KADINLAR Portre Mme Coty: Fransanın 1 numa- ralı kadını F ransayı — yakından — tanımıyanlar Fransızların hafifmeşrep tabiatlı o- lup kalabalık ailelerden hoşlanmadık- ları zehabına kapılırlar. Oysa ki elan ananelerine sadık kalan Fransız juvazisi sağlam bir aile mak hevesin dedir. Esasen koyu kato- lik sayılan Fransızlar herhangi bir yol- dan doğum tahdidine yanaşmazlar. Bir zamanlar papalık Fransaya "Kilise- nin sevgili kızı" lâkabını takmıştı. Vincent Auriol'dan sonra yedi s: müddetle — Fransız Cumhurbaşkanlığı makamını işgal edecek Coty ailesi, işte bu ananevi zihniyetin en tipik temsil- cisidir. Mme Coty esasen, görünüş iti- bariyle, insana hemen bir sürü torun sahibi müşfik bir büyükanneyi hatır. tatmaktadır. Elysee sarayına taşınmaz- dan önce daha ziyade kocasının ağzı- na layık yemekler hazırlamaktan zevk duyan gün an kısmını hepsi evlı olan kızları ve oğullarına hasreden, bu arada biraz da hayır iş- leri ile meşgul olan Mm Coty ilk za- manlarda muhakkak ki sıkıntı çekmiş- tir. Öyle ya Fransız devletini müşah- has bır şekilde temsil etmek, protoko- n binbir ince teferruatına riayet et- mek herkesin gönlünü ve muhabbeti- ni kazanmaga çalışmak kolay bir iş de- ğildir. Kaldı ki Fransız Cumhurbaş- ikametine mahsus Elysee eşem bir şatodur içindeki eşyaların bakımı ayrı bir külfet teşkil eder. Bu sarayda 2000 adetten mobilya, 200 elişi duvar halısı. --n halısı, 137 duvar saati, 7 500 gü- müş eşya, 2500 adet Bakara kristalin- ardak v Sevres porseleninden mevcuttur. mamul tabak me Coty kendisini bekleyen ağır Mvazıfelerı hemen başlangıçta kavra- di ve gerçekten isabetli bir karar al- di. Torunlarından 23 yaşındaki Janine Etloffu kendire kalemi mahsus mü- duru tayin etti. Edebıyat fakültesinden n bu sevimli ih askerlıgını yapan bır mühendisle ni- şanlı bulunuyordu. Böylece genç ni- şanlılar düğünlerine tekaddüm eden ayları son derece şahane ve şaşaalı de- korlar arasında geçirdiler. " Mamafih genç kız evlendikten sonra, da büyük- annesinin nezdinde çalışmağa devam edecektir. Düğünleri cidden sevimli bir aile hâdisesi oldu. Fransız Cumhurbaşkam ve karısı evlendiklerinin 47 nci yıldö- nümünü kutladıkları gün, beyaz tı.ıl ve dantellere bürünmüş olan peri kadar güzel bir genç kız — kendi torunları — başka bir del kanlıya sadık bir zevce olacağını ahdett Genç — madama 30 ALEMİNDE Davamız ürk Kadınlar Bırlıgı daha — ve- rimli sistemli çalışmak arzusu ıle bılındıgı gibi bir anket tertip etmiş bulunuyor. Gazeteleri- mizin kıymetli başmuharrirleri tara- fından bu teşebbüsümüze karşı gös- terilen yakın alâka bizlere daha şim- diden istikrarlı bir programın na hatlarını tesbit edebilmek imkânını sağlamıştır Bugüne kadar neşredilen yazılar- da ve aldığımız mektuplarda Türk Kadınlar Birliğinin gayesi e- saslarda temerkuz ettırılmesı arzusu belirmekt a) İnkılâplar, memlekete veçhile nüfuz ettirilememiştir. bukı ınkılaplarm lâyıkı Hal- en büyük koruyu- kad olabilirler. Bilhassa k ara çarşafmı tehdidine karşı enerjık bir mücadele açılması icap etmekte dir. b) Hayat pahalılığı ile ve bilhas- sa ihtikâr ve karaborsa ile mücade- le bahsinde ev kadınlın hükümetin desteğı olabilirler. Nitekim Dani- arka'da —Kadınlar Birliğinin sun'i hayat pahalılaşmasına karşı — açtığı boykot muvaffak olmuştur. c) Türk kadın her yerde, bilhassa yabancı memleketlerde layıkı Veçhıle temsil — edilmelidir. Bun da resmi makamlarla melidir. Her üç fikirde müşterek olan esas şudur: Kadınlar Birligi, müs- bet bir neticeyi ancak, aktif olduğu nisbette elde edebilir Biz cemiyet olarak bu noktai na- 1şbırhg1ne gıdıl— çin m zırlarken aydınlarımız arasında aç- tığımız ankete muvazi olarak başka memleketlerdekı kadın teşekkullerı— nin hangi mevzularda ve ne suretle muvaffak olduklarını da etüd ediyo- Çalışmalarımızın bu günkü tempo- Ö e mevzuumuzun ehemmiyetini gözönünde bulundura- rak, Türk Kadınlar Birliğinin yeni çalışma programını kasım ayma ka- dar hazırlayabileceğimizi ve daima yardımlarına muhtaç bulunduğumuz aN B Lemarechal ve kocası sekiz günlük i- zinle amcalarının kendilerine iareten verdikleri bir otomobille balayı seya- hatine çıktılar. Dönüşlerinde iki oda ve bir mutfaktan ibaret ufak bir a- partmana yerleştiler. Nazlı TLABAR (Türkiye Kadınlar Birliği Umumi Reisi) Türk umumi efkârına arzedeceğimizi ümit ediyoruz. Programımız üç bölümde toplana- caktır: 1 - Prensipler ve ana hatlar, 2. Uzun vadeli çalışmalar, S — Pratik ve derhal başlanıp kısa zamanda netice — alınabilecek işler Meselâ Tradyo konuşmaları bu bölümde mütalea ettiğimiz bir mev- zudur. Radyo telkin, tenvir ve irşat olu ile kadınhgımızın kalkınmasın- da müessir bir rol oynıyabilir. Öğretici vesikaları bir araya top- lıyarak vücude getirilecek bir kü- tüphane, işbirliği yapacak bir Turiz olu", memleketimizle — ilgilenen yabancı azarlara — rehberlik, yabancı mem- leketlerde tahsilde bulunan veya tah dınlar Birliği İdare Heyetımn halen üzerinde durduğu kısa vadeli işler- ir. Uzun vadeli ve ana dâva olarak ele alacağımız mevzuların hemen hepsi hükümetimizle işbirliğini icap ettirmekte ve kanunların çerçevesi- ne girmektedir. Kadınlar Birliği çidare heyeti, Türk kadirinin memleket kalkınma- sındaki şerefli rolünü ifa edebilmesi için, lüzümlu nun himayesini ve temel bılgıyı temin gayesiyle - maa- leset bu güne kadar gerektiği şekıl— de üzerinde durulmamış bir dâva- her imkândan — faydalanmak hususunda kararlıdır. Bir buçuk senelik seçim devre- mizde esas prensip olarak vazettiği- mız üç kolda azami derecede gayret Türk Kadınlığına en faydalı ve pra- tik bir rehber olarak tesbit etmek gayemizdir. Bu çalışmalarımızın anlayış ve i- yiniyet havası içinde Türk cemi- yetine müsmir olacağına inanıyoruz. Şimdi Coty ailesine genç kız daha buna benzer güzel bir dugunun hayalını kurmaktadır. Mme Coty'nin bu geri kalan sekiz torunun- dan ikisi nişanlıdır. Biri aralık, dıgerı ocak ayında evlenecektir—N.A mensup sekiz AKİS, 24 TEMMUZ 1954