23 Temmuz 1962 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 14

23 Temmuz 1962 tarihli Akis Dergisi Sayfa 14
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

paydınların yüzü pek gülüyordu. Ni- tekim Apaydınların büyüğü indiği Benli Palas otelinden telefonla anne- sini aradı ve basin mensuplarının na“ Mürlini altında şu mesajı verdi: — Anneciğim çok iyi karşılan dık. 35 - 40 araba vardı. Çok ilgi gör- dük onlara nasıl teşekkür edeceğimi bilmiyorum, Bizi sakın merak etme" "Sonra da basın mensuplarının not alıp almadıklarına dikkat ederek telefonu kapadı. A. P. nin Trabzon kongresi erte- st gündü. Apaydınlar ani bir kararla Rizeye geçtiler ve pazar günü kong- reye bir âlâyiş içinde gelmeyi sağla” dılar. Madalyonun öbür yüzü pakat gayret sarfedenler sadece A- paydınlar değillerdi. Gümüşpala ve etrafı da paçaları sıvamıştı. Apay- dınların ani gelişleri bir parça moral bozdu. Zira Gümüşpala 'Trabzona hem haberli hem de Apaydından sonra geldiği halde beklediği ilgiyi göreme” di, Apaydının adamsızlığına rağmen -yanında sadece kardesi Orhan Apay- dın ve Samsun senatörü Cahit Tokgöz bulunmaktadır. Gümüşpala geniş bir xurmay heyetiyle Trabzona girdi. Tevetoğlu ve “Evliyaoğlu kurmay ı&yetinin elebaşlarıydılar, Her iki Irk” 'ı da Pala Paşayı istedikleri gibi kul- andıklarından taktiklerini de kendi ıwzularına göre hazırladılar, Evvelâ Pala Paşanın eline Ankarada yazıl- mış ve teksir edilmiş bir konuşma tu- .uşturdular sonra da kongre kulisi- he giriştiler, Arzulanan hem Pala Paşayı yıpratmak hem de Apaydına gövüc gösterisi yapmaktı. Böylece biihassa Tevetoğlu istikbale omuzaf hayallerini tahakkuk ettireceğini u- muyordu. Fakat umdukları olmadı. Evliyaoğlunun taktiği sadece Yeni İstanbulda Apaydmla ilgili bir kan” panya açmak şeklinde tecell etti, Fa- kat Trabzonda kongrede (oApaydını alkışlayan 3 bin kişiye mani oluna- madı Kongrede Apaydının yaptığı ko- nuşmadan sonra Pala Paşa Tevetoğ- luna öğleden sonra konuşacağını söy- İedi, Ne varki öğleden sonra yaptığı konuşmada Ankarada teksir edilenle- ri kıraatten başka bir yehilik voktu. Şimdi A. P. içinde Irkçı ekalliyet ve Apaydımlar kKırasiya bir milcade- leye girmişlerdir. Pala Paşa ise bu mücadelede Irkçı Ekalliyetin kullan” dığı bir piyon olmaktan öteye ge- çememektedir. Krediler 'Pas ve hamam A: I.D.nin Kavâklıderede Posta caddesindeki son derece lüks bi- AKİS. 339 TEMMUZ 1963 Tarım Bakanlığı binası “Benim aâdık yârim kara topraktır” nasının sokağa bakan odalarından birinde, kumral, gözlüklü, yakı- şıklı ve sevimM bir adam dalgın, o turuyor, pencereden caddeyi seyre- diyordu. Aşırı sıcağa rağmen kımıl damadan oturan adamı görenler caddeden gelip geçenleri seyrediyor sanırlardı. o Gerçekten kumral ame- rikalı uzman caddeden gelip geçen- leri seyrediyor, ancak kafası bir başka şeyle meşgul bulunuyordu. Kumral amerikalının ismi Mr. Darrel A. Dunn'dır. AÇI, D. teşki- lâtında çalışmakta, yüksek dereceli bir memur olarak maaş almaktadır. Bir ekonomist olarak getirtilen Mr. Dunn Türkiyede zirai kredilerle :I- gili bir rapor hazırlamış ve zirai kre- dilerin dağıtımında yepyeni bir sis- tem ortaya koymuştur. Kumral amerikalı uzman odasında dalgın sokaktan gelip geçenleri seyreder ve düşünürken, hazırladı ğı raporu ve sonuçlarını inceliyor- du. Bir hayli incelemeler sonucun da ortaya çıkan rapor, oldukça u- Zun zaman evvel ilgililerin dikkatine sunulmuştu, Amerikalı uzmanın ha” zırladığı raporda tesisi istenilen kr di sistemi oO“Kontrollü Zirai Kredi” sistemi olarak adlandırılıyordu. Zirai kredilerin kontrollü olarak dağıtılmasını, oObugünkü Türkiyenin şartlarına uygun gören uzman, Tr3- porunda meseleyi enine boyuha tet- kik ederek bir sonuca varmış ve bu şekilde teessis edilecek bir &is- temle sayısız faydalar sağlanacağı" nı belirtmiştir. Kontrollü kredi sistemi Hazırlanan projenin finansmanının büyük bir kısmı A.I.D. tara- fından yapılacaktır. Projenn amacı olarak, 'Türkiyede artan nüfusu bes- liyebilecek bir zirai istihsal seviyesi- ne ulaşmak gösterilmektedir, Bunun dışında zirai kredi, elde edilmesi gerekli istihsalin, bir nizam içinde gerçekleştirilmesini de sağlıyacaktır. “Uzman, proje taslağında, bugün“ kü mevcut kredi imkânlarının mah- dut oluşundan bahsetmektedir. Bu bakımdan verilecek kredinin istih- sale sarf edilmesi, çarçur olmama” sı esas olârak kabul edilmekte ve bu yönden hareketle verilecek pas ranın yerine sarfedilmesinin kom trol altında bulundurulmasını ge rekih bulmaktadır. İşte yeni sistem bir bakıma bunu sağlıyacaktır. İddiasız, mütevazi bir proje olan sistemin taslağının bir yerinde “'TTür- kiyenin bütün ekonomik problem“ lerinin halledileceği düşünülemez” denilmektedir. Ancak bir bölümün bu şekilde ıslah edileceği de belirtil- mekten geri kalınmamıştır. Mesele geride bırakılmış bir dew- rin alışkanlıklarından Türk eköno- misinin hiç değilse bir bölümünü kurtarmaktır. Verilen kredinin, köy düğünlerinde veya büyük şehirlerin gece kulüplerinde erimesine mani olacak olan sistemin esasları şöyle“ ce sıralanmıştır, Dört atlı araba Projeye göre sistemi dört müessese yürütecektir. Tarım Bakanlığının teknik şubelerinden müteşekkil br heyet, Maliye ve Ticaret Bakanlık- larının yetkili makamlarıyla üç Zi" raat Bankası arabanın dört atı Ola” caklardır. Proje 1968 yılı sonuna kadar tat bik edilmek üzere hazırlanmıştır. Bu yılın sonunda, kurulan sistemin kendi kendini idare edebilecek du ruma geleceği sanılmakta ve A, 1. D. 15

Bu sayıdan diğer sayfalar: