12 Mart 1955 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 24

Korgeneral Ekrem Baydar Eşikten döndü Hastahaneler a ameliyat am dikişe gelmişti ki, şehi cereyanı birden bıre kesılıverdı ve ameliyat salonu karanlığa müldü. Kadınlardan biri çığlık attı, etrafı ani- de panik kapladı. Hasta, amelıyat ma- sasında kendınden geçmiş yatıyordu. Kapının önünde, akrabaları birikmiş- lerdi. Her tarafta 'büyük bır telaş hü- kum sürüyordu. Kalın bir s — Lamba bulun!" dedı Lâmba yokta. Aynı ses mum is- tedi. O da mevcut değıldı Ameliyat salonu hâlâ kapkaranlıktı ve bütün kafalardan ayn esler çıkıyordu. Bır tek - kişi ğukkanlılığını muhafaz:; ediyordu: Operator Derhal cebınden çakmağım imdi titrek ve ha- Şim lif b ışık etrafı aydmlatıyordu Dok- akmağı — yanındakilerden — birine verdı ve dıkışe devam etti. Ne bir lâmba, ne u bulunabilmişti. Ameliyat salonunda en ufak tertibat yok Hadise geçen haftanın ortasında Ankarada Selanik caddesi üzerindeki Yenişehir Sağlık Yurdunda cereyan ediyordu. Masada yatan hastanın adı Korgeneral Ekrem Baydar, operatö- rünkü Dr. Kâmil Sokollu idi Emekli korgeneral Ekrem Baydar gün akşam üzeri rahatsızlanmıştı Sancısı vardı. Evde bir müddet, çer" diye oyalanmışlar, sonra kalp zannetmışler, fakat akşama kadar geç- meyinc Pamiri çağırt- mak luzumunu hıssetmışlerdı Dr. Zeki H , hastayı yoklar yoklamaz teşhisini koymuşt Bağırsak düğüm- lenmesi vak'asile karşı karşıya bulu- nuluyordu Bir tek çarı ardı derhal ameliyat. Yoksa, kangren labilirdi. Akşamın bu saatinde, ameliyatı 24 kim yapacaktı, nerede yapacaktı? Akla gelen ilk İi n kuvvetli operatörün ısmı oldu: Dr Kamıl Sokollu. Derhal evıne telefon edildi. Dr. Kâmil Sokollu, ırma vekili Yümni Üresinin evınde yemekteydi. müracaat dildi, vak'a anlatıldı Acıl müdahaleye luzum vardı. Dr. ollu hemen geleceğini bildirdi. Amelıyat Yenişe- hir Sağlık Yurdunda yapılacak Bu yurt, Anka en tanınmış husust hastahanesi ıdı Hasta derhal oraya kaldırıldı. Biraz sonra da Dr. Kâmil Sokollu geldı Ameliyat salonu hazırlanmıştı. E Korgeneral Ekrem Baydar masaya ya— tırıldı. Operatör kamını açtı. Hakika- ten fıtık ve barsak düğümlenmesi var- dı. Müdahale edilmemiş bulunulsaydı, korgeneralin hayatı tehlikeye gire- cekti. Dr. Kâmil Sokollunun mahir elleri çalışmaya başladı. Biraz sonra, arıza düzeltilmişti. Operatör müdaha- lesini tamamlamıştı. Şimdi karnı ka- pamak dıkmek gerekıyordu Doktor, iğneyi eline aldı ve dikmeye başladı, İşte bu sırada elektrikler evvelâ ha- fifledi. Biraz sonra da tamamile kesil- di. Karanlıkta kalınmıştı. Vaziyet ha- kikaten — korkunçtu, Dr. Kâmil Sokollunun çakmağı bu sırada yandı. Koc: e çok pahalı- Sağlık yur- dunda lamba bile yoktu. Korgeneralin yeğeni, aşağı yukarı bir kilometre me- safede bulunan Ankara Kolejine koş- tu. Türkân Baydar orada müdür mua- vini idi. Büyük bir telaş içerisinde ev- velâ kapıcıyı,, sonra hademeleri uyan- dırdı. ahtan mektepte karpit lâm baları me cuttu. Genç kız onlardan birini yakaladıgı gibi tekrar Sağl Yurduna döni lâmba yakıldı ve biraz aydınlıga kavuş uldu. Bu sırada bir kaç da mum temin edılebılmıştı Telâş, hastahanenin sadece ameli- yathanesinde değil, hemen her odasın- da biraz daha az şekilde devam edi- yordu Karanlıkta kalmak hastaların aplarını bozmuştu. Bu nasıl Sağlık Yurdu İdi? Bir cereyan kesilmesi dahi hesaba katılmamış mıydı? Muhtelif odalardan endişeli sesler geliyordu. Korgeneralin kız kardeşi ile akrabaları ise hastadan artık tamamile ümidlerini kesmişlerdi. Ekrem Bay- , bir elektrik kontağı yüzünden kurtarılamayacaktı. Hepsi bir kenarda ağlaşıyorlardı. Tabit Bu esnada Dr. Kâmil Sokollu, bit- kin bir halde ameliyathanenin kapı- sında göründü. Elleri titriyordu. Bir sigara yakıp, hemen orada bulduğu is- kemlenin üzerine adeta çöktü. Has- tasının hayatını kurtarmıştı. Emekli Korgeneral Ekrem Baydar biraz sonra, gözlerini yeniden açıyor- du. Laubalilik şaheseri B ilhassa hususi zın, hastahanelerimizin durumu hakkında işte bir misal... Bir misal ki, eğer operatörün meharetı bulunma- saydı mutlaka facia ile nihayete ere- cekti. Bu müesseseler kontrolden geç- mez mi, Sağlık vekâleti acaba böyle bir Vazife ve Mmesuliyet taşımaz mı? İşin en acı tarafı şudur ki, Yenişehir Sağlık Yurdunda elektrik cereyanı ke- sıldıgı takdırde ışık verecek tertibat n böyle bir mecburi- yet koymaktadır Fakat işlememekte- dir, ihmalin bundan daha acısı, lauba- Tiliğin bundan daha büyüğü olur mu" Kanun o tertibatı süs olarak mı şart koşmaktadır" insanların hayatlarıyla, hem de Türkiyenin en göz önündeki şehrinde, Ankarada, başkentte, üstelik başkentın de göbeğinde oynayan bir Sağlık Yurdu kontrolden böylesine kaçarsa öteki hususi muesseselerın ha- Tini bir göz önüne getiriniz. Ayrıca müesseseler, yatmak mecburıyetınde bulunan hastalardan -resmi hastaha- nelerdeki izdiham hiç, kimsenin meç- hulü değildir- dünya kadar para al- makta, muhtelif isimler altında mas- raflar faturalarda yer bulmaktadır. sağlık yurtlarımı- Dr. Kâmil Sokollu Karanlıkta vuruşanlar AKİS, 12 MART1956