m K | S Sayı: 445 Cilt: XXVII Yıl: 9 5 Ocak 1963 HAFTALIK AKTUALİTE MECMUASI YURTTA OLUP BİTENLER Millet Akıl yolu Uzun bir süredir bu hafta, Baş- kentte en çok konuşulan konu nnihayet- yeniden İktisat oldu. Baş- ta Başbakan, memleketin idarecileri memleketin | numaralı meselesinin üzerine eğildiler ve ondan uzak kal- makla ne kadar zarara girilmiş ol- duğunu farkettiler. Şimdi, bir yan- dan bu zararların neticeleri süratle telâfi edilmek istenilirken diğer ta- raftan onlardan gerekli derslerin a- lınmasına çalışılmaktadır. Alınan | numaralı ders su olmuştur: o Hükü- met isi de, bizim toplumumuzun her işi gibidir. Yani, işin sahibi, hangi sebeple olursa olsun onunla gece gün- düz meşgul olmaya bir an ara verin- ce her şey yerinde saymakta, hiç kimse, işin sahibinin niçin buna mec- bur kaldığını düşünmemekte, ken- di sorumluluğunu (o bilmemektedir. Toplumun büyük derdi olan 'iş ahlâ- klının teessüs etmemiş bulunması, hükümet işinde de neticesini vermiş, AKİS/8 El işte, göz oynaşta! çok ipe bol un serilmiştir. Fransız- ların "Hükümetler gelip gider, İda- re kalır" lâfinın bizim için kabili tatbik tarafı bulunmadığı, Başkent- teki yeni çalışmalarda ortaya çıkmış- tır. Daha fenası, görülmüştür ki bir İdare mevcut da değildir ve Türkiye- de her şey heyamola ile gitmekte- dir. Hükümet Başkanı Hükümete. Hükümet İdareye mubassırlık etme- yince kırtasiyeciliğin oOhâkim unsur olduğu bir bocalama, bir derlenip toparlanamama memleket hayatında ilerlemeyi durdurmaktadır. o Sonba- hardan bu yana politikanın iktisadın önüne geçmesi, bilhassa Başbakanın ona bakıp herkesin siyaset o ku- lislerinde satranç maçlarına girişme- si Meclisin kapalı bulunduğu ve po- litikanın ikinci plâna atılıp gönül fe- rahlığı ile ciddi işlere el konduğu yaz aylarının sağladığı iyiliği kemirmiş, kemirmiş ve yapılmakta olduğu sanı- lan pek çok isin yapılmadığı şimdi ortaya çıkmıştır. Bu hafta görülmüştür ki rejime karşı tesirli mücadelelerini, o rejim düşmanları, Hükümeti çalışmaktan Başbakan İnönü ve iktisadi Kurmay Heyeti alakoymak suretiyle (o yapmışlardır. Taktiğin bu olduğunu sezmemeye sa- ten imkân yoktu. Fakat, bu kötü niyetlilerin yanında iyi niyetlilerin de o havaya katılıp müşkilâtı o büs- bütün arttırmaları 1962 yılının veri- mim azaltmış, 1963 yılının hazırlık- larını ise çok aksatmıştır. Düşünmek lâzımdır ki, Meclis bir tek ciddi ka- nunu çıkaramamış, memleket için hayati önemdeki konular ya komis- yonlarda kalmış, ya sadece dediko- dusu ile avunulmuş, "oldu - oluyor" lâflarının piyasaya sürülmesi adeta yeter bulunmuştur. Başbakanın bun- dan bir yıl önce, İstanbula gittiğin- de tesbit edip "derhal" çıkarılması- nı Kabinede kararlaştırarak ilân et- tiği kanunlar, tedbirler bugün adeta bir yıl önceki durumdadırlar. En ka- badayısı, -İcra ve İflâs Kanunu gi- bi...- büyük başarıyla bir Komisyo- nun tozlu raflarına nakli mekân ey- lemiştir. Hükümet ve Meclis Ocak ayını bir "tamir ayı" yapabilirse, yazın ü- mitli günleri avdet edecektir. Ankarada, şimdi buna çalışılıyor.