YURTTA OLUP BİTENLER ve Para Fonunun bu husustaki yar- lar olduğu düşünülünce, Para Fonu ile Hükümet arasındaki görüşmele- rin nasıl bir sonuca varacağının he- saplanması zorlaşmaktadır. Maliye Bakam, devalüasyon ya- pılmıyacağını kesin şekilde söyle- mektedir. Ama meselâ, AP Grup Başkan vekili Aydın Yalçın, Struck- un temasları için kendisi ile konu- şan AKİS'çinin "Siz devalüasyona taraftar mısınız?" sorusuna şu ceva- bı vermiştir: "— Devalüasyon, gerekirse yapı- lır. Şartlar tahakkuk etmişse yapı- lr." Yalçın, "Şartlar tahakkuk etti mi?" sorusuna ise şu şaşırtıcı ceva- bı vermiştin " —Etüd etmedim!" Aydın Yalçın iktisat oprofesörü- dür, İktidar Grupunun Başkan ve- kilidir ve devalüasyon epeydir Tür- kiyede tartışılmaktadır. e Yalçının ahbabı Chenery, bu konuda. Yalçı- nın eşi Nilüfer Yalçına demeç ver- miştir ve fakat Aydın Yalçın bu ko- nuyu -maalesef- etüd etmemiştir!.. Bu, herhalde bir espri olsa gerek- tir. Meclis Fikir ve zikir Komünistler (o türkün kökünü ku- rutmak için hainane emeller pe- şindedirler. Her görüldükleri yer- de ezilmelidirler. Dine, aileye, her türlü manevi değerlere ve mülkiye- milliyetçiliğimizle ve dinimizle bağdaşamaz. Ortanın Solu, Moskova yoludur. İsmet Paşa, Türkiyeyi komünistlerin kucağına atmak istiyor. Podgorninin karısı- nın elini öpmesi, bunun en büyük, delilidir. Ruslarla, komünistlerle dostluk ne demek? Komünistten dost olur mu? Ne demek, komünist- lerle kültür anlaşması, ticaret anlaş- ması? oUygulamıyacağız efendim! Ruslara rafineri okurdurtmak için anlaşma imzalanmış. Komünistlere rafineri de kurdurtmıyacağız! Bu cümlelerin bir mizah mecmu- asından aktarıldığı sanılmamalıdır. 1965 milletvekili ve 1966 senato se- çim kampanyalarını biraz olsun ha- tırlayanlar, bu cümlelerin dövizler, 10 AKİS A.P.'li milletvekilleri Mecliste Bu ne perhiz, bu ne.. pankartlar, demeçler ve fısıltılar halinde bir parti tarafından, Adalet Partisi tarafından yurdun dört ya- nında nasıl işlendiğini bileceklerdir. imdiyse otakvim 1967 Haziranım göstermektedir ve durum şudur: Romanya, Komünist Bloka dahil bir ülkedir. Bunu, AP'liler da- hil, herkes bilir. Hele AP millet- vekilleri, o ihtisasları ve allerjileri dolayısiyle, bunu çok iyi bilirler. Geçenlerde, Aydın milletvekili Reşat Ozarda, Meclis Başkanlığına, yazılı olarak cevaplandırılması iste- ğiyle bir soru önergesi verdi ve biz- deki, parlâmentolararası dostluk gruplarının sayısını, isimlerini ve ü- yelerinin kimler olduğunu o öğren- mek istedi. Başkanlığı, bu haftanın başında, Özardaya yazdı o- larak cevap verdi. Bu cevap, hangi milletvekillerinin Ohangi ülkelerle dostluk kurmak istedikleri hakkın- da fikir veren bir belge niteliğin- deydi ve birşey dikkati çeki- yordu: Bütün hür dünya ülkeleriy- le dostluk grupları teşkil olunmuş, fakat komünist ülkelerle kurulma- mıştı. Romanya müstesna... Türk parlamenterleri, sadece Romanya ile dostluk grupu kurmağa teşeb- büs etmişlerdi. Meclis Başkanlığı- nın Reşat Özardaya verdiği dostluk grupu müteşebbis heyet listesinde- ki isimler şunlardı: Seyfi Kurtbek Başkan (AP), Başkan vekili Ertuğrul Akça (AP), Genel Sekreter Cevat Önder (AP), Muhasip Sedat Akay (AP), Vezne- dar Kâzım Coşkun (AP), üye Nuri E- roğan (AP), Ziya Termen (AP), Ah- met Mustafaoğlu (AP), Faik Kır- başlı (AP), Hüseyin Avni Akını (CHP), Hüseyin Balan (BP), İbra- him Sıtkı Hatipoğlu (CHP), Celâl Sungur (CHP). Türk Parlâmentosunda, bir ko- münist ülke ile dostluk kurmak iste- yen tek dostluk grupu heyetinin 13 üyesinden 9'u AP'li, geri kalan 4'ü de diğer partilerdendi. Bu da göstermektedir ki, Türki- yeye, AP kadar, fikri ile zikri birbi- rini tutan bir parti daha gelmemiş- tir! Propaganda Kim yapa, kim övüne! Güneşten Oo kızarmış iri ve çıplak başım bu defa da gerdanının üs- tüne yıkan Başbakan Süleyman De- mirci, konuşmasına şöyle devam et- ti: "— Muhterem vatandaşım! Ben diyorum ki, 1967'den 1972 yılma ka- dar 1.5 milyon vatandaşıma sanayi- de iş bulacağım. Bu kadar insana yeniden iş imkânı yaratıyorum. Ni- çin? Medeni insan, ihtiyaçları olan insandır. Dedikodu ve yalanla bun- lar olmaaz!." I Temmuz 1967