 26 TEMMUZ 1958 ORTA DOĞU HADİSELERİ Lübnanlı âsiler Hedefi olmayan akislere yol açtı. Değişen hareket hakikaten bu haftanın başında Associated Press ajansının Was- iki baraj, üç köprü, fakat çok zen- gin bir "mesut azınlık" ile çok se- fil bir "bedbaht çoğunluk". Ne ö- vünülecek netice, değil mi? Mille- tinin rahmeti değil, bütün laneti Nuri Saidle beraber olacaktır. Ama Bağdatta oynanan traje— di pek az kimsenin gözünü aça- caktır. Zira herkes kendisini bek- leyen akıbete daha evvel uğramış olanların "bir küçük ihmal" yü- zünden uğradığına — samimiyetle kanidir ve inanmaktadır ki kendi- si o "bir küçük ihmal"i yapmıya- caktır. Nitekim Nuri Said de aynı kanaatte değil miydi ve kurduğu sistemin sonuna kadar işliyece- ğinden şüphe mi ediyordu? Kral Farukun başına gelenleri Kral Farukun o "bir küçük ihmal"ine vermemiş iniydi? O "bir küçük ihmal" yok mu? Ondan yakasını sıyrılanlar sadece ve sadece -bazı kimselerin duda larında tebessüm de uyandırsa- b tık devlet adamları kadar akıllı davrananlar ve demokratik usulle- ri samimiyetle benimsiyenlerdir. Böyle hareket edenler iktidardan Muhalefete geçerler ve gene Ta- rih şahittir, milletleri tarafından baş tacı edilirler, en şaşaalı gün- lerinde görme edikleri sevgiyi, iti- barı, hürmeti Ö ise, geçe geçe bu dünyadan ötekine geçerler Chamoun! hington'dan verdiği bir haber baş- kentte tepki yarattı. göre Dulles ve Lloyd, yaptıkları görüşme- de, "Türkiye gibi sinirli ve pervasız müttefik" lerıne sükünet tavsiye et- mişlerdir. Bu haber gayri ihtiyari, İnönünün bundan birkaç sene evvel bir dış politika tuttumu — mevzuunda Meclisde Fatin Rüştü Zorluya yaptı- ğı şu ihtarı hatırlattı: Sergüzeştçi bir politika takip edenler bizzat ken- di müttefiklerine —endişe — verirler! Kraldan fazla kral taraftarı eda ta- kınmak, anlaşılan bu neticeyi doğur- muştur Zira bu hafta Amerika, bizim ve Bağdat Paktı müttefiklerimizin “gangster" dediğimiz Irak asilerini -aslında bunlar batı taraftan politi- kadan çok bu politikayı — maalesef şahsında temsil eden Nuri Said Pa- şanın tefessüh etmiş idaresine kar- şı ayaklanmışlardır- tanımak yolun- dadır. Yeni Bağdat hükümeti ,de ba- tılıların endişelerini dağıtmak için elinden gele ıyapmak dır Ingılte sebetlerınde Washington ve ları, realizmin — oralarda kısa süreli bir gabubetten sonra yeniden ortaya çıkması neticesidir. Aynı şekilde, Lübnanda önümüzdeki hafta içinde yapılacak Cumhurbaşkanı — seçimin- e -Cumhu rbaşkanını Parlamento se- çecektır— Chamoun'un yerine Gene- 1 Şahabın seçılmesı kuvvetle muh- meldir. O zaman ayaklanma se- beplerinden biri ortadan kalkacak ve Lübnan hâdiselerine daha makül, daha soğukkanlı ve hepsinden mü- himi daha —devamlı bir hal çaresi bulmak kabil olacaktır. Amerikan Hükümetinin Orta Doğu politikasını pek yakında ciddi bir revizyona ta- 9