YURTTA OLUP BİTENLER Hatipler sertti. Bir çoğu Abdül- hak Kemal Yörüke çattı. Efen- dim, nasıl oluyor da Bekatanın ken- disine yaptığı harekete bu derece ha- fif bir cevap veriyordu? Efendim, nasıl oluyor da partinin prestijini dü- şünmüyor, böyle bir hareketi sineye çeker görünüyordu? Adalet Bakanı genç milletvekille- rinin sözlerine gülümsiyerek (ocevap verdi. Yörük, yaşının kendisine pek çok şey kazandırmış olduğunu, şa- yet 25 yıl ewel olsaydı kendileri gi- bi düşünebileceğini, ama tecrübele- rinin kendisini itidale ittiğini ve me- selenin atla deve olmadığını söyledi. Söyledi ama küçük C. K. M. P. Gru- punu artık tutmak mümkün değil- di.Koalisyonun üçüncü kanadına mensup milletvekillerinin büyük bir yaşlı milletvekillerinden bazıları has- sasiyeti fazla aşırı buldular. o Tebli- ge derci istenen "Koalisyondan çekil- me tehdidi"nin çıkarılmasını uygun buldular ve küçük C. K. M. P. Gru- punu ikna ettiler. Tebliğ öyle hazır- landı. Tebliğden sonra Başbakanı Yar- dımcısı Dinçer, Başbakan İnonüylo bu konuda konuştu ve Grupunun te- mayülünü hikâye etti. İnönü kendi- sine teminat verdi ve meselenin C. 5 restijini sarsmıyacak bir şekilde halledileceğini belirtti! Ni- tekim, çarşamba günü bu konuyla ilgilendi ve Balıkesirde Kaymakam- lar Kongresinde bulunan İçişleri Ba- kanını Başkente acele çağırdı. Dinçer, Grupunu tekrar toplıya- rak İnönüyle yaptığı konuşmayı an- A. Kemal Yörük - H. Oğuz Bekata Bir salıncakta iki kişi kısmı bu konuyu şiddetle protesto e- diyorlar, üstelik C. H. P. ye bir ders verilmesi gerektiğini söylüyorlardı Öğleye doğru biten Grupta ço- gunluk Mehmet Altınsoyu destekle- di. Bir tebliğ yayınlanacaktı. o Teb- liğde, Bekata gözle görülür, elle tu- tulur bir şekilde Yörükten ve C . P. den af dilemezse Koalisyondan çekilineceği belirtilecekti. Grup öğ- leden sonra toplantıya devam edecek Ve tebliği hazırlıyacaktı. Öğleden sonra 18 sıralarında bir araya gelen C. K..M. P. li milletve- killerinin birçoğunun öfkesinin o geç- miş olduğu, "Durun yahu, nereye gi- diyoruz " diye düşünmeğe bağladık- ları anlaşıldı. Tebliğin kaleme alın- masını Kadircan Katlıyla Mehmet Altınsoy üzerlerine aldılar. Kaflı ve AKİS/16 latınca hava yumuşadı. C. K. M. P. tekrar Baranın önergesine dönerek meseleleri görüşmeği denedi. Dene- di ama etrafa bakanlar önerge sahi- bini toplantıda bulamadılar. Meclis araştırıldı. Baran bulundu. Grupa gelmesi söylendi. o Genç milletvekili bir kere kırılmış, arkadaşlarına gü- cenmişti. Gitmedi. Bir kere daha çağırıldı. . Gene gitmedi. Üçüncü küçük çağrıya da itibar etmeyince C.K.M. leketi ilgilendiren meseleleri, bir son- raki Grup toplantısına bıraktı! Bıkkınlık veren lâklakiyat TWTedliste yer alan politikacıların sa- dece bu çeşit konuların üzerine e» ğilmeleri, buna mukabil ciddi faaliyeti teşvik etmek bir yana, imkânsız ha- le getirmeleri bu hafta, Başbakan dahil, Başkentte çok kimse tarafın- dan önemli bir konu olarak ele alın- dı. Mesele Hükümet Meselesi olmak tan çıkıp bir rejim ve sistem mesele- si halini almak üzeredir. .Hüküme- ti, kabine toplantılarının dışında ten- kid eden bir Başbakan Yardımcısı her halde dünyada bir bizde çıkmış- tır ve Ekrem Alicandır. Alican, kendi söyledikleriyle Hükümetin ça- lışamamasındaki 1 numaralı sebebin kendi ogarip davranışları olduğunu itiraf ettiğinin (o farkında gözükme- mektedir. Bütün işleri, herkes kös- tek vururken bir İsmet İnönünün yü- rütmesi elbette ki kabil değildir. Şu tedir. İsmet İnönünün ise, maalesef herkes gibi günde sadece 24 saati vardır. Düşünmek lâzımdır ki İnönü gitmeyince Başbakan Yardımcıları dahi toplanmamaktadır. Bu, devletin en küçük kademesine kadar böyle- dir ve temel dert, Meclisin demokra- az gayretli olmasıdır. min platonik savunmasına sıra ge- lince herkes bülbül kesilmektedir. İş- ler, Meclisin tatilde bulunduğu yaz devresinin dışında, rin, alınganlıkların, Kırmızı Araba Sevdalılarının boca- lamalarının ve istikbale muzaffa ya- tırımlarının ötesine (oçıkmamıştır tan başka hiç bir konuya önem ve- rilmemiştir. nönünün, Koalisyon Hükümetle - tur. Her şey göstermektedir ki İnö- nü sadece demokratik rejim icinde memleketin işlerine çare bulunabile- ceğini, Meclisin teşekkül tarzı itiba- riyle bunun Koalisyon Hükümetleri marifetiyle yürütüleceğini düşündüğü için bu hükümetlere Başkan olmuş- tur. Ama Meclisin ve bilhassa koalis- yon partilerinin kendileri bunun ak- sini ispata çalışırlarsa, onların bu gayretlerini onlemek elbette hiç kimsenin gücü içinde olmayacaktır. Af Bir yılan hikâyesi Bu hafta Salı günü C.H.P. Grupun- da Başbakan İnönü af konusunda konuşmasını yaparken, Grupta bulu- nan milletvekillerinin kafasından bir tek düşünce geçmekteydi. "— Şimdilik yeni bir siyasi affa,