DÜNYADA OLUP BİTENLER Birleşmiş Milletler Vişinski konuştu yağa kalkan adam Vişinski idi. Or- Ata boylu, gözlüklü, beyaz saçlı, ba- bayani tavuk bir adam... Hi kimse kendisinin, binlerle ve binlerle masu- mun günâhını çekmekte, vicdanında onların ölümüne sebep olmanın azabı- nı makta — bulunduğu na 1ht1ma1 Vermezdı Halbuki uzun br müddet dunyadakı diktatörlüklerin k nlısı vyet Rusyada baş savcılık yap- İnce uzun masaların arasından ge- çerek, kendi taraüarmın alkışları ara- ğru ilerledi. Dinleyi- i ezarın akkını Sezara vermek ge- rekirse sö mdır. - ki, Birleş- miş Mılletler toplantılarına katılan bü- tün delegeler içinde en fazla — alâkayı Vişinski toplar ve on nuşmaları, muhteviyatı ne olursa olsun büyü bir dikkatle dinlenir. Tasvip eden olur, etmeyen... Al kârına imkân yoktur: Rus temsılcısı nazarları - her- kesten çok ç Hele bu defaki toplantılarda Vişins- ki bir kral kadar itibardaydı. Gerçi memleketinin artık hariciye vekili de- ğildi, o vazifeyi meslekdaşı Molotof a bırakmıştı ama, hariciye şöhret sahibiydi ve B erin — primadonnaların- ukabil diğer pri- madonnalar, Dulles'lar, Eden'ler Men- des - France'lar hep Londra'da Alman- yanın sılahlanması işiyle meşguldüler. York'ta kala kala Vişinski kal- ıştı. Rus temsilcisi kürsüye çıktı ve ko- nuştu... Edası o kadar sert değildi. Fazla da bağırmıyor, çok — miktarda küfürü cümleleri Aarasına sıkıştırmı- yordu. Dünyanın vaziyetini bır kızıl gözle izah etti ve tabii Amerika Bir- leşik —Devletlerini olup — bitenlerden mesul kıldı. Bunlar beylik lâflardı ve o kadar ısırıcı dille tekrar olunmuyor- du ama gene azla — hususiyetleri yoktu. Vişinski bombasını sona sakla- mıştı. Nutkunu bitirirken atom ve hid- 1'0_]61’1 sılahlarından bahsetti, — bunların - Fransz ara buluca Rusya nın kabul edebileceğini i. Bu, müzakere açmak husu- sunda ileri bir adımdı. Bomba tesirini yaptı. tom bombasının iki — hususiyeti, yıllar var herkes tarafından bil'n— mektedir. Bunların bırıncısı şudur: A- tom bombası bütün insaniyet 1çın bü- yuk bir tehlikedir. Ikıncısı de bu: ama Atom bombası, kendisin elınd bu- lunduran memlekete enjş stünlük temin etmektedir. Atom bombasına malik olan da olmayan da birinci ha- kikatten şikâyetçidir. — Devletlerin tu- tumları, ikinci hakikat ele alındığı za- man degışmekt edir. Birleşmiş — Milletlerin hemen her toplantısında dünya basınını bir «Atom silâhlarının men'i» lâfidır alır, — gider. Herkes bir plân teklif eder, — nihayet plânlar iki ana tez etrafında kristal» leşir: Amerikan tezi - Rus tezi. Amerikan tezi ve Rus tezının müş- terek taraflı bu tehlıkelı silâhın yasak edilmesi hususundaki — mutabakatları- dır. Ancak Amerıka der ki: atom si- lâhlarının evvelâ — kontrolünü — kabul edelim, ondan sonra stokları imha ederiz. Buna mukabil Rusyanın dedi- elâ ği ise şudur; Atom stoklarını — evve imha edelim, ondan sonra kontrolunu k abul ederiz. İşte, bu iki ayrı fikir, Birleşmiş Milletlere — senelerden beri gelir, gider ve tabii hiç bir netice vermez. Devletlerin ısrarını — anlamak için mâlik — bulundukları kuwetlere daha doğrusu kozlara göz atmı p eder, Amerikanın elinde ku vvetlı bır Atom silâhiı stoku vardır, Buna — mukabil, Rusya imalâtın henüz — başlarındadır. Amerikanın menfaati elbette — imalâtı durdurmaktadır. Yeni silâh yapılmadığı müddetçe Amerika Üüstünlüğünü mu- hafaza edecektir. menfaati ortadan Amerikanın elin- suretle - gitti mi, Kremlin dünyanın siyaset pazarına se- sini elbette ki, daha zi duyurabilecektir. reket edebılecektır Rusyanın önce stokların laşmazhk çıkarıp kontrolu kabul etme- b' : n başka bir mesele daha var- dır. Rusya ortaya bir de «klasik silâh- lar>»> meselesini atmıştır. Klasik — silâh- mdan silâhlardır. — İhti- yesine nazaran yüzde elli — nisbetinde bur azaltmaya tâbi . Bu safha bjtince mevc lâhlar üzerinde ikin- açık gözlül usla dandadır Klasik silâh bakımından üs- Birleşmiş Milletlerdeki Amerika heyeti Fotoğrafçı “Ayaklar hizaya!” dedi AKİS. 9 EKİM 1954