26 Şubat 1955 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 25

26 Şubat 1955 tarihli Akis Dergisi Sayfa 25
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Çinin yardımına koşmayacak mıydı? Foster Dulles açıkca "koşacaktır" de- medi. Fakat lafların hakiki manasını anlayanlar "koşmalıdır" — dediğini ko- layca farkettiler. Amerika Hariciye na- zırı soruyordu Ouemoy ve Matsu adalarının Kızıl Çinin eline geçmesi- nin barışa hizmeti ne olacaktır?" Koca bit hiç Zira hakikaten bu adalarda komünist hâkimiyetinin kurulması sa- dece Formoza ile Pescadore adalarının müdafaası zımmında taahhüd altınday- dı. Kıyılara yakın küçük adalarla bir kalı bulunduğunu bizzat Kızıl Çin be- yan etmişti. O halde, meselâ Ouemoy veya Matsu'ya müteveccih bir hareket pek âlâ FFormoza ve Pescadore'lara müteveccih sayılabilir, -Amerika da harekete geçebilirdi. Zira başka bir mesele vardı ki o da son derece mü- himdi. Komünist Çının kaydettiği iler- lemeler bütün Uzak Doğuda akisler uyandırıyordu. Batılılar Hindiçini me- selesinde gerilemişlerdi. Şimdi, komü- nistlerin ormozanın burnu dibine yaklaşmasına müsaade olunduğu tak- dirde Moskova yeni bir zafer kazanmış sayılacaktı. n ise isleri nereye kadar götüreceği belli değildi. Ameri- ka, Uzak Doğuda Batıya güvenen kim- seleri hayal kırıklığına uğratmamalıy- dı. Zira Moskova Kızıl Çini, komüniz- mi Uzak Doğuda yaymak için âlet ola- rak kullanıyordu. Buna müsaade caiz değildi. Londrada telaş A merika Dışişleri vekilinin sözleri, en büyük akisleri ne Pekinde, ne Formozanın başkenti Taipeh'te, ne de Moskovada yaptı. Fakat Londranın si- yasi çevreleri sanki yerinden oynadı. Muhafazakâr hükümet ve Sir Anthony Eden Amerikanın Formoza ve Pescado- re'ları koruma kararım tasvip etmiş, hattâ bu yüzden Avam kamarasında işçilerin acı hücumlarına uğramıştı. Bilhassa Bevan'ın gurubu hükümeti fena halde hırpalıyordu. İşçi gurubun- dan 104 mebus daha pek kısa bir zaman evvel Dört Büyüklerin toplan- masını hükümetten talep etmek üzere bir teklif imzalamıştı. Bu, Bevan gurubunun attığı bır ileri — adımdı. Muhafazakâr hükü Pekin ve Londra hükümetleri arasında mevcut anlayış yavaş yavaş yerini an- laşmazlığa bırakıyordu. Hakikaten kı- zıllar İngiltere hükümetinin aldığı ka- rardan hiç memnun değillerdi. Düşü- nülmeli ki bu sadece Formoza ve Pes- cadore'ların müdafaası bahsinde.. İşte, John Foster Dulles'in nutku bu sırada geldi ve Thames kıyılarında müthiş gürültü uyandırdı. Formoza" yı müdafaa iyi. Hadi, Pescadore'lar için de bir zaruretin bulundugu farzedilsin. ma, Ouemoy ile Matsu ne oluyordu? Yoksa Âmerikan hükümetinin üzerin- de en ziyade durduğu mesele Formo- Ateş Kes'in — temini değil merikan — politikasının dış cephesi arkasında başka niyetler AKİS, 26 ŞUBAT 1955 mi gizliydi? Meselâ Kızıl Çin ile mut- laka bir harbe tutuşmak gibi... Muha- fazakâr hükümet hakikaten müşkül bir mevkideydi. İşçi muhalefetine kar- -1 kendisini, Formoza'nın müdafaası- nın bir zaruret olduğunu söyleyerek müdafaa etmişti. Halbuki şimdi John Foster Dulles, Amerikanın başka ada- lara taarruz karşısında da hareketsiz kalamayacağını bildiriyordu. O zaman Londra hükümeti bu son tavırı hiç be- ğenmediğini ifadeden — geri kalmadı. Washington ile Londra arasında yeni bir ihtilaf, daha doğrusu — görüş farkı belirmişti. Bunun ehemmiyeti, hadisenin Bangkok'taki toplantının — arefesinde vukua gelmesiydi. SFATO toplanıyor B atı âleminin müdafaasını NATO üzerine aldıysa, Güney Doğu As- yanın Komünizme karşı savunması da SEATO'nun omuzlarındadır Bu garip kelime Güney Doğu a Andlaşması Teşkilatı kelimelerinin 1ngılızce karşı— hklarının ilk harflerinden teşekkül e ktedir. Bu satırlar kaleme alındıgı sırada teşkilatın toplantısı başlamıştır ve ilk müzakereler olmuştur. Teşkilat üyelerinden İngilterenin delegasyonu- na Anthony Eden, Amerikanınkine ise John Foster Dulles riyaset etmektedir. İki heyet başkanı, konferanstan evvel kendi aralarında hususi bir müzakere yapmayı faydalı görmüşler ve kapalı kapılar arkasında buluşmuşlardır. Gö- rüşülen meselenin ne olduğu meçhul değildir: Çin ihtilafı! Foster Dulles Ingılız meslekdaşına Guemoy ve Matsu adalarının ehemmiyetini — anlat Eden ise ingilizlerin çekıngenhklerının hakiki sebebini açıklayarak Londra hükümetinin her şeyden evvel bir Ateş Kes'in teminini arzuladığını bildir- miştir. Siyam devletinin merkezi Bang- kok'ta SEATO toplandığı zaman dele- DAR C D OÜU T İ MUHABANK DÜNYADA OLUP BİTENLER geler endişelerini izhar etmekten geri kalmamışlardır. Harp, kapılarını bir defa daha çalmış bulunuyordu. Buna yeniden karışacaklar mıydı? — Hattâ kıvılcım bu sefer, bir yeni dünya har- bini bile ateşleyebıhrdı İlk konuşma- larda Foster Dulles'in Güney Asyanın Batı taraftarı devlet adamlarına Ame- rikan hükümetinin komünizme yeni tavizler vermek niyetinde olmadığım açıklamakta fayda gördüğü sezildi. Washington hükümeti ne pazarlığa girişecek ve ne de kuvvet karşısında boyun eğecekti. Kızıl Çın Beynelmilel komünizmin Uza oğu ajanı olarak hareket ediyordu. Karşısında Ameri- kayı bulacaktı. plantmm teblıgı henüz intişar etmiş değildir. a her şey gösteriyor ki Güney Asya devletlerı kendilerini komünizme karşı korumak hususunda Amerikaya guvenebıleceklerdır Bang- kok taki toplantıda bu iman belirmiş- Komuıııstlerın gayretleri H albuki komünistler bu toplantıyı baltalamak için ellerinden geleni yapmışlar, bilhassa Siyam ve civar memleketlerde, yani Laosta, Kamboç- ya da, Güney Vietnamda mıtıngler nü- mayışler tertiplemişlerdi. Bu tertip- lerin muvaffak olduğunu — söylemek icap eder. Hakikaten bütün tedbirlere rağmen kızıllar bir takım gösteriler yapmışlardır. Ama bunların hiç bir tesiri olmamıştır. Bangkok, bilhassa şiddetli gösterilere sahne olmuştur. Komünistler sını bilmişlerdir.. Gürültücüler, diklerinin, Amerikanın Güney Doğu Asya 1şlerıne karışmaması — olduğunu belirtmişlerdir. Söylediklerine — göre, Asya Asyalılarındır ve başkalarının söz hakkı yoktur. Bunun, "Asya komünist olsun, Amerika karışmasın" manasına geldiği açık bir hakikattir. Japonyaya kur H abere evvelâ Hatoyama şaştı. Ha- toyama Japonyanın başvekilidir. Başvekil hem şaştı, hem de pek sevin- di. Zira Rusya kendi ekmeğine yağ sürüyordu. Japonyada — şubat ayının sonunda yapılacak seçimlerde Hatoya- ma bunu bir başarı olarak vatandaş- larına ve seçmenlerine anlatabilirdi. Rusya, Japonya ile normal münase- betlerin tesisini müzakere için yapıla- cak toplantının New - York'ta olma- sını kabul ediyordu. Müttefikler bundan uç sene evvel Japonya ile Sen Francisco'da bir sulh muahedesi imzalamışlardı. Fakat Rus- kısmı anlaşmazlık mevzuu idi ve bu ihtilaf senelerdir sürüp — gidiyordu Rusya 'bunlar bir karara bağlanmadan Japonya ile anlaşmak istemişti. Zaten San Francisco'da imzalanan metin de bizzat John Foster Dulles'in hazırladığı metindi ve tabit her şeyden evvel 25

Bu sayıdan diğer sayfalar: