İŞ ALEMİ Çekler hâlâ memleketimize tezgâh sat maktadırlar ve bu döküntü mallar i- çin avuç dolusu döviz heba olup git- mektedir. Çekoslovakya tekstil fab- rikalarında bile büyük değişiklikler yapılmadan kullanılamayan bu tez- sâhları hâlâ ithal etmemizin ne ak- la hizmet olduğunu anlamağa imkân yoktur. - Bir başka misal, ithal edilen oto- mobil veya kamyon motorlerinde gö- rülmektedir. İmalâtçı (memleketler araba motörlerini genel olarak üç kalitede yapmaktadırlar. Birinci ka- lite mallar yeni olarak satılacak a- rabalara konulmaktadır. İkinci kali- te mallar ise, imal edilen memlekette ll veya başka memleketlere ih- edilen motörlerdir. Üçüncü kali- ii ise daha ziyade Doğu memle- ketlerine ihraç edilenlerdir. Bunların AKİS/24 arasında arabaya monte edilir edil- yağ yakmaya başlayanlara bile tesadüf edilmektedir. Bu yüzden bir çok kamyon sahipleri yeni motor al- maktansa, binde 80'e gelmiş motor terine gömlek geçirtmeyi tercih et- mektedirler. Bir başka misali bisikletlerde ver- mek kabildir. Memlekete ithal edi- len bisikletlerden birçoğu satıldıktan sonra aradan 24 saat geçmeden ke- limenin tam manasıyla dökülmeye başlamakta -tabii, aralarında iyileri de vardır-, vidaları, somunları yollar- dan toplanmaktadır. Bisikletin sahi- bi, arıza 24 saatte meydana geldiği için satıcı firmaya başvurmak ve şi- kâyete, hattâ kavgaya hazırlanmak- tadır. Fakat satıcı, durumu esasen bildiği için değil kavgaya, hattâ mü- nakaşaya dahi yanaşmamakta, he- men özür dileyerek bisikleti değiş- tirmeyi taklit etmektedir. Mal de* giştirilmekte, fakat yerine, bundan önce şikâyet ettiği için, bir başkası- nın müesseseye geri verdiği bisiklet verilmektedir. Eğer alıcı inatçı ise onu da değiştirmekte, fakat üçüncü- sünde o da bıkmakta -esasen, umu- miyetle bisikletler çocuklara, değiş- tirme fiili de babalara ait olduğun- dan ve yüzlerce lira vermek sure- tiyle aldığı veya memleketten bir sürü döviz çıkartılarak (o getirtilmiş olan mal bir haftada birkaç sene kul- lanılmış hale gelmektedir. İşbirliği zarureti Yukarıdaki (o misalleri otomobil lâs- tiklerinde, çeşitli makinelerin ye- dek parçalarında, hattâ ilâçlarda müşahede etmek ziyadesiyle kabil- dir. Bu durum memlekete sureta u- cuz mal geldiği intibaını uyandır- makta, fakat haddizatında kalitesiz mallar yüzünden hem memleketin sanayii zarar görmekte, hem de u- cuza alınan malın birkaç misli döviz kaybına yol açılmaktadır. Bu yüz- den Ticaret Bakanlığının diğer ilgili Bakanlıklarla yâni, Gümrük ve Te- kel, Sanayi ve Maliye Bakanlıkla- rıyla- işbirliği yapması ve bu işbirli- ğine Teknik Üniversite, Odalar Birli- gi ve Odaları katmak suretiyle kali- te kontrolüne girişmesi şarttır. Kalite kontrolü haddizatında ol- dukça önemli ve geniş teşkilâta muh- taç olan bir iştir. Onun için, bu ko- nuda alınacak tedbirlerin (güçlüğü aşikârdır. Ancak» ne kadar güç olur- sa olsun, kalite kontrolü hususunda gerekli tedbirlere girişmek lâzımdır. Kontrolün ne şekilde yapılabileceği- ne gelince, bu evvelâ sondaj usü- lüyle yapılmalı ve bu iş için de, şim- diki halde fazla bir fonksiyonu olmı- yan ithal Malları Fiyat Tescil Dai- resinden istifade edilmelidir. Düşük kaliteli mal ithal eden firmalara da ağır cezai müeyyideler tatbik etmek suretiyle bu işin önünü almak lâzım- dır. Kalitesi düşük olmamak şartıyla ucuz mal ithalini terviç etmemeğe imkân yoktur. Ancak, aksi halde kay betmekte olduğumun dövizler, iş güç- leri, emniyet unsurları, nma yaklaşılmaz bir pahalılık hali- ne getirmektedir. Şunu unutmamak lâzımdır ki, bu memleket, kalitesi düşük mal ithal edecek kadar zengin değildir.