müzdeki ders yılı içinde hiç bir lise mezununun açıkta kalmıyacağı sa- nılmaktadır. ısyan Final ! (Kapaktaki oHadise) B: hafta boyunca Mamaktaki 2 nu- maralı Sıkı Yönetim Mahkeme- sinin salonu, gene, avukatlarla sanık- ların konuştukları yer oldu. İddia ma- kamı işini 'bitirmişti, Hakimler He- yetinin işinin ilk faslı tamamlanmış- t. Bu bakımdan, avukatlar ve sanık- ların savunmalarını Hakimler Heye- ti, işinin ikinci ve son faslını yapmak üzere can kulağıyla dinledi. Duruş- malar bittiğinde Hakimler, yazalı sa- lar. Bütün bir millet tarafından du- ruşmaların bir an önce bitirilmesinin arzulandığı Hakimlerce de biliniyor- du ve Hakimler bu yüzden insanüstü gayretle dosyaların üzerine eğiliyor- lardı. Çalışma temposu böyle devam ettiği takdirde, savunmaların tamam- lanmasıyla hükümlerin tefhimi oara- sındaki zaman parçası her halde faz- la uzun olmayacaktır. Haftanın orta- sında sanıklardan ekserisi savunma- larını yapmış bulunuyorlardı. Geriye kalan sanıkların da kısa bir süre için- 20—21 Mayıs sanıkları de söyleyeceklerini söylemeleri bek- lenmektedir. İş uzadı mı? Bözün toplumun çeşitli oçevrelerin- de "-Çok uzattılar, canım..." diye bir şikâyetin yükseldiği herkes tara- fından işitilmektedir. Yassıada Duruş malarının aylar ve aylar sürdürülme- si neticesi 27 Mayısın gördüğü zarar gözlerin önünde bulunduğundan, top- lumdaki bu allerjiyi haklı bulmamak imkânı yoktur. Ancak, hadiseye daha objektif bir gözle bakmak lüzumu da ortadadır. Bu satırların yazıldığı (o haftanın ortasında, 20—21 Mayıs gecesinin ü- ii Sonun başlangıcı zerinden henüz üç ay bile geçmiş de- gildi. Üç ay, Mamak sanıklarının bi- ri tarafından kullanılan tâbirle, "çöl adaleti" nin yerine getirilmesi için çok uzun bir zamandır. Aşikâr ve inkârı gayrıkabil bir suçun failleri tutulur- lar, zevahiri kurtarmak amacıyla ku- rulmuş uydurma mahkemeler önünde muhakeme edilirler ve bir duvarın ö- nüne dizilip kurşundan o geçirilirler". Böylece "kurular" zararsız hale geti- rilir, ama onların yanında "yaşlar" da yanar. Yakanlar omuz silkerler ve "Ne yapalım, İhtilal Adaleti bu!" der- ler. Kübada bu yapılmıştır, Suriyede bu yapılmıştır, Irakta bu yapılmış- tır. YURTTA OLUP BİTENLER Türkiye bir hukuk devleti olarak kalmak için 27 Mayıs İhtilalini yap- mıştır. Türkiyede bir hukuk devleti nizamının yaşaması için memleketin bütün sağlam kuvvetleri 20—21 Ma- yıs gecesi çapulcularımın Oo karşısına dikilmiştir ve onları, tıpkı 26—27 Ma- yıs gecesi Menderesin (o kuvvetlerini yaptığı gibi, üç saat içinde tarümar etmiştir. Felsefesi bu olan hareketler- de, felsefenin inkâr edilerek "çöl ada- leti" yoluna gidilmesini elbette oki beklememek lâzımdır. Nitekim (o 27 Mayısın galipleri o yola gitmemiş- lerdir. 20—21 Mayısın galipleri o usu- lü benimsememişlerdir. duruşmada Adaletin kılıcı yarın, her iki hadisenin de tarihi ve hikâyesi yazıldığında belki lehte ve aleyhte çok şey söylenecektir. A- ma insaf ile söylenemeyecek olan, sa- nıklara her iki halde de bütün savun ma imkânlarının verildiği, hakimle- rin müstakil hareket ettikleri, üzer- lerinde hiç bir kuvvetin tesir deneme- sine girişmediği ve adalelin tam te- celli ettirildiğidir. Talat Aydemir ve arkadaşları Sıkı Yönetim Mahkeme- si önünde, bir hukuk devletinin şere- fini teşkil eden her haktan faydalan- mışlar ve aralarından bir çoğu mah- kemeye olan güvenini tekrar tekrar söylemekten kendini alamamıştır.