BASIN Bravo Kalafat ! evlet Bakanı Emin Kalafat Demokrat İzmir leyhinde dava açmak C. Savcılığı tarafından len muvafakati vermemiştir. Ba- his Mmevzuu olan yazı sayfa çıkmaktayız" başlığını ta- şımaktaydı. Yazıyı tetkik eden Emin Kalafat böyle bir yazı dola- yısıyla bir ü mensubunun tihfaf u uyanacağı, hakarete uğrayacağı 1ddıalar1m yersız bul- aten eğer bi kan, kelımelerı dikkatle bir tenkit yazısıyla küçük cekse vay onun Bakanlı min Kalafat polltikacıları hakkın- da yazılanların değil, kendi hare- ketlerinin küçültüp büyülteceğini için asla politik bir hareket sayıl- mıyacağını göz önünde tutmuştur. Bravo! bu, İzmir savcılığını acık- lı bır duruma sokmuştur Haki- katen savcılık, tamamiyle usulsüz olarak Demokrat Izmırın 12.10.956 tarihini taşıyan o nüshasında top- lattırılmasını talep etmiş, 2. Sulh eza Hakimliğ ıne vekaleten 1 karar almıştı. lattırılmıştı. Şımdı, kararını kaldır- mış ve gazeteleri iade etmiştir. Ne var ki, tarihli gazetedir. tarihinde satma mu? Olmayacağı içindir ki kanun vazır gazeteyi meselâ keresteden farklı tutmuş ve ihtiyati tedbir o- lanak 1k1ncın1n müsaderesine ce- vaz verdiği halde telâfisi gayrı kabil zarar iras ettiğinden birinci- si hakkında böyle bir hüküm koy- mamıştır. Kanunda gazetelerin ükümden evvel toplattırılmasına imkân verecek hiçbir madde, ama hiçbir ma ulunmadığı halde savcı böyle bir talepte na- sıl bulunmuş, sayın hakim böyle i almıştır? Şimdi hâdisenin mesulleri bunun hesabı- nı başka ve yüksek hakimler, ö- nünde vereceklerdir. Zira Demok- rat İzmir bir tazminat davası aç- mış bulunmaktadır. Toplatma kararlarının sade u- sulsuzlugu ğ aynı zamanda mantıksızlığı "Kalafat hâdisesi" n- de açıkça ortaya çıkmıştır. iade edilen 12.10.1956 Bunları 20 seltmek için tek yol budur. Tahsil mecburiyeti, şu veya bu.. Bunlar gü- lünç tahditlerdir. Gazeteci bu tahdit— ler sonunda kalifiye olmaz. zete- leri ve mecmuaları müessese hahne getirebiliyor. musunuz? — Türkiyede "seviyeli " © gelişmek İmkânını bulabilecektir. Bugünkü İk- tidarın a sapması ihtimali pek azdır. Ama önümüzdeki ilk Iktıdarın ilk işinin bu olacağı tahmin edili Reklâmcılıkta politika önümüzdeki İktidarın bir ikinci meselesi mutlaka ve mutla- ka ilân meselesini sıyası tesırlerden kurtarmak olm ilânı, hem hususısını Resmi ilân işi, senelerden beri umumi efkârın dik- kat nazarlarım üzerinde toplamak- tadır. Bu bakımdan onun hakkında söylenecek, . bilinmeyen pek az şey kaçmasını Hususi ilânın siyasi tesirlerden ma- sun bulunmadıgımn pek çok delili ol- duğ ibi bu tesirlerin bir takım 1lancılık şirketleri vasıtasıyla kendi- sini hissettirdiği de meslekten olan hiç kimsenin meçhulü değildir. Bu şirketler, bir b kalemun — ustalığıyla iki Iktıdarda 'yeni İktidar"a uymak aharetini göstermiştir. Ama önü- müzdeki ilk değişiklikte aynı ustalı- ği gösteremiyeceklerinden min olmalıdır. İstedikleri gazeteleri eslemek; istemediklerinin, İktidar- ca hoşa gitmeyenlerin musluklarım kapatmak elbette ki üzerinde ehem- miyetle durulacak bir meseledir ve basın hürriyetini gerçekleştirmek is- teyen bir yeni zihniyetin bunu mese- lelerinin ön plânına alacağından şüp- he edilmemelidir. Bizdeki durum hakkında bir misal vermek pek basittir. İlan şirketleriy- le -bunların ekserisi birbirine bağlı- dır- arası iyi olmayan Cihad aban hususi ilânlar damlamıştır. Cihad Ba- b ayrılmaz musluk- lar alabildiğine açılmıştır. Bunun de- lili, gazetenin dünkü ve bugünkü sü- tunlarıdır Aynı şekilde, hissi ye- Ti sebeblerin rol oynadığı halleri de saymak mümkündür. Ba- i "İktida- organlarına ilan itmesini önlemek İi çok satsalar dahı— nasıl çırpmdıkları bı— inme Bu hafta zarfında Muhalefet çev- relerinde meselenin münakaşası de- iyordu. Bir İktidar degışıkh— ğinde bu şirketlerin İktidar - Mu- halefet farkım o defa yeni lktıdar le- hinde devanı ettirterek — mevkilerini muhafaza ımkanları elbette mevcut- tur. Ama böyle bir ihtimal, önümüz deki Iktıdarın eski İkt ıdarların zıh— niyetini taşıması halinde gerçekleşe- bilir. Buna ise, bütün kuvvetleriyle mani olacak pek çok kimse vardır. asın, her sahada farklı muamele- ye son verildiği takdirde "müstakil" sıfatım hak edebilir. Toplantılar Sorulmayan sual Geçen haftanın sonunda İstanbul- da Park Otelin pavyon kısmın- da, üzerlerinde beyaz örtüler bulunan kuçuk masalar dizi halinde sıralan- başında oturanlar lantısı tertip etmeye Trıza göstermiş- i toplantının bir hususiyeti vardı: Bu sefer sadece gazete sahip İstanbuldaki basın toplantısından görünüş Türkiyede gazeteci mi kalmadı ? AKİS, 12 OCAK 1957