İKTİSADİ VE MALİ SAHADA durumumuz hakkında ilgi çekici geniş bılgı vermektedir: "Dış Ticaretimiz üç neye yakın zamandanberi güçlükler ıçındedır 1964 senesindeki kötü hava şartları yüzünden Zirat istihsalimiz geçen sene düşmüş ve bunun caretimiz üzerinde kötü tesirleri 01— muştur."” Dış Ticaretimizin guçluklerı kal- kınma hareketlerimizin sür'atinden ve kalkınma — faaliyetlerinin — finansman tarzından ileri gelmektedir. Bunun için iktisadi hayatın muvazenesi tesis edi- lirken bazı politikalar ahenkleştirilme- lidir bu politikalar başlıca şunlardır: — Zirai mahsüller fiat politikası — Kredi Politikası — Yatırım politikası 4 — Dış Ticaret Politikası. Yukarıda dört kalemde hülâsa edilen Tüccar derneği raporu iktisadi hayatımızın ana meselelerini ele al- maktadır. Zirait mahsüller politikası zaman zaman birçok memleket müte- hassıslarının tenkitlerine mevzuu teş- kil etmiştir. Toprak mahsulleri ofisi- in — fiat bareminin yüksek olduğu, yüksek fiat haremiyle istihsali artır- mümkün olsa bile ihracatın ko- layca yapılamıyacağı defatla söylenmiş ve hattâ bol mahsül yıllarında mah- süllerimizi satmakta güçlüklere uğran- YWYN— mış ve net icede dolambaçlı yollarla sun'? buğday pazarları bulunmuştur. ğer mahsüllerimizi dünya piyasa şartlarına göre satabilmek mümkün olsaydı şüphesiz dış ticaretimiz iki ta- raflı ticaret ve takasın kötü tesirle- rinden masun kalabilirdi. Kredi politikamızın — aksaklıkları, kredi musluklarının ardına kadar açık olmasının tevlid ettiği neticeler de uzun uzadıya tenkid edilmiş ve hattâ bu gidişatın enflâsyonla müca- dele şöyle dursun bilakis onu körükle- diği ve bu durumun milli ekonomi için pek fena neticeler meydana geti- receği ileri sürülmüştür. Tüccar der- neği raporu meselenin bu yönü üze- rinde de durmuştur. Yatırımlar arasında ahengin temin edilememiş olması keyfiyeti ise çok defalar üzerinde münakaşası yapılmış bir meseledir. Türkiye iktisadi kalkın- ma içindedir bu doğrudur amma kal- kınma hamleleri bırleşık kaplar için- deki mavilerin aynı seviyeye yüksel- meleri . gibi bırbırlerıyle el ele yürü- memektedir. Yatırımlar için husus! bütçe tan- zim ettiğimiz bir zamanda yatırımların bir plâna bağlanmamış olması cidden üzüntüyle karşılanacak bir durumdur. Dış Ticaret politikamız zaman sa- man dış ticarete müteallik karar- namelerle tanzim edilmek istenmek- tedir. Halbuki dış ticaret politikamızın iktisat politikamızın bir yönünü teşkil etmesi ve uzun yıllar bu politikadan ayrılmaması gerekir. Maliye Maliye Vekili Her vekilliğin bir hususiyeti vardır, mma, Maliye Vekilliği diğer ve- kıllıklerden farklıdır.. Bu fark bütçe 12 denen devlet gelir ve gider tahminle- rini hazırlayan bakanın Maliye bakanı olmasından ileri gelir. Bütçe hazırla- nacağı vakit her bakanlık kendi gider tahminlerini Maliye Vekâletine bildi- rir. Bütçe hazırlığının bu safhasında her bakan kendi üzerindeki amme hizmetini diğer amme hizmetlerine na- zaran daha mühim gösterme arzusun- dadır. Maarif vekiline göre mektepsiz, Ogretmensız hiçbir işi yürütmek müm- kün ğildir. Zira her türlü sosyal afetin başlangıcı cehalettir. Lâkin ma- liye vekilinin tatmin — edeceği biricik vekil maarif vekili değildir. Milli Mü- dafaa vekili de kendi bakanlığının gi- derlerini iyice savunacaktır. Ordusuz emniyet olamıyacak diyecektir. Emni- yet probleminin halledilmiş olabilmesi için modern eğitim ve silahlara olan ihtiyaçtan bahsedecektir. Mesele bu kadarla da bitmez hariciye, dahiliye, sağlık vekâletleri — gördükleri hizmet- lerin ehemmiyetini anlata anlata biti- remiyeceklerdir. Hattı zatında bu ve- killerin hepsi haklıdır hattâ burada isimlerinden — bahsetmediğimiz İ vekillerin de hepsi haklıdır. devletin imkânları mahduttur, mahdut imkânlarla sonsuz 1htıyaçları iktisat kanunlarına göre amme ekonomisi sa- hasında tatmin etmek maliye vekilinin vazifesidir. Maliye vekili bu zaviyeden bakılınca anlaşılır ki milli ekonominin menfaati için bütçenin bağlarım elle- rinde tuttuğundan icabında vekil ar- kadaşlarının arzularım reddedecek ta- katte ve kudrette, sırasına göre evet sırasına göre hayır demesini bilen zeki ve cesaret sahibi bir adam olmalıdır. Şimdi bütçe umumi heyete gelmiştir. Genel müzakereler cereyan etmekte- dir. Bu seneki bütçe bundan evvelki- lerden farklı olarak vatandaşları bazı fedakarlıklara da davet etmektedir. Maliye vekilinin asıl hüneri milletve- kili arkadaşlarına — karşı vatandaşlara u yıl tahmil edilen mükellefiyetleri savunmasında görülecektir. Zira m letvekilleri — devlet masraflarının art- malarım alkışlarken vatandaşa yükle- nen mükellefiyetlerin çoğalmasını bir türlü hoş göremezler. Prodüktiviteyi artırma yolları ay — Gabriel Ardant — prodüktivite enel komiserliğine bir rapor ver- miştir. Bu rapora göre prodüktivitenin artman için gereken şartları Gabriel Ardant beş kısımda mütalâa etmekte- dir : — Mali, hukuki, selerin ıslahı 2 İşçilerin produktıvıtedekı ar- tışlardan istifadelerinin" temini 3 — Kredi şartlarının yumuşatıl- ması — Bölgevi prodüktivite merkez- lerinin artırılması ınai, Zirai, Ticari dallarda is- tihsali artırmak üzere toplu bir şekilde bilgilerin halka tanıtılması Prodüktiviteyi artırmak üzere bir raporda hülâsa edilen bu beş şart Fransada genel komiserliğe tevdi edil- miş bulunmaktadır. Bizde de yaz ay- lan zarfında vekaletlerarası bir pro- idari müesse- Basın ve ihtisas İsmail TÜRK S on zamanlarda — iktisadi ve mali sahada önemli kararlar bazı gazetelerde çeşitli yazılar çı- kıyor. Mesele mevcut olduktan sonra düşünen her vatandaşın fikrini söylemek hem hakkı hem düşündüklerimizi ancak düşündüklerimizin seviyeli olmasına — acaba dikkat etmek mecburiyetinde değil mi- yiz? Gazetelere bakacak olursa- ristosu" dur ve onların ne bilme- dikleri, ne de anlamadıkları bir mesele var. Halbuki batıda ba- sın, bizdeki gibi değildir. Basının demokrasilerde oy- nadığı rol malüm, — anayasacılar bu role dördüncü kuvvet adını veriyorlar, yani bir memlekette meclisler, mahkemeler ve icrai nıyoruz, lunanları yanıltma tehlikesi mev- cuttur. AKİS, 26 ŞUBAT 1955