İKTİSADİ VE MALİ SAHADA Kopacağı yerde günden güne Ayaklarına kara sular inenlerin itibare alınmazsa dondurulan fiyat- lar piyasada aşağıdaki tesirleri ya- ratacaktır" formülünü tercih etmek- tedir. Götürü fîyat teshillerinin tesirle- ri şunlardır a) Likidite bollugu ve aşırı talep yüzünden fiyatları düşürülen malların istihlâki artmış, erimiş ve bu mallar için -iktidarın mesut kuyrukları- mey* dana gelmişt Yoklar ve kuyruklarla birlikte mallar karaborsaya intikal etmiş ve fiyatlar eskısınden daha yük- sek seviyeye çıkm Birçok firmaların faalıyetlerı ak- samakta, istihsal düşmektedir. Bu yuzden milli ekonomi Zarar görmüştür. Meselâ hususi sektör tekstil sanayiinde, zaten — düşük olan işgal derecesi daha da düş- müş, istihsal, fiyatı uygun ma- mullere yonelmış, bazı mamuller- de darlık meydana gelmiştir. Evvelki yıllarda, zirai istihsalde görülen hızlı — artışlar -diğer â- mıller arasında- isabetli bir fiyat destekleme politikası sayesinde elde edilmiştir. Hâlen tesbit edi- len fiyatlar, bilvasıta müstahsile de intikal edecek, önümüzdeki se- ne 1st1hsahn azalmasına sebep o- labilecekt Muhtelif maddeler arasında fi- yat muadeleti nazarı itibare alınma- dığı cihetle, fiyatları tesbit edilemi- yen mal ve mamullerin, -nitekim tif- tik ve yapağı Fya[ının tesbit edil- memiş bulunması- yünlü sanayide, el tezgâhlarında ve halt sanayiinde g B © No a. eej istihsali durdurmuştur. İşte, hayat pahalılıgının yuku al- tında her geçen n daha fazla ezi- len dar gelirli mustehlık kütlelerin- de ümitler uyandıran ve çok geçme- den de sukutu hayale uğratan iki yıllık Milli Korunma tatbikatının bi- 20 lânçosu bundan ibarettir: Toklar ve kuyruklar artmış, fiyat yükselme- leri durmamıştır. İstihlâk faaliyeti- istikamet değiştir- n daha uzun vadeli mahzurların tesırlerı de yavaş yavaş kendini — hissettirmeye başlamıştır Yapılacak iş ortadadır: Bir an evvel iktisadi tedbirler alınmalı ve "Milli Korunma' tahditlerine ihtiyaç hisse- dilmeyecek şartların tekevvünü" te- mı_n edilmelidir. "Ancak bu suretle, ilâ Korunma Rejimi kalkacak ve ticaret ve ekonomımız normal niza- ma kavuşa caktır en Mili Korunma tatbika- tından bir iftihar hissesi çıkartamı- yan iktidar da, Menderes V. Hükü- metinin programında ve 1958 butçe— Si konuşmalarında bu görüşü ben semiştir a bu — benimseyiş lafta kalmış, vaadler sahneye konmamış- tır. Bazı müjdelerle ortaya çıkması beklenen- Tıc aret Bakabı da herhal- de, bir iki erakende tedbirin yanın- da bu vaadlerı tekrarlıyacaktır Gel- gelelim bizim mle etımızde dahi, -sekiz yıldır ğun l enflas n şampi onlu- yapanl nu 180 dereceli bır dö- nuş yapabılmesı sanıldığından çok ha zordur. Bu sebeple halen bu aadlere 1nananlar1n sayısı bir hay 11 azalmıştır. Hattâ emleketımıze yapılacak bir yardımla ilgili olarak Hükümetimizle temaslarda bulunan Avrupa İktisadi İşbirliği Teşkilâtı ve Para Fonu heyetleri bile, vaadle- re dudak bükmekte ve icraata inti- zar etmektedir Dış Ticaret Türkiye kredi açıyor! dalar Birliği raporunda. — Doğu Almanya ile olan ticari müna- sebetlere oldukça mühim bir yer ay- rılmıştır. Rapora göre Doğu — Alman- uzayan kuyruklardan biri müreffeh — Türkiyesi ya ile olan ticari mübadeleler iyi yü- rümemektedir. Bu memleket, Türk ithalâtçılarının önüne bir sürü müş- kül çıkartmaktadır. Faturaların ve- rilmesi için bir takım — müddetlerin tâyini, bu müddetlerin dışında fatu- ra verilmemesi, faturaların — hazır- lanması için sirkülerin 15 gün tem- didi, bu müşküllerden bazılarıdır. Se- beplerı ne olursa olsun, bu aşırı bü- rokrasi örnekleri iyi bır hava yarat- mamaktadır. Maamafih ticaretin gelişmesi i- çin rastlanan büyük güçlükler ikti- sadi mahiyettedir. Bu memlekete ci- lan ihracatımız, Odalar — Birliğinin tabiriyle "maalesef çelişmemekte- dir". Doğu Almanyaya yapılan baş- lıca ihracat umumiyetle tütünde top- lanmaktadır. Halbuki tütün dolar getiren başlıca ihracat — malımızdır.. İhracatın azlığı tabiidir ki mübade- le imkânlarını daraltmaktadır. Fatin Rüştü Zorlunun iftiharla — söylediği, Demir Perde gerisi memleketlerden ticaretin azalmasının başlıca sebebi budur. Fakat Doğu Almanya ile o- lan ticari münasebetlerimizin — çok daha garip bir tarafı vardır. Zira 31 Mart tarihine kadar bu memle- kete açtığımız akreditiflerden 25 milyon doları henüz Türkiyeye gel- memiştir. Bu suretle, üç sene zarfın- da 75 milyon dolarlık bir mübadelen de Doğu Almanyaya 25 milyon kre- di açmış bulunuyoruz! Dış ticareti mizin bugünkü —hali — düşünülürse doğrusu bu bizim için büyük bir ho- vardalıktır. İlgili çevreler 1958 so- nuna kadar bütün siparişler gerçek- leşmezse anlaşmanın feshini düşün- mektedirler. Gelgelelim, siparişlerin niçin ifa edılmedıgı bır türlü öğrenilmemiştir. uma günü toplanan delegeler, her halde bu sualin de cevabım bılmek istiyeceklerdir. AKİS, 26 TEMMUZ 1958