27 Nisan 1963 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 5

"Herkes bir tanesi- seklinde söz- rülmüş ve olaydan sonra katillerin, ni öldürse memleketi temizlemiş oluruz" ler sarf ettikleri basına intikal etmişti. Olay kısa zamanda bütün yurtta duyularak büyük üzüntü yarattı. Özellikle Mustafa Koçakın görevli bu- lunduğu Kayseri Hava İkmal Merkezi personeli için için kaynamağa başladı. Ordu yetkilileri tarafından ge- rekli bütün tedbirler alınmış olmasına rağmen, her an bir hâdise beklenmekteydi. Nihayet, haftanın o başla- rında Pazartesi gecesi saat 23 sıralarında Kayseri Ha- va İkmal Merkezinde görevli bir astsubay grupu şehre inerek kabadayı avına çıktı. Bu arada altı kaba- dayı, astsubaylar tarafından alınarak meçhul bir yere götürüldüler. Bunlardan 26 yaşındaki Nail Okutucu ile Veysel Bozkurt sabaha karşı çırılçıplak şehre döndü- ler. Olaydan sonra Kayseri Emniyet Müdürü Gültekin Kızılışık, Doğu Menzil Kumandanı General Faruk Gü- ventürkün görevine müdahale ettiğini ileri sürerek, telefonla, İçişleri Bakanı ıfzı Oğuz Bekataya istifa ettiğini bildirdi. Fakat, istifası kabul edilmedi Açıklama — Bergama Emniyef Amirliğinde çalışan polis memuru Ömer Ateşten bir açıklama aldık. 4537. sayımızdaki “Tavsiye” başlıklı yazıyı açıklayan mektu- bu o yayınlıyoruz. 30 Mart 1963 tarih ve 457 sayılı AKİS'in dördüncü sayfasında "Günlerin Getirdiği - Yurttan Akisler" bölümündeki "Tavsiye" başlıklı (yazıda, A.P. Genel Başkanı Ragıp Gümüşpalanın İzmir Vahşi Sayın En- ver Saatçıgili ziyareti sırasında Ragıp Gümüşpalanın yanında bulunan İzmir A.P. iteri gelenlerinden Osman Kibarın, hiç bir haberim olmadığı halde, kendiliğin- den, benim İzmir - Selçuk kazasına naklimi için tavas- sutta bulunmuş olduğunu ve' bunun için İzmir Valisi Sayın Enver Saatçıgilin eline bir kağıt sıkıştırmış ol- duğunu mecmuanızın okuyucularından bir vatandaş- tan haber aldım. Mecmuanızın o sayısını temin edip şahsımla ilgi- li yazıyı tetkik ettiğimde, vatandaş tarafından bana bildirilen yukarıdaki hususun mecmuanızda yazılı ol- duğunu maalesef gördüm. Ben,, yazıda olduğu üzere, İzmir'in Bergama kazasın- da vazife görmekteyim, fakat herhangi bir yere tayin edilmek düşüncesini aklımdan dahi geçirmedim. Böy- le olduğu halde, tanımadığım ve kendisiyle hiç bir su- rette konuşmada bulunmadığım Osman Kibar denilen şahsın niçin ve ne maksatla bu harekette bulunduğu- nu maalesef anlıyamadım. Fakat tahmin ettiğim bir nokta var ki, o da şudur: Sabık iktidar devrinde tavassuta, iltimasa, besle- meliğe ve dalkavukluğa alışık bir adam olarak yaşa- dığı anlaşılan Osman Kibar, bugtinki iktidarın da bu gibi isleri yapıp yapmayacağını deniyor. Veyahut be- nim, Denizli milletvekili sayın Hüdai Oralın akrabası olduğum ve Koalisyon Hükümetine bağlılığını Berga- ma halkınca malüm olduğu için, Bergama A.P. Müf- ritleri tarafından Osman Kibara bu şekilde ve sadece benim Bergamadan uzaklaştırılmam için bir tertip ha- zırlattırılmıştır. Tekrar ediyorum, Osman Kibara bu şekilde bir ta- vassut teklifinde bulunmadım. Aksini iddia ediyorsa kendisini isbata davet ediyorum. Fakat susarsa, na- mustan, şereften yoksun adamdır. A Yazı İşleri Müdürlüğünüzden bu yazımın ayni başlık altında yayınlanmasını istirham ederim. Saygılarımla. Bergama Emniyet Amirliği OMe- murlarından 5929/14917 yaka ve sicil sayılı Polis Memuru Ömer Ateş Dünyadan Akisler Birleşik Amerika — Başkan Kennedy, Kongre- den, gecekondularda, hastahanelerde ve ihmal edilmiş bölgelerde sosyal hizmetlerin ogörülmesini osağlamak için bir teşkilâtın kurulmasını istedi. Başkan bu konu- da gönderdiği mesajda "Bolluk içinde darlık artık bu memlekette karşısına çıkmak zorunda olduğumuz bir çelişmedir" demektedir. Pakistan —Polisin demiryolu işçilerine ateş açması sonunda, ikisi ağır olmak üzere 19 kişi yaralandı. Ya- pılan resmi açıklamaya göre işçiler, greve oson ver- meleri için yapılan uyarmalara kulak asmamıştır. vagonları yoldan çıkarmışlar ve sonra da gidip bir ka- rakolu taşlamalardır. Polis de ateş açarak kendisini savunmak sorunda kırmıştır. Gerçi bazı çok şüpheci kimseler bu açıklamayı ikna edici bulmayabilirler ama, ne yapalım ki resmi açıklamaların ikna edici olması kolay rastlanır bir hal değildir. Birleşik Amerika — Mississippi'de iki kişi, kendi yaptıkları bir benzin bombasını "canları eğlenmek is- tediği için" bir eve atmaktan sanık olarak tutuldular. Buna dünyanın her yerinde rastlanılabilecek bir sar- hoşluk veya delilik alâmeti demeyin. Bombalanan ev- de, Kongre üyelerinden bir zenci oturuyordu. Bombayı atanların ikisi de beyazdı. Neyse ki bu adamlar, "eğ- lenmek" için nükleer silâhlar yapmasını bilmiyorlar! Nükleer silâhlar yapmasını bilenler de -hiç olmazsa şimdilik, böyle eğlencelere merak salmamışlar... AKİS/5