OKUYUCULARDAN MEKTUP B u mektup Akisi tenkid için yazıl- mıştır. Bu cümleden sonra mektu- bum yırtılıp atılmadıysa yazacaklarım boşa gitmeyece mektir. İnönü An- siklopedisi, ansıklopedıler ıçınde ne ise; Fonun dergisi, dergıler içinde neyse Akis de haftalık siyasi mecmualar için- de o olmalıdır. Yani mü mel olmalı- dır. Siz de böyle 1stemelıs1nız Akis halkımıza göre mecmua için değil, bi- Traz da o mecmuaya göre halk yetıştır— mek için çıkmalıdır. Mese Kredi bankası yalnız bankacılık yap mamıştır. Velhasıl bir iddianız olmalı ve bu teklif tuhaf karşılanmamalıdır. Biz şahsen bu iddianın «Mükemmel- lik> olmasını taleb ediyoruz. imdi önümde — Akisin son sayısı var. Niyetim onu A dan Z ye tenkid et mek. Akis için kısaca «Time» dan mül- hemdir diyelim. «Time» iyi ve büyük bir mecmuadır ve isten pek tabii yaslıdır. Fakat Akis te bir gün yaşlan- dığı zaman artık «Time» kalmamalı. Her sayıda insan bir başmakale arıyor. (Hoş şimdi istediğimiz şartlar dahilinde bu işi becermek te mesele...) Hitaplar kısmım faydalı buluyor, bu kısmın genişletilmesini istiyoruz. Sanat sütunlarında — otorite sayı- lan imzaların akademik mutalaaları Dünya sanat hareketlerinin resimli iz: hı gibi hususlara dikkat ıstıyoruz Da— ha çokşey istiyor gönül ama, ifrata va- rıp mecmuayı aktüalite mecmualıgın— dan çıkarabiliriz. Yarım haber vermeyın, 17. sayının 34. sahifesinde yeni merasim unıforma— sıyla bir Harb Okullu genç var. Bu hu susta bir yazı yok. İşin tuhafı günlük gazetelerde de buna ait yazı yok. An- cak iki satır: Yeni üniformalar beğe- mldı O haberı gazetede okuduk, res- mini Akiste gördük. Yoksa bir Akis, üç dört gazete birbirini mi tamamlı- yor? Bir havadis tam verilmeli, yahut hiç bahsedilmemeli. (Baştarafı 3. sayf da) munakaşalarında sarfedecekleri söz- leri mil göstermeleri icap eder. Onl ar sınırlerıne hâkim olamaz larsa eol lınehkım ola- madıkla: kabahati rini sınırlendırenlerde görmi kını kendilerine tanırlarsa münaka- şalarımızın seviyesi Baba Tahir dev- rinden yukarıya çıkmaz. kendile- mek ha ların haysiyetlerinin başka ş den, ba şk haysiyetlerden üstün tu- tulma sı icap eder. Elbette ki adli takıbatta gosterılecek titizli - terılecek 1t1na herkes için bir olmak lüz ardır. Bir basın yoluyla ha karet bir başka türlü hakaret yok— Ur. aret, hakarı O dan ka ldirilmak ıstenılırse kriter her— kes için bir olmalıdır. Aksi takdirde Şöyle olmalı boyle olmalı dedık Siz de bıze ya u görüp kendimize hisse çıkaraca,; Mehmet ERTAN 6 ncı sayılı AKİS'i ancak Pazartesi günü alabildim. Tesadüfe bakın ki bu hafta — AKİS'in gecikerek çıkması onu taklide yeltenen diğer mec- muanın her halde işine yaramıştır hsettiğim mecmuayı da pekçok- ları gıbı alıp tetkik ettim. Okudum. Bu- 15 yıllık bir düşüncenin mahsulu oldugu belırtılıyordu Tereddüt ettim ve baktım olamamışlar— Ancak bü turı tarafsızlıgına rağmen Demokrat gibi görü KİS'e muk bi lo mecmua, bıraz Halkçı gorunmek— ledır daima iyimser duygularla karş fak tefek de olsa— hataları karşısında uzuntu duyduğum AKİS'in meselâ pak klışelenndekı kaymalar, tertip hataları (S. 16 - Sayfa 28. Kıtaplar sutununda oldugu gıbı) da ümid ve ni ediyöniki & bir ha yoluna gırmış olacaktır Biz okuyu cular bunu be kl Yoksa KENDİ ARAMIZDA s undakı itirafların sa- mimiyeti ıçınde bogulmayı değil... Her şeye rağmen AKİS'in bütün pürüzleri en kısa zamanda hallederek terakki yoluna girmesini candan temen- ni ederim. Son sayıdaki TURİZM sayfasında olduğu —gibi güzel yurt fotoğraflarının —ve inşallah — daha temiz klişelerle— devam ettirilmesini ve kısa da olsa ta- nıtılma yoluna gidilmesini bilhassa rica ederim. İcabında fiyatın — (75) kuruşa çıkarılarak sayfaların arttırılması acaba «hakaret muessesesı» «basın hürriyeti Örür, Oo hırpalanır sonunda Oo a- an kalk, / Zarar görmez, O..UG Hiç kmse türk basınının eski, kötü âdetlerinden kurtulmasını, fi kirlerle şahıslatın birbirine karıştı— rılmamasını, kanaatlerin sebeplerini hususi hayatlarda arayıp, kanaatlere eğil oraya saldırılmamasını şu son on, on beş sene içinde basın hayatı- ikir müdafaası için lüzum lu olmadığını onlar kadar yalandan bilemez. Ama bunu temin etmenin yolunun bu olduğuna da onları hiç kimse inandıramaz. Saygılarımızla. AKİS mümkün değil mi? Bir tehlike olmasa dâhi ortaya bir rakibin çıkmış olduğu- ve ona göre çalışmak gerektiğini hatırlatmayı — yersiz. buluyorum. AKİS'in samimiyetine — inancımdandır. titiz, daima sabırsızdır. | A. Nihat Güney — İstanbul * Gerek mahiyeti ve gerekse muhtevi- iyatı ıtıbarıyle gayet bu ik b ıh— tiyaca cevap vermiş olmasıyla anızın basın alanında şımdıden 1ktısap etmiş olduğu mevki hakikaten öğünü- lecek bır derkeded d «Okuyucularıyla derdleşmeler ve yazışmalarda bulunan Akis. herhalde okuyucularının da fikirlerini almak ısteyecektır Bun- hakkındaki diyoruz. 'inci sayısı ile birinci cildini ta- mamlıyan Akis'in bundan böyle 17 sa- cilderinin tamamlanacağı vi er se- ne içinde üç cildin çıkacağı bıldırıl— miştir. Ancak şurası — nazarı dikkate alınmalıdır ki 1954 yılının hitamına ka- dar yalnız 15 hafta kalmıştır. Dola- yısıyla Akis mecmuası ikinci cildini an- cak 1955 yılının ikinci haftasında tamam lamış olacaktır. Halbuki yalnız bir def- aya ve 1954 senesine mahsus olmak üzere, ikinci cilt 15 sayıdan ibaret kı- lınırsa 1955 yılının ilk haftasından iti- M U .ü B beri X BCi a D R «van $i — D a D "& -R hiyet itibarile tam bir aktüalite mec- muası olan Akis, böylece her sene iki haftalık bir puruzden kurtarılmış olur. Bu suretle de, bilhassa Akis'in «Kollek- siyonu yapılacak mecmua» olduğuna ina nan ve bunu tahakkuk ettirmek isteyen okuyuculara 1955 yılının 1 nci, 2 nci, 3 ncü; 1956 yılının 1 nci, 2 inci, 3 ncü... ilâ şeklinde bir tasnif yapabilmeleri imkânı da kazan- dırılmış olur. Yani Akis'in 1, 2, 3, 4, Özmcl ilâh ciltleri değil, her — seneye ait | nci, 2 nci, 3 ncü ciltleri şeklinde bir tasnif yaptırmak Aktüalite mecmua- sı olması hasebiyle daha iyi olacaktır. Son sayısının dizgi ve baskılarında görülen itina, Akis okuyucularını bil- hassa memnun etmiştir. Pek yalan za- manda kâğıdının da daha iyi cinsten olacağı haberi ise aynı derecede mem- nuniyet vericidir. Ancak bu temin edi- linciye kadar geçecek — mecburi süre zarfında hiç olmazsa kapak kâğıdının daha iyi bir cinsten seçilmesi şayan-ı temennidir. Muhteviyatının güzelleş- mesi babındaki temenni ve ümitleri- miz ise, esasen her sayıda görülen te- kâmül ile kuvvetlenmektedir. Mehmet TOĞAN - Erol ATABEY AKİS. 2 EKİM 1954