Tİ YA İtalya Leylâ Gencerin yeni başarıları pinyaca tanınmış türk sopranosu Leylâ Gencer, geçen ay Roma O- perasında, Gluck'ün şaheseri sayı- lan "Alceste" operasının başkadın rolünü oynamış ve büyük bir başa- rı daha kazanmıştır. Esere adını ve- ren Alceste partisi başta olmak ü- zere, vokal bakımdan olduğu kadar koro ve orkestra bakımından da bü- yük güçlükler gösterdiği için uzun süredir Romada oynanamamış olan bu klâsik operanın temsili, müzik çevrelerinde omevsimin en önemli e olaylarından biri sayılmakta IT. Bilindiği gibi, Gluck'ün bu ope- rası, Euripidesin "Alkestis" trage- diasına konu olarak aldığı mitolo- jik olayı işler ve kocasının. yerine serüvenini ha önce lully'nin opera haline ge- tirdiği -1674- bu efsaneyi Gluck, yüz yıl sonra -1767- yeniden işlemiş, Ö- zellikle kahramanı Alceste'e kazan- dırdığı müzikal ifade gücüyle konu- yu daha çekici bir hale getirmiştir. "Alceste" temsiline geniş bir yer ayırmış olan Roma basını, eseri yö- netmiş olan 82 yaşındaki ünlü or- kestra şefi Vittorio Gui'nin koral ve orkestral icra bakımından elde et- tiği parlak sonuçları, çağdaş italyan TR O sahnesinin ünlü rejisörlerinden Gi- orgio De Lullo'nun eserin üslübunu vi ağırbaşlı rejisini ve başrol- e türk sopranosu Leylâ Gencerin e büyük başarıyı hararetle övmektedir Neler yazdılar? *Y Avant” gazetesinde Ennio Mel- chiorre, temsilden şu şekilde söz etmektedir: "Maestro Gui, gerçekten klâsik güzelliği olan bir temsil sundu bize. Bu temsilin en güçlü yönü Leylâ Gencerdi. Alceste rolünde sanat ka- biliyetinin en inandırıcı, en heyecan verici kanıtlarından birini veren Ve bütün 'registre'lerde sıcak, etkili se- siyle, yer yer Callas'ı hatırlatan, en ünlü, en güç aryalarda, lirik inceli- gin doruklarına yükselen Leylâ Gen- cer..." “1 Secolo" gazetesinde Marica Razza şunları yazmaktadır: "Yimribeş yıldan fazla bir süre- denberi Roma Operasında görüle- memiş olan Gluck'ün 'Alceste'i, baş- rolde Leylâ Gencerle büyük bir ba- şarı kazandı. Çok dramatik bir tam- peramana ve eşine az rastlanır bir sese sahibolan türk sopranosu Ley- lâ Gencerin- temsil ve icrası sürük- leyici bir nitelik taşıyordu. Her per- deden sonra kopan ve finalde ar- kası kesilmeyen alkışlar, bütün sa- natçıların, özellikle Leylâ Gencerin ve Maestro Gui'nin büyük başarısını açıkça gösteriyordu." "L'Unita"' gazetesinde Erasmo İtalya 22 Dışişleri Bakanı Fanfani ve Leylâ Gencer Kaçırdığımız değerler Valente de Gencerin başarısını su satırlarla belirtmektedi "Alceste rolüne bütün ihtişamını Leylâ Gencerden başka bir sanatçı- nın verebileceğini tasavvur edeme- yiz. Gencer, ses tekniği kadar oyun tekniğiyle de partisinin ve rolünün bütün sivriliklerini yumuşatmasını bildi. Aryaları müthişti. Gecenin kahramanı uzun uzun alkışlandı." Fanfani'nin taktığı nişan lceste" operasının temsilinden sonra, İtalyan Dışişleri Bakam Fanfanı, Roma Büyük Elçiliğimizde düzenlenen bir törende, Leylâ Gen- cere, İtalyan Cumhurbaşkanı adına, Liyakat nişanının "Cornmandatore" rütbesine ait madalyayı takmıştır. Bu münasebetle yaptığı konuşmada italyan devlet adamı, sanatçımızın italyan operaların bütün dünyaya tanıtma ve yayma alanındaki çalış- malarının yanısıra, arzettikleri tek- nik güçlüklerden dolayı, uzun yıl- lardanberi ele alınmamış olan bir- çok italyan eserinin yeniden değer- lendirilmesi ve oynanması o alanın- daki takdire değer çalışmalarını da belirtmiştir. Büyük Elçimiz Fuat Bayramoğlu, İtalyan Dışişleri Baka- nına verdiği cevapta, Leylâ Gence- rin gösterdiği başarıların Cumhur- başkanı tarafından takdir ve yük- sek bir nişanla mükâfatlandırılmış olmasının, Leylâ Gencer kadar türk sanat çevreleri için de bir iftihar konusu olacağını söylemiştir. San Carlo'da "Saffo" Leylâ Gençer, Roma Operasındaki "Alceste" temsillerinden sonra Napoliye geçmiş ve San Carlo Ope- rasında Giovanni Pacini'nin, 127 yıl- danberi oynanmamış olan, "Saffo" operasının başrolünü oynamıştır. Böylelikle Leylâ Gencerin reper- tuvarında, uzun yıllar ihmal edildik- ten sonra, yeniden oynanmalarına imkân verdiği eski talyan operala- rının sayısı bir hayli artmaktadır. Ankara Bir ingiliz temsili Gecen hafta, ingiliz Liyabtoşlinü, hele Bernard Shaw'yu seven karalılar, Yeni Sahnede, güzel bir temsil seyretmenin, daha doğrusu "dinleme"nin zevkini tattılar. Çün- kü, iki seçkin ingiliz sanatçısının oy- nadıkları, birtiyatro oyunundan çok, bir diyalogdu; ernard Shaw ile ça- &ının ünlü aktrislerinden Mrs. Pat- rick Campbell'in, tam kırk yıl, bir- birlerine yazdıkları aşk mektupla- rından meydana getirilmiş bir dia- log: "Dear Liar" -"Sevgili Yalancı"-. Avrupa ve Amerika sahnelerinin 22 Nisan 1967